19 Mayıs’ın 100. yılı: Gençler işsiz, borçlu, tutsak…
İş cinayetlerinde hayatını kaybedenlerin büyük çoğunluğunu gençler oluşturuyor. Sadece son 7 yılda 1827 genç, iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.
19 Mayıs’ın 100. yılında gençlik raporu, gençlerin işsiz, borçlu ve tutsak olduğunu ortaya koydu.
CHP Milletvekili Tekin Bingöl, 19 Mayıs dolayısıyla hazırladığı raporu kamuoyuna açıkladı. AKP iktidarının gençlerin sorunlarına çare olamadığının vurgulandığı raporda çarpıcı veriler paylaşan Bingöl, ”Sosyal devletin gereği, hakların mahrumiyetini değil; hakların korunmasını sağlamaktır. 19 Mayıs’ın 100. yılında Türkiye, gençliğin aklıyla ve çalışkanlığıyla yükselmelidir” ifadelerine yer verdi.
Bingöl, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla gençliğin içinde bulunduğu duruma ve sorunlarına dair bir rapor hazırladı.
İktidarın gençlerin sorunlarına çare olamadığını vurgulayan CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Tekin Bingöl, “Eğitimdeki sorunların aşıldığı, çağdaş bir eğitim sisteminin sağlandığı, ekonomik problemlerin çözüldüğü, gençlerin istihdamda yer aldığı, fikirlerinden dolayı yargılanmadığı, ötekileştirilmediği bir Türkiye ülkemizi emanet ettiğimiz bütün gençlerin hakkıdır. Sosyal devletin gereği, hakların mahrumiyetini değil; hakların korunmasını sağlamaktır. 19 Mayıs’ın 100. yılında Türkiye, gençliğin aklıyla ve çalışkanlığıyla yükselmelidir” ifadeleri ile raporunu paylaştı.
HER 4 GENÇTEN 1’İ İŞSİZ
2018 yılında yüzde 19 olan genç işsizlik, 2019 yılında 26,1’e yükseldi. Türkiye’de her 4 gençten 1’i işsiz. Geniş tanımlı genç işsizliği 2 milyona yaklaşmakta. AKP döneminde işsizlik oranları AKP öncesi döneme göre yaklaşık dört puan artmış halde. OECD ülkelerinde genç işsizlik oranı 10,9 iken Türkiye’de bu oran yüzde 26 ile OECD ülkelerinin 2 katını aştı.
ÜNİVERSİTE MEZUNU İŞSİZ GENÇLER
2014 yılında yüzde 10,6 olan yükseköğrenim işsizliği, 2018 yılında yüzde 12,4’e yükseldi. İşsizlik oranları mezun olunan bölümlere göre büyük değişim gösteriyor. En çok sosyal hizmet, gazetecilik ve sanat bölümlerinden mezun olanlar iş bulmakta zorlanıyorlar. 2018 verilerine göre sosyal hizmet bölümü mezunlarının yüzde 24’ü, gazetecilik bölümü mezunlarının yüzde 23,8’i ve sanat mezunlarının ise yüzde 17,8’i işsiz durumda. 2017 yılı ile karşılaştırıldığında yüzde 19,1 olan gazeteci işsizliği yüzde 23,8’e yükselerek işsizlikte en fazla artış gösteren bölüm oldu.
KAYIT DIŞI ÇALIŞMA
Rapora göre, Türkiye’de gençlik bir taraftan işsizlik diğer taraftan ise güvencesizlik kıskacında. 4 gençten 1’i işsizlikle boğuşurken, çalışan gençler ise çalışma koşullarının güvencesizliği ile sıkışmış haldeler. Kayıtdışı istihdamdan en çok toplumun en savunmasız kesimleri etkileniyor. Bunların başında; kadınlar, gençler ve yaşlılar geliyor. Çalışan gençlerin 1 milyon 800 bini kayıtdışı istihdam ediliyor.
GENÇLER BORÇLU
Üniversiteden mezun olduktan sonra uzun yıllar işsizlikle karşılaşan, iş bulduktan sonra da güvencesiz çalışma koşullarının içine sürüklenen gençler hayata borçla başlıyorlar. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu her yıl burs, öğrenim kredisi ve yurt başvurularını alıyor. Başvuruların değerlendirilmesinin ardından bazı öğrenciler burs alırken bazı öğrenciler öğrenim kredisi alıyorlar. Burs ödenen öğrenci sayısı tüm üniversite öğrencilerinin yüzde 10’u bile değil. Şu anda Türkiye’de öğrenim kredisi borcu olan 342 bin 282 öğrenci ve 2 milyar 95 milyon 228 bin lira borç var.
İNTİHAR VE İŞ CİNAYETLERİ
İş cinayetlerinde hayatını kaybedenlerin büyük çoğunluğunu gençler oluşturuyor. Sadece son 7 yılda 1827 genç, iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. 2012 yılında 164 genç iş cinayetlerine kurban giderken, 2018 yılında bu sayı 285’e çıktı. Ayrıca işsizliğe bağlı genç intiharları da hızla artıyor. Sadece son 1 yılda, ataması yapılmadığı gerekçesiyle 12 öğretmen adayı hayatına son verdi.
ÜNİVERSİTELER ÇOĞALDI, EĞİTİM KALİTESİ DÜŞTÜ
Türkiye’de 129 devlet, 72 vakıf üniversitesi var. Bu okullarda okuyan toplam 7 milyon 740 bin öğrenci bulunuyor. Akademisyen sayısı ise 167 bin 146. Buna göre 290 öğrenci başına bir profesör, 500 öğrenci başına bir doçent, 195 öğrenci başına bir doktor, 210 öğrenci başına bir öğretim görevlisi ve 159 öğrenci başına da bir araştırma görevlisi düşüyor.
YURTLAR YETERSİZ
Türkiye’de üniversite sayısı 200’ü, öğrenci sayısı ise 7,5 milyonu geçmiş halde. Öğrenci ve üniversite sayıları hızla arttırılırken, barınma imkanı aynı oranda artmıyor. KYK yurtlarının öğrenci kapasitesi 700 bin, mevcut devlet yurdu imkanı, öğrencilerin sadece 10’da birine yetecek kadar.
36 BİN 33 ÖĞRENCİ TUTUKLU YA DA HÜKÜMLÜ
Adalet Bakanlığının verilerine göre, herhangi bir öğrenim kurumunda okurken tutuklanarak cezaevinde tutulan öğrencilerin sayısı 2 bin 593. Bakanlığın açıkladığı verilere göre 2016 yılı sonu itibariyle toplam tutuklu ve hükümlü öğrenci sayısı ise 36 bin 33. Bu öğrenciler en temel haklarından biri olan eğitim hakkından yararlanamıyorlar.