19 Ekim 1920: John Silas Reed yaşamını yitirdi
Jack Reed, 19 Ekim 1920 yılında, tutulduğu Tifüs hastalığı sonucu 32 yaşında hayatını kaybetti.
Devrim günlerini belgeleyen John Silas Reed’in diğer ismi Jack Reed’dir. 22 Ekim 1887’de, ABD’ye bağlı Portland kentinde doğdu.
Ailesinin imkanlarıyla Harvard’ı bitirdi; İngiltere, İspanya ve Fransa gibi ülkeleri gezdi. Döndüğünde şiir yazmaya ve araştırmacı gazetecilik yapmaya başladı. Sangor şiiriyle beğeni toplasa da Paterson’da Savaş yazısı asıl etkiyi yarattı.
1914’te, Metropolitan gazetesi adına, Meksika’daki devrimi izlemek üzere ayaklanmanın olduğu bölgeye gönderildi ve dış muhabir olarak görevlendirildi, gerçekleşen devrim sürecine tanıklık etti; Pancho Villa ile tanıştı. Buradaki anılarını daha sonra Başkaldıran Meksika kitabında yayımladı.
Meksika günlerinden etkilenen John Reed, bundan sonra sınıf savaşlarını ve devrim günlerini yazmaya karar verdi. Tanık olduğu grevler ve Meksika savaşı sonrası, devrimci mücadeleyi desteklemeye başladı. Savaşın devam ettiği Sırbistan, Romanya ve Bulgaristan gibi ülkeleri gezdi, emperyalist savaşa karşı çıktı.
1917’de, çağın devrimini yazmak üzere Rusya’ya geldi. Çarlık Rusyası’nın Bolşevik emeğiyle nasıl Sovyetler Birliği olduğunu kaydetti. Tam da o yıllar fabrikada grevlerin, kentlerde yürüyüşlerin, halkın silahlanmasının, sarayın basılıp Romanov Hanedanlığı’nın indirilmesinin yılı oldu, kendisi de yakından tanığı… Bu ateşten günleri, Ekim Devrimi’ni, Dünyayı Sarsan On Gün’de kitaplaştırdı ve tarihe paha biçilemez bir belge bıraktı.
Bolşevik hükümetin tayiniyle, ABD konsolosu oldu ancak yeni kimliği tanınmadı. Amerikan Komünist İşçi Partisi üyesi oldu.
1920 yılında Lenin, ABD’deki işçilere Amerikan İşçilerine Mektup adıyla bir mektup gönderdi. Barış çağrısı yaptığı bu mektup, ABD’deki yetkililere de ulaştırılmış; Wilson’a açıkça Sovyetlere yapılan karşı devrimci, müdahaleci sürecin sonlandırılması gerektiği yazıyordu. Mektup işçilerin desteğini kazandırmış, anti-sovyetik siyaset sokaklarda protesto edilmişti. Ayrıca birçok Avrupa ülkesinde de elden ele dolaşmış, Bolşevik sempatizanlığı artmıştı.
Reed’e, Emeğin Sesi gazetesinde yazdığı yazılar hakkında soruşturma açıldı ve Moskova’ya gitti tekrardan. Burada 3. Enternasyonel’de Yürütme Kurulu’na seçildi.
19 Ekim 1920 yılında, tutulduğu Tifüs hastalığı sonucu 32 yaşında hayatını kaybetti.
Ayrıca Dünyayı Sarsan On Gün kitabı, ilk olarak 1928’de Sovyet yönetmen Sergei Einsenstein tarafından sinemaya uyarlandı. Diğer bir yapım Sovyet yapımcı Sergei Bondarchuk’un çektiği Red Bell’tir.
Dünyayı Sarsan On Gün, 1917 Ekim Devrimi’ni olanca canlılığıyla yansıtan bir kitaptır. Devrimi günbegün izleyen Reed, bir tarihçi titizliğiyle, belgelere dayanarak kurar yapıtını.
Lenin, Dünyayı Sarsan On Gün için yazdığı önsözde şöyle anlatır kitabı:
“John Reed’in ‘Dünyayı sarsan On Gün’ adlı kitabını büyük bir ilgi ve yorulmak bilmez bir dikkatle okudum. Bu kitabı dünyanın her yerindeki işçilere canı gönülden tavsiye ediyorum. Bu, milyonlarca nüshasının basıldığını ve tüm dillere tercüme edildiğini görmeyi istediğim bir kitap. Proletarya devrimi kavrayışı bakımından büyük önem taşıyan olaylar gerçeğe sadık ve son derece canlı bir anlatımla tasvir edilmiş. Bu meseleler halen geniş bir şekilde tartışılıyor, ancak bu fikirleri kabul veya reddetmekten önce, insanın böyle bir kararın ne anlama geldiğini tümüyle kavramış olması gerekir. John Reed’in kitabı, uluslararası işçi hareketinin temel meselesi olan bu sorunun aydınlatılmasında hiç şüphesiz büyük katkı sağlayacaktır.”