Sömestra girerken: AKP'nin gericilik karnesi de bizden!

2002 ‘de iktidara gelen AKP eğitim alanında hazırladığı bilim dışı programlar ve gerici uygulamalar ile ülkeyi gericiliğin karanlığına sürüklüyor.

Sömestra girerken: AKP'nin gericilik karnesi de bizden!

İKD MYK ÜYESİ AYDAN GÜNER

2002 ‘de iktidara gelen AKP eğitim alanında hazırladığı bilim dışı programlar ve gerici uygulamalar ile ülkeyi gericiliğin karanlığına sürüklüyor.

İktidarın eğitim alanına en radikal müdahalesi 2017-2018 Öğretim Yılında uygulanmaya başlayan yeni müfredattır. Bu müfredat ile eğitimin temel araçlarından biri olan ders programları tamamen gericileştirilmiş, cihat eğitimi müfredata girmiş, Cumhuriyet ve bilim karşıtı bir içeriğe büründürülmüştür.

Müfredat değişikliği ile birlikte ilk dönem eğitim kurumlarında ortaya çıkan tablo nasıl bir zihniyet ile karşı karşıya olduğumuzu ortaya koymuş oldu.

Dağıtılan kitaplarda nefreti körükleyen, istismarı aklayan, bilim dışı örneklemeler ve öyküler….

Eskişehir’in merkez ilçesi Tepebaşı’nda ilkokul 3. sınıf öğrencilerine içinde skandal ifadeler yer alan ‘Peygamberimizden Dini Hikayeler’ adlı kitabın okul müdürleri tarafından öğrencilere dağıtıldığı iddia edildi. Kitapta iki kuzen arasında paraya dayalı cinsel ilişki örneği bulunuyor.

Eskişehir’de Tepebaşı’na bağlı okullarda Ufka Yolculuk Derneği tarafından ilkokul öğrencilerine dağıtılan Mürşide Uysal’ın ‘Peygamberimizden Dini Hikâyeler’ adlı kitabının içeriğiyle ilgili skandal ifadeler ortaya çıktı. Milli Eğitim Bakanlığından onay alınarak okul müdürleri aracılığıyla öğrencilere ücretsiz dağıtıldığı iddia edilen kitap ile ilgili de bilgi yarışması yapılacağı söyleniyor. İçinde çocukları olumsuz yönde etkileyecek ifadelerin yer aldığı söz konusu kitapta ‘cinsel istismar’ içerikli bir hikâye olması velileri ve öğrencileri tedirgin ediyor. Daha önce Ordu’da dağıtılan kitabın içerisinde yer alan hikâyeden bir bölüm şöyle: “Amcamın güzel bir kızı vardı. Onu herkesten çok seviyordum. Ona yaklaşmak istedim. Ama bana yüz vermedi. Bir süre sonra kıtlık oldu. Amcamın kızı bana geldi. Açlık ve yoksulluk içinde olduklarını söyledi ve benden yardım istedi. Ona, kendisini bana teslim etmesi karşılığında yüz yirmi altın verdim. Kabul etmek zorunda kaldı. Arzuma kavuşacağım sırada bana: Allah’tan kork! Allah’ın yasakladığı şekilde bana sahip olma, dedi.”

Milli Eğitim Bakanlığı, 11-14 yaş arasındaki çocuklara şeriat ve cihat propagandası yapılan, Alevilere hakaretlerin yer aldığı ve günümüz yaşamının “cehennemlik” sayıldığı bir kitap dağıttırdı. Kitapta “Bizi Allah doktor olalım diye dünyaya göndermedi” deniliyor.

