ÇEVİRİ ODASI | 5G Tehlikesi: 5G Kablosuz Teknolojisinin İnsanlık İçin Felaket Olacağını Gösteren 13 Neden
5G tehlikesinin ne kadar üzerinde durulsa az.
Çeviren: Deniz Çelik
5G şu an dünyada birçok şehirde ilk kez hizmete sunuldu. Sağlık ve gizlilik üzerindeki korkunç etkileri konusundaki farkındalık arttıkça, birçok yerde kullanımını erteliyor veya yasaklıyor, bu yerlerin örnekleri arasında Belçika’nın tamamı, Vaud (İsviçre) ve San Francisco (ABD) sayılabilir. Radyo frekansı radyasyonu (RF veya RFR) ve elektromanyetik alanlar (EMF) giderek artan oranda yeni bir çevre kirliliği türü olarak kabul edilmektedir. Eğer yeterli sayıda insan ayaklanmaz ve buna bir dur demezse sağlık ve gizlilik noktasında tam anlamıyla bir felakete dönüşecek 5G’nin tehlikesini ortaya koyan 13 nedeni aşağıda okuyabilirsiniz.
1. 5G Tehlikesi: Ter bezi antenlerinizi ele geçirme
5G ağı, anten işlevi gören ter bezlerinizi etkileyen frekansları kullanır ve yayar. Bir başka deyişle, en büyük organımız olan cildimiz, 5G ile etkilenebilir ve manipüle edilebilir. 5G ve Nesnelerin İnterneti: Toplam Teknolojik Kontrol Şebekesi Hızlı Yayılıyor başlıklı makalemde de belirttiğim gibi Bilim adamı Dr. Ben-Ishai, yayınladığı videoda 5G ile vücudumuzun ter bezleri arasındaki bağlantıyı gösteriyor:
“[5G frekansları] cildimizin geometrik yapısı ile etkileşime giren dalga boylarıyla [bize] enerji verir … Ter bezlerinin spiral antenler gibi çalıştığını bulduk. Ter bezleri, 75-100 GHz arası elektromanyetik enerjinin emilim mekanizmasının ayrılmaz bir parçasıdır ve eğer ter bezinin özelliğini değiştirirseniz, yani mesela çalışmasını sağlarsanız, aslında bu emilimi bir noktada değiştirmiş olursunuz. Bunu yapabilirseniz, bir kişinin nasıl stres altında olduğunu da gözlemleyebilirsiniz.
2. 5G Tehlikesi: 5G, VGCC’ler üzerinden EMF hasarını derinleştiyor
Kablosuz radyasyon ve EMF (elektromotor kuvvet) üzerine araştırma yapan bilim insanı Dr. Matin Pall, EMF’lerin erken yaşlanmaya ve insan vücudunda doğurganlık, beyin, kalp ve hatta DNA hasarı dahil olmak üzere, bozulmalara nasıl neden olduğunu açıklamak için çığır açan bir araştırma yaptı. Dr. Pall, EMF’lerin, hücreye fazla kalsiyum iyonu salmayı sağlayan VGCC’leri (voltaja duyarlı kalsiyum kanalları) nasıl harekete geçirdiğini gösteren araştırmaya öncülük etti. Bu, peroksinitrit ve serbest radikalleri oluşturmak üzere neredeyse anında reaksiyona giren nitrik oksite (NO) ve süperoksite yol açar. Buna benzer birçok çalışma peroksinitrinin DNA’ya zarar verdiğini gösteriyor. Dr. Pall, “5G’nin piyasaya sürülmesinin kesinlikle delilik” olduğunu açıkça belirtiyor.
3. 5G Tehlikesi: Darbeli Dalga, Sürekli Dalga Radyasyonundan Çok Daha Zararlı
Akıllı Sayaçların önemli ve benzersiz bir özelliği, sürekli dalga radyasyonu değil, darbeli dalga radyasyonu yaymalarıdır. Başka bir deyişle, bir elektromotor kuvvet patlaması yayıp sonrasında geçici olarak aktif olmayan duruma geçen bir başla-bitir döngüsünde çalışırlar. Bunun gün içindeki tekrarlanma sayısı inanılmayacak kadar yüksektir; kamu hizmeti veren şirketlerin (California’daki Pacific Gas ve Electric Company gibi) ifadelerinin olduğu mahkeme belgeleri, akıllı sayaçların günde 9.600 ile 190.000 kez darbeli dalgalar gönderdiğini ortaya koyuyor!
