Selahattin Demirtaş davasında yeni gelişme
Demirtaş'ın 'suç işlemeye tahrik'ten tutukluluğunun kaldırılması talebiyle Ankara 19'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'ne talepte bulunuldu
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hakkında yürütülen soruşturma kapsamında 4 Kasım 2016 tarihinden beri tutuklu olan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın ‘suç işlemeye tahrik’ten tutukluluğunun kaldırılması talebiyle Ankara 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’ne talepte bulunuldu. Avukat Mahsuni Karaman, söz konusu suçtan tutuklama süresinin 1 yıl olduğunu, zorunlu hallerde gerekçe gösterilerek, 6 ay uzatılabileceğini, Demirtaş’ın ise 1 yıl 5 aydır tutuklu bulunduğunu belirterek, tahliyesine karar verilmesini istedi.
Ankara 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvuran HDP’nin eski Eş Genel Başkanı Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, müvekkilinin 2 tutukluma müzakeresi bulunduğunu, bunlardan birinin ‘örgüt üyeliği’ diğerinin ise ‘suç işlemeye tahrik’ olduğunu belirterek, ikinci müzakerenin Asliye Ceza Mahkemesi’nin görevi kapsamında olduğunu söyledi. Karaman, ‘Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 102’nci maddesi uyarınca Asliye Ceza Mahkemesi kapsamında kalan suçlarda tutuklama süresinin 1 yıl olduğunu ve zorunlu hallerde gerekçe belirtilerek, 6 ay daha uzatılabileceğini belirtti. Karaman, “Şimdi bu suç yönünden 1 yıllık azami tutuklama süresi çoktan doldu. Gerekçeli uzatma kararı ise hiç yok. Tutukluluk süremiz 1 yıl 5 ay doldu. Temel 1 yılık süre aşıldığı için müvekkilim Selahattin Demirtaş’ın bu suç yönünden tutukluluğunun kaldırılması gerekiyor. Kaldı ki uzatma sayılsa bile 6 aylık uzatmanın da 5 ayı bitti” dedi.
Demirtaş’ın tutuklu yargılandığı Ankara 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’ne, avukat Karaman tarafından verilen dilekçede, ceza yargılaması sürecinde uygulanan tutuklamanın koruma tedbiri olduğu, düzenleniş amacı ve şekliyle cezanın infazına dair niteliği olmadığı, yargılamaya konu suçlamalar karşısında kişinin ‘masumiyet karinesi’ gereği korumada olduğu, öğretide ve uygulamada kabul edildiği belirtildi. Kişi özgürlüğünü ortadan kaldırdığı belirtilen tutuklamanın, kişi ve yargılandığı suç açısından infaza dönüşmemesi için makul süreyi aşmaması gerektiği belirtilen dilekçede, şöyle denildi:
“CMK’nın 102’inci maddesi ile azami tutukluluk süreleri, azami tutukluluk sürelerinin zorunlu olarak en fazla uzatılabileceği süreler ve zorunlu uzatmaya dair usuller düzenlenmiştir. CMK’nın 102’inci maddesi azami tutukluluk sürelerini, ağır ceza mahkemesinin görevine giren veya girmeyen işler ayrımına göre belirlemiştir. Bu ayrıma göre ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde azami tutukluluk süresi 1 yıl olarak belirlenmiştir. Madde hükmüne göre bu süre zorunlu hallerde (gerekçeleri gösterilerek) en fazla 6 ay uzatılabilmektedir. Müvekkil Selahattin Demirtaş hakkında, bilindiği üzere 2 adet tutuklama müzekkeresi düzenlenmiştir. Müvekkil hakkında düzenlenen 1’inci tutuklama müzekkeresi ‘Örgüt üyeliği’ suçundan, 2’inci tutuklama müzekkeresi ise ‘Halkı suç işlemeye tahrik’ suçundan düzenlenmiştir. Müvekkil hakkında düzenlenen 2 tutuklama müzekkeresinden birinin TCK 214 maddesi uyarınca tanzim edildiği, isnada konu suçun ‘Suç işlemeye tahrik’ suçu olduğu, bu suçun Asliye Ceza Mahkemesi görevi kapsamında kaldığı, CMK 102 uyarınca Asliye Ceza Mahkemesi görevi kapsamında kalan işlerde tutukluluk süresinin 1 yıl olduğu, bu sürenin zorunlu hallerde 6 ay uzatılabileceği anlaşılmakla; 1 yıllık temel tutukluluk süresini dolduran, hakkında 6 aylık uzatma kararı alınmayan ve mevcut tutukluluk süresi 17 ayı/ 1 yıl 5 ayı bulan müvekkilin, TCK 214 maddesinden tanzim edilen tutuklamam müzekkeresinden tahliyesine karar verilmesini saygılarımla vekaleten talep ederim.”