Server Gençlik ve Spor Kulübü Derneği isimli gerici bir yapının “Sünnet olmadan ümmet olmaz” sloganıyla çocuklar için hazırladığı ve MEB’in ortaokul dönemindeki 11-14 yaş çocuklar için dağıtılmasına “sahih kaynak” diyerek izin verdiği kitabın incelenmesinde ortaya çıkan ayrıntılar şöyle;

Cumhuriyet karşıtlığı: “Osmanlı’yı yıktılar yerine bir şey ikame olmadı” diyerek Cumhuriyetin hedef alındığı, anayasa da olmadığı için müslümanların aldatılabileceği yönündeki ifadelerle medeni hukukun da hiçe sayıldığı kitapta “Avrupalı müsteşrikler, Avrupalı şarkiyatçılar, Avrupalı papaz bozuntuları! Onların işleri güçleri, hadis-i şerifi devreden çıkarmaya çalışmaktır. Hadis-i şerif olmasa rahat edecekler. O zaman Müslümanların hepsini aldatabilirler. Mesela; ‘Kadın erkek beraber oturabilir, içki içer, kumar oynar’ der, herkesi kandırmaya müsait görür. Çünkü anayasada olmadığı için aldatılabilir ama hadis-i şerif Müslümanı Müslüman yapıyor” denildi.

Aleviler hedefte: Kitapta Alevi yurttaşlar hedef alınarak, “Şeriat din demek. Dindar olan bir insan ona karşı olamaz. Bir Müslüman şeriata karşıyım diyemez. Bir kısım Aleviler Avustralya’da toplantılar yapmış, Sydney radyosundan konuşmuşlar, şeriata vurmuş, aleyhinde konuşmuşlar. Böyle şey olur mu? Demek ki onlar Alevilik perdesi altında ateist” ifadeleri kullanıldı.

Doktor olmayın: Çocukları bilimden uzaklaştıran öğütlerin de yer aldığı kitapta “Tüm Müslümanların hepsinin müşterek tek bir mesleği vardır, o da İslam’ı anlatmak, İslam’a hizmet etmek mesleği… Bizi Allah doktor olalım diye dünyaya göndermedi. Ziraatçi olalım diye de dünyaya göndermedi. Allah hepimizi kendi dinine hizmet etmekle vazifeli kıldı” denildi. Bilim yerine cihada yönlendiren kitapta “Bütün Müslümanların en başta gelen, en kıymetli, en şerefli hizmeti cihattır” ifadeleri kullanıldı.

“Kadıköy çıplakları”:  Kitapta milyonlarca insanın yaşam tarzı da hedef alınarak “Yahudilere ve nasranilere benzemeye çalışmayın. Hadi sen benzemeye çalışmıyorsun, hadis-i şerif kültürü almışsın. Bir git bakalım Kadıköy tarafına… Bir Adalar vapuruna bin. Millet çıplak geziyor, çıplaklar kulübü var, plajlar var. Şimdi bizim içimizden al bir İngilizi koy karşına, al bir Fransızı koy karşına. Bil bakalım hangisi Türk? Anlamak mümkün değil. Saç aynı, zibidi pantolon aynı, tavır aynı, yüz aynı, her şey aynı” ifadeleri yer aldı.

Sivas Anadolu İmam Hatip Lisesi Kadı Burhanettin Öğrenci Meclisi hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi nedeniyle kar duası yaptı.

Kardeşler Tepesi’nde yapılan duaya lise öğrencileri ile öğretmenler katıldı. Dua öncesi Kuran okundu. Ardından Meslek Dersleri Öğretmeni Recep Doğan tarafından kar ve yağmur duası ettirildi.

Doğan yaptığı duada, “Allah’ım sen zenginsin, biz fakiriz. Bize bol rahmetini ihsan et. İndirdiğin kar ve yağmuru bize kuvvet ve güç eyle. Kar ve yağmuru muhtaç olduğumuz güne kadar indir yarabbi. Rahmetini üzerimize saç ve dağıt Allah’ım. Ölmüş topraklarımıza hayat ver. Allah’ım bize yardım eden, içimize sinen, bol ve faydalı, her tarafa akıp giden kar ve yağmur ihsan eyle Allah’ım” dedi.

Dua ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Okul Müdürü Hacı Ömer Özdemir ise kar yağışının kısmen gerçekleştiğini ancak, yetersiz olduğunu belirterek, “Memleketimizde görülen bu kuraklık nedeniyle, günahsız yavrularımızla birlikte Kardeşler Dağı mevkisine çıkarak Allah’a dua ettik. İnşallah dualarımız kabul olur ve memleketimiz bu kuraklıktan kurtulur. Memleketimize bol rahmet inmesini temenni ediyoruz” dedi.