4. 5G Tehlikesi: 5G, Derin EMF Girimini Arttırıyor
Cep telefonlarının çocuklar için yetişkinlerden daha tehlikeli olmasının ana nedeni (radyasyon emiliminin ömür boyunca birikiyor olması dışında) EMF girimidir.
Dr. Pall şunları söylüyor:
“Sektör, daha geleneksel mikrodalga frekansı EMF’lerin vücuda etkisinin, vücudun 1 cm dışı ile sınırlı olduğunu da iddia ediyor. Bizler, insan beyninin derinleri, kalp ve hormon sistemleri üzerindeki etkilerinden dolayı bunun doğru olmadığını biliyoruz. Belki de vücudun derinlerine olan etkilerini gösteren en önemli iki çalışma, Prof. Hassig ve İsviçre’deki meslektaşlarının yeni doğan buzağılarda katarakt oluşumu üzerine yaptıklarıdır. Bu iki çalışma da açıkça gösteriyor ki, hamile inekler cep telefonu baz istasyonlarının yakınlarında otlandıklarında, doğan buzağıların katarakt olma ihtimali çok daha fazla yüksek oluyor. “
2009 yılında yayınlanan çalışmasında Hassig şunları söylüyor:
“253 buzağıdan 79’unda (%32) çeşitli derecelerde nükleer katarakt vardı, ancak sadece 9’unda (%3,6) buzağıda şiddetli nükleer katarakt görüldü. Sonuçlar, gestasyonun ilk trimesterindeki nükleer kataraktı olan dana buzağılarının konumu ile antenin gücü arasındaki ilişkiyi ortaya koyuyor. 100 ila 199 metre arasındaki anten sayısı, oksidatif stres ile ilişkilendirildi ve oksidatif stres ile en yakın MPBS’ye (Cep Telefonu Baz İstasyonu) olan mesafe arasında bir ilişki vardı.
5. 5G Tehlikesi: 5G, Tüketici Kolaylık Sağlama Kılıfıyla Sunulan bir Silah Sistemidir
Mark Steele 5G’ye karşı çıktığını yüksek sesle dile getirdi ve Project Camelot ve 5G Apocalypse: The Extinction Event belgeselinde Sacha Stone’ da dahil olmak üzere birçok kişiye röportajlar verdi. Steele, raporların 5G’nin 24-100 GHz aralığında çalıştığını belirtmesine rağmen, aslında alt-gigahertz olduğunu (yani GHz eşiğinin altında, hala MHz cinsinden ölçülür) iddia ediyor. Steele, 5G’nin uzun menzilli radar, fazlı dizi radar ve yönlendirilmiş enerji gibi bir silah sistemi olduğunu söylüyor. 5G donanımını incelediğimizde, bir silah sistemi olduğunu kanıtlayan yalıtkan bir merceğe sahip olduğunu gördüğümüzü söylüyor. Otonom araçlar 5G’yi diğer sürücülerin aynalarını parlatmak için kullanılabilir (bu da saldırı sayılabilecek kadar güçlü ve zararlıdır). Mark, 5G’nin anne karnındaki bebekleri öldürecek kadar güçlü olduğunu ifade ediyor:
“5G, bir silah sistemidir, bundan ne daha azı ne de daha fazlası söylenebilir. İnsanların haberleşmesi ile bir ilgisi yoktur. 5G, otonom araçlar için makine bağlantısı olan bir makinedir.”
6. 5G Tehlikesi: Los Angeles’taki itfaiyeciler, Baz İstasyonlarına Çok Yaklaştıktan Sonra Hastalandılar
Yayınlanan bir videoda, Los Angeles’lı 25 yıllık eski bir itfaiyeci, baz istasyonlarını sigarayla kıyaslıyor. İtfaiye binalarının üzerine ya da yakınına inşa edilen baz istasyonlarının durdurulması için çağrı yapıyor. Bu durumdan mustarip olanlar yalnızca itfaiyeciler değil, Hollanda’da yapılan bir 5G testi sırasında yüzlerce kuşun gökten yere düştüğü de bildirildi.
