Bu hafta Pusula’yı ana muhalefet partisine ayırdık.
Yıllardır tartışma konusu olan ve ortanın solu, sosyal demokrasi, ulusal sol ya da düzen partisi olarak farklı sıfatlarla anılan CHP’yi masaya yatırdık. CHP kimileri açısından ulusalcı bir çizgiyi kimileri açısından liberal bir siyaseti temsil ediyor, kimileri açısından sol kimileri açısından da sağ bir parti olarak nitelendiriliyor. Yıllardır misyonu ve kimliği üzerine çok tartışılan CHP üzerine dört yazımızla karşınızdayız. İlk yazı Bilgütay Hakkı Durna tarafından kaleme alındı. “CHP: Sosyal demokrat mı liberal mi?” başlıklı yazı CHP’nin kimliğine dair temel noktalar üzerinde duruyor. İkinci yazı ise CHP’nin içindeki aktörlere dair. “CHP’nin ‘sağcı’ları” başlık yazı Derin Demir tarafından yazıldı. Yıllardır sağcı olarak bilinen isimlerin bugün CHP’de siyaset yaptığını vurgulayan yazının zevkle okunacağını düşünüyoruz. İlker Demirer tarafından “CHP’yi anlama kılavuzu: Sermaye olmadan asla” başlıklı yazı CHP’nin sınıfsal konumuna dikkat çekiyor. Ve son olarak Zafer Aksel Çekiç tarafından yazılan “CHP’nin unuttuğu bağımsızlık” yazısıyla CHP’nin emperyalizme bakışını yazdık.
İyi okumalar