Diyanet İşleri’nin başlattığı “Gençlerle Medeniyet Dünyamıza” projesi kapsamında Sinop Fen Lisesi’ni ziyaret eden Sinop İl Müftüsü Ali Hayri Çelik,  burada öğrencilere adeta ‘vaaz’ verdi ve sabah namazına davet etti. Ziyaret, Sinop İl Müftülüğünün resmi internet sitesinden “İl Müftüsü Çelik Fen Lisesi Öğrencileri İle Buluştu” ifadesiyle duyuruldu. Fen Lisesi öğrencilerine konuşan Çelik, “Fizik ve matematik bir yerde biter, iman ve ahlak bizi ebediyete taşır” dedi.

Allah yokmuş gibi bir hayat:   Sinop’un önde gelen liselerinden Sinop Fen Lisesi’ni ziyaret eden İl Müftüsü Ali Hayri Çelik, burada yaptığı konuşmasında “Tarih boyunca dinsiz hiçbir millet gelmemiştir. Millet olarak Malazgirt’te Çanakkale’de Kurtuluş Savaşı’nda vatanımızı müdafaa etmede, en büyük güç iman gücü olmuştur Gazi Mustafa Kemal Atatürk de “Din vardır ve lüzumludur. Dinsiz milletlerin devamına imkan yoktur” demiştir. Son yıllarda dünyada ve popüler kültürde Allah yokmuş gibi, bir hayatın sadece sanal alemde, dijital dünyada, moda kültürü tüketim çılgınlığı ile insanlığa empoze edildiğini görmekteyiz.” dedi.

Her türlü zorluğa karşı ‘din kardeşliği’: Çelik, Fen Lisesi öğrencilerine hitaben, “Allah’a kul olanlar yeryüzünün en özgür ve hür insanlarıdır. Ancak, Allah’a kul olmayanlar nefislerinin esiri, arzularının tutsağıdır. Fizik ve matematik bir yerde biter iman ve ahlak bizi ebediyete taşır. Dinimiz hem ilmi ve teknolojiyi hem de imanı ve ahlakı birlikte kuşanmayı emreder. Vatanımız milletimiz ve devletimizin bekası için her türlü zorluğa göğüs germeyi birlik ve kardeşliğe ancak din kardeşliği zemininde yakalarız.” ifadelerini kullandı.

Sabah namazına davet: Sinop İl Müftüsü’nün yanı sıra İl Müftü Yardımcısı Abdullah Söylemez’in ve okul müdürü ile bazı öğretmenlerin de katıldığı programda, “manevi hayatın sosyal hayattan dışlandığı bir dönemde” olunduğunu ileri süren Müftü Çelik, “Sinop İl Müftülüğü tarafından Alaaddin Camii’nde organize edilen sabah namazı buluşmaları, yine aynı gün gençlik merkezinde İl Müftülüğü Gençlik Kulübü’nün organize ettiği gençlik buluşmalarına sizleri davet ediyor ve bekliyoruz” dedi.

Yobazdan eğitimci olmaz….

Kız öğrencilere ‘’Sonunuz Özgecan gibi olur’’; erkek öğrencilere ise ‘’yavşak yavşak gülmeyin’’ diyerek tepki toplayan ve Çerkezköy kaymakamlığı tarafından hakkında soruşturma başlatılan Çerkezköy 75. Yıl Ortaokulu’nun eski müdürü Metin Demirbağ, yine skandala imza attı.

Vekaleten müdürlüğünü yürüttüğü Metin Seçkin Ortaokulu kantininde kız ve erkek öğrencilere “Harem-selamlık” uygulama yapan Demirbağ, velilerin tepkisini çekti. Hafta sonu özel bir okulun bursluluk sınavı için çocuklarını bu okula götüren veliler, kantindeki karşılaştıkları “harem-selamlık” uygulamaya tepki gösterdi.

