Dilipak interneti “Ganj nehri”ne benzettiği yazısında “İnternette her çeşit mikrop var. Doğru şeyler de var ama hepsi bir birine karışık vaziyette. Birinin dediği ile diğerininki çelişiyor. Ya da birinin sorusuna, iddiasına, bir başkası cevap vermek gibi bir kaygısı yok. Hakaret, küfür, alay her şey var” ifadesini kullandı.
“Siyasetin dili ve media” başlığıyla bir köşe kaleme alan Dilipak, yazısının devamında şunları kaydediyor:
“Kendi dışındakileri yok sayan Media, aslında siyaseti maniple etmeye yönelik bir taşeron örgüte dönüşür zaman içinde. ‘Sahibinin sesi’ olur. Media’nın önce Hakkın, sonra Halkın, gören gözü, işiten kulağı, tutan eli, haykıran sesi olması gerekir.”
Bu devlet kimin devleti sorusu artık çok meşru bir sorudur. Bu devlet halkın devleti değil,…
İBB Mali Hizmetler Daire Başkanı Neslihan Vural, İGDAŞ'ın 10 milyar değerlemeyle halka arzını planladıklarını belirtti.…
Ankara'da öldürülen eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in, yakın arkadaşı Ömer Zengin, Suikastı dört isim…
Laiklik Meclisi yaptığı açıklamada "sermayenin emekçi ve halk düşmanı programını tavizsiz bir biçimde uygulayan siyasi…
AKP'de 'değişim' kulisleri gündemdeki yerini korurken, kongreye yeni bir kadro ile gitmek için düğmeye basıldığı,…
Niğde Merkez'de bulunan 19 Mayıs Ortaokulu'nda zil sesi yerine ilahi çalındığı ortaya çıktı.