Putin-Erdoğan: İdlib'te 20 kilometrelik silahsız bölge kuracağız
Suriye'deki gelişmeleri üzere Soçi'de bir araya gelen Erdoğan ve Putin tarafından düzenlenen ortak basın toplantısı başladı.
Suriye’deki gelişmeleri üzere Soçi’de bir araya gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından düzenlenen ortak basın toplantısı başladı.
Putin’in görüşme sonrası yaptığı açıklamadan satır başları şöyle:
“Rus Tartus Hmeymin üslerine saldırı tehlikesi vardı. 15 Ekim’de 15 kilometrekareye kadar silahsız bölge kuracağız. Nusra ve ağır silahlar da çekilecek. Kontrolü Rusya-Türkiye askerleri ortak sağlayacak”
Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
“Rusya’da bulunmaktan duyduğum memnuniyeti bir kez daha özellikle ifade etmek istiyorum. İşbirliğimiz ortak siyasi hedeflerimiz temelinde güçleniyor. İdlib meselesinin Astana ruhuna uygun bir şekilde çözülmesi konusunda mutabık olduğumuzu gördük. Muhalifler ve rejim kontrolü alanları arasında silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulması kararlaştırıldı. Muhalifler bulundukları alanda kalmaya devam edecekler. Bununla birlikte, radikal gruparın söz knusu alanda falliyet göstermeleri engellenecek.”
Akar ve Şoygu mutabakat imzaladı
Basın toplantısı sırasında Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ile İdlib’deki gerilimi azaltma bölgesindeki durumun normale döndürülmesi konusunda mutabakat zaptı imzaladığı açıklandı.
Rus İnterfax Ajansı’na göre Rus Savunma Bakanı Şoygu, İdlib’te askeri operasyon olmayacağını söyledi.
Putin’in İdlib açıklamaları
Görüşmeler neticesinde önemli kararlara varıldığını anlatan Putin, ”Militanların Halep’e ve Rusya’nın Tartus Hmeymin üslerine saldırı tehlikesi var” diyerek şu bilgiyi verdi:
”İdlib’de silahlı muhalefet ve hükümet güçleri arasındaki kesişme bölgesinde silahsızlandırılmış bölge kurulması konusunda mutabakat sağladık.”
Konuşmasında öncelikle Türkiye ile ilişkilere değinen Putin, İdlib sorununa dair şunları söyledi:
“Bugün özellikle Suriye’deki çözüm konularını ele aldık. Yaşam koşullarının iyileştirilmesi konusunda beraber çalışma yürütüyoruz. İdlib konusunda işbirliği içindeyiz.
Çok önemli mutabakatlara ulaştık. Ve onaylanmış kararlar konusunda mutabakat sağlamıştık. Rusya’nın endişeleri ve biz Rusya olarak İdlib çatışmasızlık bölgesizlik kuran ülkelerden biriyiz. Bizim endişelerimiz İdlib’de olan savaşçılardan, özellikle Halep noktasına saldırı tehlikesi var. Rus üslerine tehlikesi de var. Bugün yapılan görüşmelerde bu durum ayrıntılı şekilde değerlendirdik. Ve şu kararı aldık. 15 Ekim tarihinde silahsızlanma bölgesi, Nusra’daki savaşçılar bu bölgeden çekilecekler. O bölgeden, sayın Erdoğan’ın teklifiyle ağır silahların çekilmesi kararını aldık. Bütün muhalif grupların silahlarla bölgeden çekilecekler. O bölgede kontrol, Rus ve Türk askerler tarafından ortak yapılacaktır.
İdlib’de 15-20 kilometrekarelik silahsızlanma bölgesi kurulacak.
Bizim düşüncelerimize göre alınan kararların yerine getirilmesi, Suriye’deki çözüm sürecinin pekiştirilmesi, Cenevre’deki görüşmelerin hızlandırılması ve barışın tesis edilmesine katkı sağlayacaktır. Önemli olan şudur ki hem Rusya hem Türkiye, hem Astana formatını kullanacaktır hem de Cenevre’de siyasi çözüm arayışını da sağlayacağız. Bugün ortak, önemli, yapıcı yoğun çalışmalar neticesinde Türk meslektaşlarıma şükranlarımı sunmak istiyorum.”
Erdoğan’ın İdlib açıklamaları
Rusya ile ekonomik ve siyasi ilişkilere değindikten sonra İdlib ile ilgili mutabakatı anlatan Erdoğan şunları söyledi:
“Suriye konusunu Tahran’da ele almıştık. Bugün Tahran’da vardığımız mutabakatı nasıl hayata geçireceğimizi konuşma fırsatı bulduk. İdlib meselesinin Astana ruhuna uygun bir şekilde çözüme kavuşturmak konusunda mutabıkız.
Muhalifler ve rejim arasında silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulmasına karar verdik. Muhalifler bulundukları alanda kalacak. Radikal grupların söz konusu bölgede faaliyet göstermemesini birlikte sağlayacağız.
Bu kararla büyük bir insani kriz yaşanmasının önüne geçtiğimize inanıyorum. Bu görüşmemizde ayrıca Suriye’de varlık gösteren teröristlerin İdlib’de sınırlı olmadığının altını çizdik. PYD ve YPG Suriye’nin geleceğine yönelik en büyük tehdittir. Bu terör bataklıklarının kurutulması gerekiyor. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla bu yönde adım attık.
Bu kararla büyük bir insani kriz yaşanmasının önüne geçtiğimize inanıyorum. Bu görüşmemizde ayrıca Suriye’de varlık gösteren teröristlerin İdlib’de sınırlı olmadığının altını çizdik. PYD ve YPG Suriye’nin geleceğine yönelik en büyük tehdittir. Bu terör bataklıklarının kurutulması gerekiyor. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla bu yönde adım attık.
Rusya, İdlib çatışmasızlık bölgesine saldırılmaması konusunda gerekli teminleri yapacaktır. Koordineli devriye faaliyeti gerçekleştirilecek.”