Veliler “İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün bu okulda böyle bir uygulama yapıldığından haberi var mı acaba? Varsa bu duruma nasıl müsaade ediyorlar. Okul müdürünün eski görev yaptığı okuldan zaten sabıkası var. Bu adam nasıl hala okul müdürlüğü yapabiliyor? Yetmezmiş gibi bir de Gençlik Hizmetleri ve Spor İlçe Müdürlüğünü de bu adam yürütüyor. Biz gençlerimizi ve çocuklarımızı bu adama mı emanet edeceğiz?” açıklamasında bulundular.

TÜBİTAK anketinden skandal sorular: Evleneceğiniz kişi sizinle aynı mezhepten olmalı mı?

Manisa’nın Turgutlu ilçesindeki 4  lisede, TÜBİTAK araştırma projesi olduğu belirtilen, “Günlük hayatta dini değerleri anlamlandırma ve öğrencilerin İslam dinine bakışı” isimli projede kullanılmak için uygulanan anket çalışması, AKP’li yıllarda eğitim sisteminin geldiği noktayı bir kez daha gözler önüne serdi.

Anket kapsamında öğrencilere, “İslam ülkelerine liderlik yapacak bir halifenin olması gerekli midir?”, “Evleneceğiniz kişi sizinle aynı mezhepten olmalı mıdır?”, “Dini cemaatler olmalı mAKP’den cesaret bulan gerici öğretmenlerin sosyal medya hesaplarından yazmaya çekinmedikleri skandal mesajlara bir yenisi daha eklendi.

”Zina edecek kadar yaşı büyük. Evlenmeye geldi mi yaşı küçük”

Tekirdağ’ın Saray ilçesindeki imam hatip ortaokulunda, din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği yapan Cihad Çintaş, sosyal paylaşım sitesindeki hesabından “Ergenlik çağına ermeyen kızın rahatlıkla sevgilisi olabiliyor ve durum normal karşılanıyor. Ama bu kıza madem bu haltı yiyebiliyorsun evlenebilirsin dediklerinde her nedense yaşın küçüklüğü ortaya atılıyor hemen. Zina edecek kadar yaşı büyük. Evlenmeye geldi mi yaşı küçük” diye yazdı.

​”Beden eğitim derslerinde eşofman giyen öğrencilerin zina yapıyor”

Konya’da, sosyal medya hesabından beden eğitimi dersinde eşofman giyen kız öğrencilerle ilgili büyük tepki çeken mesajlar paylaşan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde görevli felsefe öğretmeni Ercan Harmancı, Milli Eğitim Bakanlığı’nca açığa alınmıştı. Merkez Selçuklu ilçesi Sancak Mahallesi’ndeki Ayşe Kemal İnanç Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde görev yapan felsefe öğretmeni Ercan Harmancı (44), sosyal paylaşım sitesindeki  hesabından beden eğitim derslerinde eşofman giyen öğrencilerin zina yaptığını ileri süren mesajlar yayımlamıştı. Harmancı’nın mesajları, sosyal medyada büyük tepki toplamıştı.

Eğitim diyanete emanet…

AKP’nin eğitimde gericiliğin gazına bastığı son dönemde Milli Eğitim Bakanlığı’nın sorumlulukları bir bir Diyanet’e ve belediyelere devrediliyor.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz  Diyanet İşleri Başkanlığı ve belediyelere bağlı derneklerce açılan ve 4-6 yaş arası çocukların gittiği kreşlerin sayısının 692’den 1552’ye yükseldiğini açıkladı. Yılmaz’ın yazılı yanıtına göre, 2016-2017 öğretim yılı ikinci dönemi itibarıyla toplam 104 yeni kreş açıldı. Bir önceki yıl 21 bin 20 olan öğrenci sayısı ise 51 bin 327 oldu.

