'Sonuçlar ürpertici, başörtüsü gerçekleri örtmeye yarıyor...'
Yeni Şafak gazetesi yazarı Yusuf Kaplan, gençlikle ilgili bir araştırmayı köşesine taşırken, elde edilen sonuçlara göre "tehlikeli bir sekülerleşme süreci yaşadığını" öne sürüp "Başörtüsü, gerçekleri örtmeye yarıyor büyük ölçüde!" dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a ve AKP yönetimine yakınlığıyla bilinen Yeni Şafak gazetesi yazarı Yusuf Kaplan, gençlikle ilgili bir araştırmayı köşesine taşırken, elde edilen sonuçlara göre “tehlikeli bir sekülerleşme süreci yaşadığını” öne sürüp “Başörtüsü, gerçekleri örtmeye yarıyor büyük ölçüde!” dedi.
‘Türkiye Gençlik STK’ları Platformu’ isimli bir kuruluşun, “gençlerdeki köklü kimlik değişimi” gösteren bir kamuoyu araştırması yaptığını belirten Kaplan, “Elde edilen sonuçlar, gelecek adına düşündürücü hatta ürpertici! Araştırmaya göre, gençlerin % 31’i kendini milliyetçi, % 29’u Atatürkçü, % 16’sı muhafazakâr, % 12’si dindar, % 11’i ise demokrat olarak tanımlıyor” dedi.
Kaplan, toplumun bütün kesimleriyle birlikte özellikle de muhafazakâr çevrelerde tehlikeli bir sekülerleşme süreci yaşandığını iddia ederken “Yaklaşık on yıl önce, Türkiye’de toplumun iki kuşaklık zaman dilimi içinde İslâmî duyarlıklarını yitirmesine yol açacak, dahası, İslâm’ı, azınlıkların inandığı bir din derekesine düşürecek tehlikeli bir sekülerleşme süreci yaşadığına dikkat çekmiştim art arda yazdığım yazılarla. Şimdi o vakitler dikkat çektiğim, uyardığım tehlikeli sürecin eşiğine gelip dayandığımız anlaşılıyor” ifadelerini kullandı.
“GENÇLİK ALARM VERİYOR”
Yazısında “Başörtüsü gerçekleri örtmeye yarıyor” diye bir ara başlık açarak devam eden Yeni Şafak yazarı, toplumun sosyolojisinin tepetaklak olduğunu öne sürerken “Daha on yıl öncesine kadar yapılan bütün kamuoyu yoklamalarında toplumun % 70-75’inin İslâmî-muhafazakâr kesimlerden oluştuğu gözleniyordu. Şimdi bu durum hızla tersine dönmeye başladı: Toplumda sekülerleşme oranı İslâmî-muhafazakâr kesimleri kasıp kavuracak kadar patlama eğilimi gösteriyor. İslâmî-muhafazakâr kesimlerin çocukları, kendilerini ebeveynleri gibi İslâmî-muhafazakâr kimlik üzerinden tanımlamıyorlar büyük ölçüde.” diye yazdı.
Başörtülü kız çocuklarının “İslâmî hassasiyetleri, dünyaları ve ilgileri olmadığını”ndan yakınan Kaplan, “İstisnalar var elbette ama genel manzara bu, ne yazık ki! Başörtüsü, gerçekleri örtmeye yarıyor büyük ölçüde! Ürpertici olan noktalardan biri bu!” dedi.
Cemaatlerin ve islami vakıfların da sadece kendi dar çevrelerine seslenebildiğini belirten Kaplan, bunun “gettolaşma” demek olduğunu ve böylece “azınlık” konumuna düşmeyi kabullenme anlamına geldiğini dile getirdi. “Genç kuşaklarımızı önüne katıp sürükleyen seküler popüler kültürün yıkımından kurtarmanın yolları üzerinde derinlemesine kafa patlatılmalı.” diyen yazar, “Özetle, gençlik alarm veriyor!” vurgusu yaparak iktidarı uyardı.