Türkiye tarihinin en ağır siyasi döneminin açılmasını sağlayan ve yargının bütünüyle Fethullahçılara bırakıldığı 12 Eylül Referandumu’nu “12 Eylül ile hesaplaşma” diye topluma ve sola pazarlayan liberallerin başını çektiği “Yetmez Ama Evet”çiler çok değil birkaç yıl sonra AKP’nin İstanbul İl Başkanı düzeyinde bir açıklamayla köprüleri atılınca ortada kalmıştı. İstiklal Caddesi’nde daha önce de birlikte yürüdükleri Abdurrahman Dilipak’tan Nazlı Ilıcak’a Türkiye’nin tescilli gericileri ile kol kola girenlerin bir kısmı bugün hapiste. Ama Alparslan Türkeş’in söylediği gibi kendileri olmasa da fikirleri iktidarda. “Askeri vesayetten kurtulmalıyız” sözlerinden geçilmeyen günlerin ardından bugün “Erdoğan’dan kurtulmalıyız” diyerek bir kez daha benzer bir koroyu dillendiriyorlar.
Bu hafta PUSULA’da ikinci “Yetmez Ama Evet” dalgasını ele alıyoruz. İlker Demirer’in “Erdoğan’sız Erdoğan düzenine ikna olunur mu?” Neşe Deniz Babacan’ın “2018 model “Yetmez ama Evet”çilik huzurlarınızda” ve Ali Ateş’in “Yetmez ama Evet ruhu yeniden: Düzeni rayına oturtmak” yazıları ile çeşitli boyutlarıyla bu ikinci “Yetmez ama Evet” dalgasının anlamını değerlendiriyoruz.
Bu haber en son değiştirildi 22 Mayıs 2018 15:45 15:45
Barış, demokrasi, terörün sona ermesi vb. başlıklar bu burjuva çözüm sürecinin pazarlık maddeleri olarak ele…
Türkiye Komünist Hareketi Antalya İl Örgütü, Antalya Arkeoloji Müzesi'nin yıkılmasına karşı yapılan açıklamada "Antalya Arkeoloji…
Schengen vize başvurularında Türk şirketlerinin tamamen devre dışı bırakılabileceği öne sürülüyor. Sürecin büyük ölçüde yabancı…
Yandaş gazeteci Cem Küçük, Türkiye’de 5,5 milyon memurun fazla olduğunu belirterek, devletin daha az memurla…
İçişleri Bakanlığı, Suriye'ye pasaportla geçiş işlemlerinin başladığını duyurdu.
Laiklik Meclisi tarafından hazırlanan üç aylık Laiklik İhlalleri Raporu, 381 başlık altında Nisan, Mayıs, Haziran…