Bakan Yılmaz, Diyanet İşleri Başkanlığı’nca açılan kurumların programlarının ve işleyişinin Diyanet İşleri Başkanlığı koordinesinde yürütüldüğünü belirtti. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olmayan kamu kreşleri ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı izni ile açılan kreş ve gündüz bakım evlerinin eğitim denetimlerinin ise Milli Eğitim Bakanlığı’nca yapıldığını, bu kurumların eğitim programlarının da Bakanlık tarafından geliştirildiğini belirtti.

Malatya İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Malatya Müftülüğü arasında, okul öncesinde kayıtlı 4-6 yaş grubu çocuklara “Kur’an Kursu Eğitim Programı” adıyla dini eğitim verilmesi için protokol imzalandı.

Malatya’da okullara gönderilen yazıyla 9 Ocak 2018 tarihine kadar kurslara katılacak öğrencilerin listelerini göndermeleri talep edilmiştir. Türkiye’de yasal olarak zorunlu din dersi 4. sınıfta başlıyor olsa da, İl Milli Eğitim Müdürlüklerinin müftülüklerle protokol imzalayarak bu derslerin seviyesini 4 yaşına kadar indirmiştir.  Protokolle, anaokullarında eğitim gören 4-5 yaş grubu çocuklara haftada 6 saat ‘dini eğitim’ verileceği belirtilmektedir. Din eğitimi faaliyetlerinde kullanılacak materyal ve etkinliklerin hazırlanması ve öğretim programlarının uygulanması ve denetiminin Müftülüğe bırakılmıştır.

Tek tip toplum hedefleniyo:  4-6 yaş grubundaki çocuklara zihinsel gelişimleri açısından en hassas olduğu dönemde dini eğitim verilmek istenmesinin Türkiye’de devlet eliyle dinselleştirme politikalarının geldiği noktayı gösteriyor. Bu durum çocukların zihinsel, fiziksel ve pedagojik gelişimleri açısından tehlikeli sonuçlar ortaya çıkarabilir, somut ve soyut düşünce evlerini tamamlamamış çocuklarda ciddi davranış bozuklukları ve psikolojik sorunlara neden olabilir.  “Her türden dini inancı istismar ederek çocuklarımızı ve toplumu ‘tek din, tek mezhep’ anlayışı üzerinden ‘tek tip’ hale getirmeye çalışma girişimleri kabul edilemez. Devlet, eğitimi ve toplumsal yaşamı örgütlerken bunu dini kurallara, söylemlere ya da referanslara göre yapmamalı, özellikle eğitim sistemini dini kurallara göre değil, bilimsel gerçekleri referans alarak ve çocukların üstün yararını gözeterek düzenlemelidir. Bu nedenle fiilen ‘sıbyan mektebi’ işlevi gören protokol derhal iptal edilmelidir”

Anadolu İmam Hatip Liseleri’nde okutulan “Fıkıh Okumaları” isimli bir kitapta “Akıllı ve buluğa ermiş herkes evlilik konusunda tam ehliyete sahip olup evlilik akdini bizzat kendisi yapabilir” ifadeleri yer alıyor .

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan Anadolu İmam Hatip Liseleri için “Fıkıh Okumaları” adlı kitabın 4’üncü ünitesi’nde “İslamda Aile” başlığı altında evlilikle ilgili hükümlere yer veriliyor.

Kitabın 101’inci sayfasında evlenme akdinin nasıl kurulduğuna ve nikâh akdinin şartlarına ilişkin hususlara değinilerek, evlenme ehliyetiyle ilgili “başkalarının izin ve onayına ihtiyaç olmadan evlenebilme ehliyetine sahip olmak” denilerek, akıllı ve buluğa ermiş herkesin evlilik konusunda tam ehliyete sahip olduğu ve evlilik akdinin bizzat kendileri tarafından yapılabileceği ifade ediliyor. Öğrencilere kız çocuklarının 9, erkek çocuklarının 12 yaşından itibaren evlenebilecekleri öğretilmektedir. Bu da ülkemizin önemli toplumsal sorunlarından biri olan çocuk evlilikleri meşrulaştırmaya yönelik bir çabadır. Okula başlama yaşının 6’ya çekilmesi, 4+4+4 eğitim sistemi aynı çabanın ürünüdür. 6 yaşında okula başlayan kız çocuklarının ilkokulu bitirince 10 yaşında evlenebilmesi, eğitim sisteminden, sonra da toplumsal yaşamdan soyutlanması amaçlanmaktadır.