7. 5G Tehlikesi: Aynı Frekans, Kalabalıkların Dağıtılması İçin Kullanılıyor
Söylendiğine göre 5G, frekanslar çok yüksek (24-100 GHz aralığında) olduğundan milimetre dalga (MMW) olarak adlandırılan frekanslarını kullanıyor. 1 GHz=1 milyon GHz olduğu için, çok çok kısa dalga boyuna (bir dalganın piki ile diğeri arasındaki mesafe) sahip frekanslardan söz ediyoruz. Mesafeler o kadar küçük ki milimetre cinsinden ölçülür, bu yüzden milimetre dalga terimi kullanılır. Bunlar, ordu kalabalıkların dağılması için kullandıkları gibi öldürücü olmayan silahlarla birebir aynı frekanslardır. Bu silahlar çok büyük yaralanmalara yol açma kapasitesine sahiptir. Dr.Paul Ben-Ishai diyor ki: “İsabet ettiğinde yakınında olacak kadar şanssızsanız, vücudunuz yanıyormuş gibi hissedersiniz”
8. 5G Tehlikesi: Mutajenik (DNA hasarına neden olan) ve kaserojen (kansere neden olan)
5G’nin MMW frekansları, mitokondriyal DNA hasarına neden olur, bu da sonrasında nesiller boyu aktarılır. 5G mutajeniktir. Bu mutasyonlar gelecek nesillere aktarılır! Bunun genetik saflık noktasında ciddi olumsuz etkileri var. Peki o ekranlara bakmayı sürdüren kaç kişi bunu aklına getiriyor?
Mutajenez genellikle kanserojenle birlikte gelir. Başka bir deyişle, DNA hasarına neden olacak kadar güçlü ve tehlikeli olan şeyin kansere neden olma ihtimali da yüksektir. Steele, 5G’nin 1.sınıf bir kanserojen olduğunu söylerken, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) daha ihtiyatlı yaklaşarak baz istasyonlarını 2.sınıf muhtemel kansorejen olarak sınıflandırmaktadır.
5G, uygun güvenlik testleri yapılmadan piyasaya sürülüyor, bu nedenle elimizde 5G’nin nasıl özellikle kansere neden olduğu konusunda elimizde fazla veri yok ancak 2G, 3G, 4G EMF’lerinin beyin kanseri dahil olmak üzere, birçok kanser türünde nasıl rol oynadığını gösteren çok sayıda kanıt mevcut.
9. 5G Tehlikesi: Faz dizilimli yoğunlaştırma
5G, kendisinden önceki teknolojilere göre çok daha fazla verici ve alıcıya ihtiyaç duymaktadır. Bu da, yerleşim mahallelerinin merkezi de dahil olmak üzere hemen hemen her yere yapılması tasarlanan baz istasyonlarıyla birlikte, büyük bir altyapı oluşturma planı demektir. Bu tür bir yoğunlaşmanın etkileri korkunç olabilir.
5G, evinizin ve diğer yapıların içini 3 boyutlu haritalayacak kadar güçlüdür. Steele, daha önce savaş alanındaki sorgularda kullanılan ve tuğla veya betona rağmen kolayca ilerleyebilen 868 MHz frekansının altını çiziyor. Bu frekansın, Hedeflenen Bireylere karşı meydana gelen elektronik taciz ve çete takibi göz önünde bulundurulduğunda ilginç bir şekilde belirli kişileri kalabalık içinden seçebileceğini iddia ediyor.
5G altyapısı, mermi gibi hedefine yayılan küçük faz dizilimli antenlerden oluşacak. Ürettikleri mikrodalgalar duvarlardan ve insan vücudundan geçebilecek güçte olacak. Yılın her günü, her saatti üzerimizde olacak ve daha kötüsü, kapsama alanının 4G’den daha geniş olarak nihayetinde dünyanın her bir kare toprağını kapsaması planlanıyor.
