Kıbrıs seçimi ve AKP’nin müdahale planları
MERCEK | Kıbrıs seçimi ve AKP’nin müdahale planları
Behiç Oktay
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti erken seçimleri geçtiğimiz Pazar günü gerçekleşti. Seçimleri seçim öncesi hükümetteki merkez sağ Ulusal Birlik Partisi kazandı. Ancak hükümet kurmak için yeterli çoğunluğa ulaşılamayan UBP, KKTC’de bir kez daha koalisyon hükümeti kurma görevini alacak.
Düşük katılımlı seçim
Resmi sonuçlara göre, Ulusal Birlik Partisi (UBP) 35,57, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) 20,97, Halkın Partisi (HP) 17,10, Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) 8,61, Demokrat Parti (DP) 7,83, Yeniden Doğuş Partisi (YDP) 6,96, Toplumcu Kurtuluş Partisi-Yeni Güçler (TKP YG) 2,67 ve Milliyetçi Demokrasi Partisi’nin (MDP) 0,13 oy oranına sahip olduğunu bildirdi. %5 seçim barajının olduğu KKTC’de seçimin birinci partisi UBP 21, CTP 12, HP 9, TDP 3, DP 3 ve YDP de 2 milletvekili çıkarttı.
UBP son seçimlerideki %27 olan oyunu %36’ya yükseltti. Ana muhalefet partisi CTP yüzde 21’lik oy oranı ile ikinci parti konumunda ancak 2013’teki genel seçimlere göre oy oranı yaklaşık 17 puan gerilemiş durumda. Yeni kurulan ve koalisyon görüşmelerinde etkili olabileceği yorumları yapılan Halkın Partisi (HP) ise yüzde 18’lik bir oy oranı ile üçüncü sırada yer aldı. İktidardaki Ulusal Birlik Partisi’nin koalisyon ortağı konumundaki Demokrat Parti ise yüzde 7’lik bir oy oranında kaldı.
KKTC vatandaşlarının seçime ilgisi diğer seçimlere göre oldukça düşüktü. Seçimlere katılım ise son seçimlerde %82 iken, bu seçimde %62’de kaldı.
Seçim sonrası CTP ve ilk kez meclise giren HP, UBP ile koalisyon kurmayacaklarını açıkladı. Bununla beraber DP’den ise hem olumlu hem olumsuz sayılabilecek açıklamalar geldi. Ancak DP’nin koalisyona girmesi durumunda bile UBP ve DP milletvekilleri sayısının toplamı 26 yeter sayısına ulaşmıyor ve 3. koalisyon ortağını gerekli kılıyor.
Seçim sonrası tablo
Seçim sonucu ortaya çıkan tabloda masada koalisyon veya erken seçim ihtimalleri var. Koalisyon seçenekleri arasında UBP-DP-YDP koalisyonu ve CTP-HP-TDP-DP koalisyonu öne çıkıyor. Ancak bu hükümetlerin kurulmasının ne kadar mümkün olduğu veya ömrünün ne kadar olacağı oldukça belirsiz. Dolayısı ile erken seçim de oldukça kuvvetli bir seçenek olarak göz önünde bulunduruluyor.
AKP’nin planları
KKTC seçimleri sonrasında AKP’den de açıklamalar geldi. AKP İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu, KKTC’ye başkanlık sistemi tavsiyesinde bulundu. Kuzu gerekli desteği vereceğini de söyledi.
Bugün,KKTC’de seçim yapıldı.Tek başına hükümet çıkmadı.4 Yılda 3 Hükümet kuruldu.Belli ki,bu sistem KKTC’de yürümüyor.Tavsiyem Başkanlık Sistemine geçmeleridir.40 Yıl bu işe kafa yormuş ve Türkiye’ye gelmesinde adeta mimarlık yapmış bir bilim adamı olarak hizmete hazırım.
— Prof Dr Burhan Kuzu (@BurhanKuzu) January 7, 2018
Bununla beraber, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da bir an önce hükümet kurulmasından yana olduğunu açıkladı. Çavuşoğlu “Hükümet kurmada karamsarlık var. Umarım ‘koalisyona girmeyiz’ gibi açıklamalar bir kenara bırakılır, inşallah hükümet kurulur. Biz de KKTC ile ilgili atacağımızı adımları atarız ama Kıbrıs müzakereleriyle ilgili ne yapacağımızın kararını da birlikte vermemiz gerekiyor. 2018 de bu bakımdan kritik bir yıl olabilir” dedi. Bakan, Kuzu ile aynı şekilde KKTC için başkanlık sisteminin faydalı olabileceğini söyledi.
Çözüm başkanlık değil bağımsız Kıbrıs
AKP’nin Kıbrıs sorunu ve KKTC’ye yönelik tavrı, AKP’nin müzakerelerde etkin bir rol almak istemesi ve KKTC hükümetinin AKP ile paralel bir çizgide müzakere masasına oturması yönünde. Her ne kadar müzakereleri Kuzey ve Güney taraflarının Cumhurbaşkanları yönetiyor olsa da olası bir ortak referandum durumunda iki hükümetin de bu süreçte oynayacağı rol oldukça önemli. Müzakere masasında Kıbrıs’ın ve Kıbrıs halkının çıkarlarının değil, AKP ve Türkiye’nin çıkarlarının baskın geldiğini söylemek mümkün. Aynı şekilde Kıbrıs Cumhuriyeti hükümeti de AB ve Yunanistan’daki SYRIZA hükümetinin çıkarları için masada bulunuyor.
Kıbrıs sorununa çözüm bulabilmenin yalnızca bir yolu olduğu bir kez daha ortaya çıkacaktır. Yıllar boyu süren müzakerelerin, planların, anlaşmaların AB, Yunanistan ve Türkiye’nin müdahil olması sebebiyle çözülememesi bu yolların etkisizliğini ve adada kronik hale gelen çözümsüzlüğü körüklediğine tanıklık edildi. Kıbrıs sorunun çözümü Kıbrıs’ın bağımsızlığı, adanın silahsızlandırılması ve başta İngiltere olmak üzere adadaki emperyalist unsurların adadan çekilmesi ile gerçekleşebilecektir.
Sürecin gidişatı 28 Ocak’ta Kıbrıs Cumhuriyeti’nde yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile daha da belirginleşecektir.