Şanlıururfa’nın Bozova ilçesindeki Hacılar Ortaokulu’nda görevli Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Gamze İnel  sınıfta ‘kapanma partisi’ düzenledi.

Kalp şeklinde ‘Hamdolsun kapandım’, ‘İnşallah size de nasip olur’, ‘Rabbimin emri diye yaptım’, ‘Kapandım mutluyum’, ‘Şükür ki kapandım’, ‘Tesettürle mutluyuz’, ‘Haydi sen de kapan’ yazılı dövizlerle poz veren öğrencilerin fotoğrafları sosyal medyada paylaşıldı. Laikliğe ve pedagoji bilimine açıkça aykırılık teşkil eden türban uygulamasının artık baskı unsuru haline geldiği gözler önüne sermektedir.

AKP eliyle beslenip büyütülen dinsel yapılanmalardan biri olan Süleymancılar cemaatine ait Ankara’daki bir özel okulda kız ve erkek öğrencilerin ayrı sınıflarda eğitim görmeye başladı.

Süleymancılar’a ait Süleymaniye Kültür, Sanat, Eğitim ve Sağlık Vakfı’na bağlı Ankara Özel Süleymaniye Eğitim Kurumları’nın Beypazarı ilçesindeki okulunda, kız ve erkek öğrencilerin bir arada eğitim olanağının ortadan kaldırıldı.

İzmir’de Gaziemir İlçe Milli Eğitim Müdürü Aydın Usman, ilçedeki resmi ve özel eğitim kurumlarına yazdığı resmi yazı ile yeni yıl kutlamalarında Hristiyanlık dinine ait ritüellerin uygulanmamasını istedi.

Gaziemir’de bulunan özel ve resmi eğitim kurumlarına, İlçe Milli Eğitim Müdürü Aydın Usman imzasıyla yılbaşı kutlamalarıyla ilgili bir yazı ulaştı.

Yazıda, şu ifadeler yer aldı:

“İçinde bulunduğumuz 2017 yılının sonuna yaklaştığımız ve yeni bir yıla başlayacağımız şu günlerde, özellikle önümüzdeki haftalarda okullarımız ve kurumlarımızda yeni yılla alakalı yapılacak olan etkinliklerde ‘Noel, Noel Baba, çam ağacı süslemeleri vb.’ Hristiyanlık dinine mahsus ritülellerin kesinlikle kullanılmaması gerekmektedir. Bunula birlikte, tüm yıl boyunca yapılacak sosyal ve kültürel faaliyetlerde de özellikle okul öncesi ve ilkokul seviyesindeki çocuklarımızın milli ve manevi kültürümüzle bağdaşmayacak, bizi milli kültürümüzden uzaklaştıracak unsur ve ortamlardan uzak tutulması hususlarında gereğini; yazının tüm personelinize imza karşılığı duyurulması ve imza sirkülerinin dosyalanmasını önemle rica ederim.”

Kayseri’de Melikgazi İzzet Öksüzkaya Ortaokulu’nda, “değerler eğitimi” kapsamında skandal bir kitap çocuklara zorla okutturuldu.

Ahmet Bulut isimli gerici yazarın 2013’te yazdığı “Namaz Dirilişe Çağrı” isimli kitabın 151. baskısında  Fethullah Gülen’in ‘İnancın Gölgesi’nde isimli kitabından alıntıların yer aldığı ortaya çıktı. Öğrenciler Ensar Vakfı’nın çıkardığı kitaptan sorumlu tutuldu, okul yönetimi sınav yaparak not verdi.

Çocuk tecavüzleriyle hatırlanan Ensar Vakfı’nın desteğiyle yazılan ve çocuklara okutulan kitapta, “Naylon ve ince giyenler hayvan gibi yaşama arzusunda olan kimseler” olduğuna dair ifadeler yer alıyor.

