‘Kahraman’ binbaşının hazin sonu

15 Temmuz darbe girişiminin ardından kışlada gözaltına alınarak spor salonuna toplanılan askerlere yaptığı işkence görüntüleriyle hatırlanan ve AKP medyasının “kahraman” ilan ettiği emekli binbaşı Barış Dedebağı ile ilgili çarpıcı bilgiler ortaya çıktı.

15 Temmuz’dan sonra AKP’nin Başbakanlığa bağlı Kamu Güvenliği Müsteşarlığı’nda ‘danışmanlık’ kadrosu vererek ödüllendirdiği Dedebağı, iddiaya göre Erdoğan’a yakınlığından aldığı güce yaslanıp Etimesgut Zırhlı Birlikler Okul ve Eğitim Tümen Komutanlığı’nda görevli üç astsubaya dönemin EDOK Muharebe ve Muharebe Eğitim Destek Komutanı ve halen tutuklu bulunan eski korgeneral Metin İyidil aleyhinde tanıklık yapmaları karşılığında üst düzey görev taahhüdünde bulundu. Ancak WhatsApp aracılığıyla yazılan yazılara da yansıyan vaatler geçtiğimiz günlerde gerçekleşen Etimesgut Zırhlı Birlikler Davası duruşmasında sözkonusu astsubaylardan birinin anlatımıyla ortaya çıkınca zor durumda kalan Dedebağı adliyeyi hızlıca terk etti.

Saray’da ağırlandı, açığa alındı

Meral Akşener’in partisine yakın Yeniçağ Gazetesi yazarı Yavuz Selim Demirağ’ın köşesindeki anlatımına göre, Dedebağı darbe girişiminin ardından Saray’da AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından da ağırlandı. Burada Erdoğan’a 15 Temmuz gecesi yaşananları anlatan Dedebağı, daha sonrası taahhütle ifade verdirdiği astsubaylara “Beni dinlerken uyudu… Bundan Cumhurbaşkanı olmaz!” dedi. Ancak darbe girişiminden kısa süre sonra emekliliğini isteyerek istifa edip AKP’den kadro almaya hak kazanan Dedebağı’nın sivil hayatta sürdürdüğü ‘kahramanlık’ serüveni bu astsubayların şikayetiyle kabusa döndü. Hakkında ‘FETÖ ile ilişki’ şüphesiyle şikayette bulunulan Dedebağı’nın danışmanlık kadrosu iptal edildi. Bu aşamadan sonra bunalıma giren eski binbaşı, İçişleri Müşaviri’ne intihar edebileceğini belirterek koruma altına alınma talebinde bulundu.

Operasyon bittiğinde geldi

Sincan 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren 52 sanıklı Zırhlı Birlikler Davası’nın 8 Ocak’ta görülen duruşmasında o dönem binbaşı olarak 15 Temmuz gecesi nöbetçi amirlik yapan İsmail Suvay’ın müşteki olarak verdiği ifadesine göre, darbe girişimi sırasında “Tankları ben durdurdum” diyen Barış Dedebağı o gece birliğe 03.30’da geldi. Yarbaylığa terfi eden İsmail Suvay, “Dedebağı’nı gece 3’te aradım. ‘Neredesin ulan sen?’ diyerek kızdım sonra geldi” dedi.

Sözcü’den Kamil Elibol‘un haberine göre İsmail Suvay, emrindeki askerler ile nizamiyenin kontrolünü sağladığını ve tankların dışarı çıkmasını engellediğini belirterek şunları söyledi:

“O gece Tümen’e tayini çıkan darbeci Albay İsa Sancaklı ve yanındaki subaylar ‘tanklar çıkacak’ diye bana baskı yaptı. Ben darbecilerle tartışırken saat 03.30’a doğru Barış Dedebağı Tümen’e geldi. Sancaklı, ‘Bu sivili neden alıyorsunuz?’ dedi. Kendisine, ‘Bu tümenimizin disiplin subayı’ dedim. Darbeciler Barış’tan kimliğini ve silahını vermesini istedi. O da bunu reddedip silahını çekti. Görevli personel Barış’ı nizamiyeden çıkardı. Barış dışarı çıkınca silah sesi geldi. Toplanan halk ‘buradan tank çıkmayacak’ deyince kendilerine, ‘Emredersiniz hiçbir tankı çıkarmayacağım’ diye söz verdim. Biz saat 04.00’ten 06.30’ya kadar Albay Sefa Alkan ve Albay Cem Tuce’nin komutasında karargah binasına sığınan darbecileri etkisiz hale getirdik. Operasyon bittiğinde Barış 06.30 gibi polis yeleğiyle ve iki polisle birlikte karargaha gelmişti.”

“Recep’i üzdüğüm için özür dilerim”

Dedebağı’nın, “Darbeci teğmenler halka doğru hedef gözeterek G-3’ler ile ateş etti. Nizamiye tavanında 8 kurşun izi vardı” ifadesi de doğru çıkmadı. Müşteki Uzman Çavuş Recep A., “Nizamiyede 8 değil iki tane kurşun izi vardı. Teğmenler havaya doğru ateş açtı” dedi. “Recep’i üzdüğüm ve hayal kırıklığına uğrattığım için özür dilerim” diyen Dedebağı, mahkeme başkanı hakim Murat İlhan’ı da kızdırdı.

6 bin lira ek maaş alıyordu

AKP cenahının ‘Kahraman’ ilan edip ekran ekran dolaştırdığı Dedebağı, TSK’dan emekli olarak Başbakanlığa ‘danışman’ yapılmıştı.

Başbakanlığa bağlı Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı’na danışman olan Barış Dedebağı 15 Temmuz konferanslarına katılıyor ve emekli maaşına ek olarak devletten 6 bin lira aylık alıyordu.