Açık liselere kayıt yaptıranların sayısında yüzde 175 artış
Son on yılda ortaöğretimdeki öğrenci sayısı yüzde 48 artarken açık liselere kayıt yaptıranların sayısındaki artış yüzde 175 oldu.Açık öğretim lisesine kayıtlı öğrenci sayısı ise 26 kat arttı.
Türk Eğitim Derneği’nin düşünce kuruluşu TEDMEM’in yayımladığı, “2018 Eğitim Değerlendirme Raporu”na göre, açık öğretim lisesine kayıtlı öğrenci sayısı son 10 yılda 26 kat arttı.
Birgün gazetesinden Mustafa Mert Bildircin’in haberine göre, raporda, 2008-2009 eğitim öğretim yılında 508 bin 42 olan açık öğretim lisesine kayıtlı öğrenci sayısının 2017-2018 eğitim öğretim yılında 1 milyon 395 bin 621’e yükseldiği kaydedildi. 2018 yılında TEOG puanıyla istediği okula yerleşemeyen ya da tercih yapmayan 84 bin öğrencinin de açık öğretim lisesine kayıt yaptırdığı bildirildi. TEDMEM, zorunlu eğitim çağındaki çocukların örgün eğitim sistemi içinde tutulması gerektiğinin altını çizdi.
İMAM HATİP SAYISI 3 KATINA ÇIKTI
Dokuz farklı başlıkta hazırlanan raporda iktidarın din öğretimine verdiği “önem” de ortaya konuldu. Buna göre, 2012-2013 eğitim öğretim yılında bin 99 olan imam hatip ortaokulu sayısı 2017-2018 eğitim öğretim yılında 3 bin 286’ya çıktı. İmam hatip ortaokullarındaki 723 bin 108 öğrencinin ortaokul kademesindeki toplam öğrenci sayısının yüzde 12,95’ünü oluşturduğu bildirilerek İHL sayısındaki artışın da düzenli olduğu bildirildi
TÜRKİYE OKULA DEVAMSIZLIĞIN EN YÜKSEK OLDUĞU ALTINCI ÜLKE
Eğitimde olması gereken 6-13 yaş aralığında yaklaşık 154 bin çocuk okul dışında kaldı. Net okullaşma oranları 6-9 yaş grubunda yüzde 98,35, 10-13 yaş grubunda ise yüzde 98,62 olsa da 6-13 yaş aralığında 153 bin 895 çocuk hiçbir okula kayıt yaptırmadı.Türkiye, 53 ülke arasında devamsızlığın en yüksek olduğu altıncı ülke konumuna yerleşti. Raporda, yüksek devamsızlık oranına yönelik değerlendirme, “Gelecek kaygısı ile yapılan devamsızlıkların ötesinde, ailevi ve ekonomik sorunlar nedeniyle geleceğini planlayamayan da pek çok öğrenci bulunmaktadır” şeklinde yapıldı.
KAYNAKLAR YETERLİ DEĞİL
MEB’in bütçesinin yüzde 79’unu personel giderleri ile SGK prim giderleri oluşturdu. GSYH içinden MEB bütçesine ayrılan payın neredeyse sabit kalırken bütçenin merkezi yönetim bütçesi içinde payı 2014’teki oranın altına geriledi. Eğitime ayrılan kaynakların, Türkiye’nin eğitim hedeflerinin gerçekleştirilmesi için yeterli olmadığı kaydedildi.
18-24 YAŞ ARALIĞINDAN 100 KADINDAN 43’Ü NE EĞİTİMDE NE DE İSTİHDAMDA
Raporda, Türkiye’deki eğitim sisteminin içinde bulunduğu olumsuz tabloya ilişkin şu veriler paylaşıldı:
Türkiye’de yükseköğretim mezunlarının işsizlik oranının (yüzde 13,1), eğitim düzeyi ortaöğretimin altında olan yetişkinlerin işsizlik oranından (yüzde 11,7) daha yüksek.
Türkiye’de 18-24 yaş aralığındaki her 100 kadından 43’ü, her 100 erkekten 19’u ne eğitimde ne de istihdamda.
Ortaöğretimde eğitime erişimde bölgesel farklılıklar bir hayli yüksek. Yüzde 100 okullaşmanın sağlandığı il de, neredeyse her iki öğrenciden birinin okula erişiminin olmadığı il de mevcut.