Söz konusu bölümde kitapta, “Vücudun rengini gösterecek şekilde naylon veya ince bir kumaşı giyip dışarıda gezmek haramdır. Ahlakın bozulmasına vesile olduğu gibi, fitne ve fesada da vesiledir. Namus ve şeref mefhumuna sahip bir kimse, erkek olsun kadın olsun böyle bir elbiseyle gezemez. Ancak insanlıktan istifa edip hayvan gibi yaşamak arzusunda olan kimse böyle bir kıyafeti tercih edebilir” ifadeleri kullanılıyor.

Dahası kitapta bebeklerin dahi namaza kaldırılması gerektiğine dair “hikayelerin” de yer alıyor. O bölümde “Aile içinde namaza önem verilmeli. Tüm aile fertleri namaz konusunda harekete geçirilmeli. En küçüğünden en büyüğüne kadar namaz bilinci oluşturulmalı. Ailenin en küçükleri bile sabah namazına kaldırılmalı, küçük yaşta namaza alışmalı ki daha sonra zor gelmesin” cümleleri yer alıyor.

İstanbul Kartal’da bulunan Özel Çınar Anaokulunun etkinliğinde küçük kız çocuklarına türban takıldı, erkek çocukların ayakları yıkatıldı.

3-6 yaş arası çocukların oynadığı tiyatro gösterisinde yöresel kıyafetler giyen kız çocuklarına, erkek çocukların ayakları yıkatıldı. Kız çocuklarının başına başörtüsü takıldı. Erkek çocuklar kurulan sofranın başköşesine oturtulurken kız çocukları yemek yaptı ve erkek çocuğun ayağını yıkadı.

İstanbul Bahçelievler Kocasinan Şehit Samet Kırbaş Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi müdürü Mehmet Etik, Cuma günleri okulun spor salonunu derse kapatarak Cuma namazlarını burada toplu olarak kılma kararı aldı.

Okulun resmi web sayfasından, “Cuma namazlarımızı okulumuzda kılıyoruz…” şeklinde başlıkla fotoğraflar yayımlandı. Okulun sitesindeki açıklamada ise, “06/11/2017 tarihinden itibaren öğrencilerimizin güvenliğini de düşünerek cuma namazlarımızı okulumuzda kılmaya başladık…” denildi.

Okulda toplu Cuma namazı kılma uygulaması bazı öğrenciler arasında da rahatsızlığa neden oldu. Cuma namazına gitmek istemeyen bazı öğrencilerin de, “neden gitmiyorsun” denilerek fişlendiği ifade edildi.

Bartın’da Kumluca İmam Hatip Ortaokulu’nda öğle namazına gitmedikleri gerekçesiyle 15 öğrencinin dövüldüğü iddiaları, okul müdürü Ramazan Ünal tarafından yalanlandı. Ünal, “Bizimkisi sadece tavsiye niteliğinde olmuştur. Birileri bu durumu kaşıdı. Öyle abartıldığı gibi bir durum yok. Velilerle herhangi bir sorunumuz yoktur. Konu tatlıya bağlandı” dedi.

Bartın Kumluca İmam Hatip Ortaokulu’nda öğlen namazına gitmedikleri gerekçesi ile 15 orta öğretim öğrencisi okul müdürü tarafından okulda sıra dayağına çekilerek, darp edildi. Bu olay üzerine öğrenci velilerinden bazıları okula gelerek, okul müdürünün çocuklarına şiddet uygulanmasına tepki gösterdi. Bazı öğrenci velileri Kumluca’da sağlık kuruluşuna başvurarak fiziksel şiddete uğradığına dair darp raporu alarak Okul müdürü hakkında karakola şikâyette bulunmuşlardır. Okul yönetimi ve Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri velilerle konuşarak şikâyet dilekçelerini geri almaları konusunda baskı yapmışlar ve imam hatip okullarının ‘Dayakçı Okullar’ diye kamuoyuna sunulmaması için olayın üzerini kapatma çalışmalarına başlamışlardır.

Okul müdürü Ramazan Ünal dayak iddialarıyla ilgili olarak, “Bizimki tavsiye niteliğindedir. İddia edildiği gibi dayak yoktur. Sadece tavsiyedir. Sizler de takdir edersiniz ki, Türkiye’deki imam hatip ortaokullarında namaz eğitimi verilmektedir. Bizimkisi de sadece tavsiye niteliğinde olmuştur. Birileri bu durumu kaşıdı. Ve basına yansıdı. Öyle abartıldığı gibi bir durum yok. Velilerle herhangi bir sorunumuz yoktur. Konu tatlıya bağlandı” dedi.

Maltepe İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından başlatılan ‘Öğretmen Sohbetleri Projesi’ kapsamında, din öğretmenleri öğrencilerin evlerine giderek ‘sohbet’ edecek.

Maltepe İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından okullara bir yazı gönderilerek, okul saatleri dışında öğrencilere haftada bir saatlik din eğitimi verilecek. “Öğretmen Sohbetleri Projesi” başlığıyla okullara gönderilen yazıda, “Din öğretimi şubesi tarafından öğrencilerimizin örgün öğretim saatleri dışında milli ve manevi değerlerle mücehhez nesillerin yetişmesine katkı sağlamak, okul derslerine ilgilerini artırmak, eksiklerini gidermek amacıyla öğretmenler tarafından 10’ar kişilik öğrenci gruplarıyla mümkünse evde aile ziyaretleri ve sohbetleri şeklinde, mümkün değilse belirlenen bir mekanda, planlanan konu başlıkları altında öğretmen riyasetinde haftalık bir saatlik belirlenen konuların işlenmesine yönelik çalışma yapılacaktır” denildi.

Yazıda çalışmanın yürütülmesi ve ilgili okul idaresi tarafından Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerinden uygun olanlarla görüşülmesi ve çalışılmaya başlanmasının gerektiği belirtilirken, çalışma ile ilgili konular ve içerikleri de müdürlüğün web sayfasında yayınlandı. Yazıda ayrıca web sitesinden ders içeriklerinin alınması, çalışma öncesi hazırlık yapılması veya okul tarafından belirlenen konularla ilgili dokümanların çalışmayı yürütecek öğretmen ve öğrencilere verilmesi gerektiği ifade edildi.

Maltepe İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün sitesinde yer alan öğretmen sohbetleri dokümanlarında toplam 28 ünite bulunuyor. Ünitelerin ana başlıkları iman, ibadet, ahlak, genel kültür, siyer olarak belirlendi.

Daha önce yandaş dernek ve vakıfların yanı sıra Bilal Erdoğan’ın etkin olduğu TÜRGEV ve TÜGVA ile protokol imzalayan Milli Eğitim Bakanlığı, şimdi de Sümeyye Erdoğan’ın KADEM derneği ile protokol imzaladı.

Milli Eğitim Bakanlığı, AKP döneminde 151 şubeye ulaşan İlim Yayma Cemiyeti, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kurucu olduğu Birlik Vakfı ve cinsel istismar iddialarıyla gündeme gelen Ensar Vakfı, Bilal Erdoğan’ın etkin olduğu TÜRGEV ve TÜGVA’nın ardından, şimdi de Cumhurbaşkanı’nın küçük kızı Sümeyye Erdoğan’ın yönetici olduğu Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) ile protokol imzaladı.

Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü (HBÖGM) ile KADEM arasında kasım ayında imzalanan protokolün adı, “Öğrencilere yönelik sosyal, kültürel, sportif, mesleki ve teknik kurslar düzenlenmesine ilişkin işbirliği protokolü.”

Protokolün amacı, verilen kurslar çerçevesinde öğrencilere sertifika sağlamak. Üç yıl boyunca geçerli olacak protokol uyarınca Bakanlık, adeta KADEM’in eğitim sistemine dahli için seferber olacak. Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü, KADEM’in başlatacağı bu kurslarla ilgili bildirimleri valiliklere ve milli eğitim müdürlüklerine bildirecek. MEB’in veri bankası sistemi olan “e-yaygın”ı KADEM’e açacak.