10. 5G Tehlikesi: Tüm böceklerin ölümü
Böcekler, kuşlar ve çocuklar vücutlarının küçük olmasından dolayı 5G’ye karşı en savunmasız olanlardır. Claire Edwards, EMF/5G konusunda BM Genel sekreteri Amtonio Guterres’in dikkatini çekmiş, eski bir BM editörüdür. Stockholm’de 5G karşıtı bir toplantıda şunları söylemiştir:
“Son 20 yılda böceklerin %80’ini kaybetmemiz ilginçtir ve eğer 5G hayatımıza girerse, hepsini kaybedeceğiz. Böcekler gittiğinde biz de gideriz.”
Hem böcekler hem 5G antenlere ihtiyaç duyar: böcekler antenleri, diğer amaçları bir yana koku almak için kullanırlar, 5G ise dalgaları yaymak için. Şaşırtıcı olmamakla birlikte, böcekler 5G EMF dalgalarına duyarlıdırlar; yakın zamanda yapılan bir çalışma, 5G radyasyonuna maruz kalan böceklerin vücut sıcaklıklarında artış olduğunu göstermiştir.
“Araştırmalar, 5G tarafından kullanılan frekansların, böceklerin vücut sıcaklığını arttırdığını göstermektedir. Bu olay, 4G veya WiFi ile gözlemlenmemiştir.”
Ayrıca, Böceklerin 2 ila 120 GHz Radyo Frekanslı Elektromanyetik Alanlara Maruz Kalması başlıklı çalışma, şu sonuca varmıştır:
“Kablosuz haberleşme sistemleri için kullanılan elektromanyetik alanların gelecekteki dalga boyları küçülecek ve böceklerin vücut büyüklüğü ile karşılaştırılabilir hale gelecektir ve dolayısıyla böcekler üzerinde EMF emiliminin artması beklenmektedir.”
11. 5G Tehlikesi: Uzay merkezli 5G
5G, uzaydan aşağıya ışınlama planlarıyla kaçınılmaz bir şebeke olarak planlanmıştır! Uluslararası Dünyada ve Uzayda 5G’yi Durdurma Çağrısı (International Appeal Stop 5G on Earth and in Space ) örgütü şunları yazdı:
“En az 5 şirket, dünyanın düşük ve orta yörüngesindeki 20.000 uydu üzerinden uzaydan dünyaya güçlü, odaklanmış, yönlendirilebilir ışınlarla örtecek 5G sağlamayı önermektedir. Her bir uydu, fazlı bir dizilimde düzenlenmiş binlerce antenden yayılan 5 milyon watt’a varan güce sahip milimetre dalgaları yayacak.”
Buradaki büyük resmi görebilmek hayati önem taşımaktadır. 5G, kablosuz radyasyon, HAARP, iyonosferik ısıtma, GDO gibi bütün bu yıkıcı ve tehlikeli teknolojiler, dev bir gözetim, hakimiyet ve kontrol sisteminde birleşecek. Sadece küçük bir örnek olarak, jeomühendislik, metal partiküllerle dolu kimyasal püskürtmeyi kapsamaktadır, bu da 5G tarafından kullanılabilir.
12. 5G Tehlikesi: Vücut içinde yeniden radyasyon üretimi
RF araştırmacısı Arthur Firstenberg, daha 2002 yılında, bu teknoloji onaylanmadan çok önce bir 5G analizi yayınladı. 5G EM darbelerinin fazlasıyla kısa olduğu ve patlamalarla verildiği için aslında vücudun içinde kopyalandığını ve sonunda içerde yeni küçük 5G antenleri yarattıklarını açıkladı. Firstenberg şunları söyledi: “…kısa elektromanyetik darbeler vücuda girdiğinde, başka bir şey meydana gelmektedir: hareketli yüklerin kendisi, elektromanyetik alanı yeniden yayan ve onu vücutta daha derine gönderen küçük antenler haline gelirler…”
“Bu yeniden yayılan dalgalara Brillouin öncüleri denmektedir… Dalgaların gücü ya da fazı yeterli hızda değiştiğinde önemli hale gelirler… Bu, bu milimetredeki dalgaların vücuda giremeyecek kadar kısa olduğu yönünde bize verdikleri güvencenin doğru olmadığı anlamına gelmektedir.”
Bu da daha önce belirtilen 5G giriminin tehlikeli olduğu iddiasını desteklemektedir.
13. 5G Tehlikesi: Sigorta şirketleri Big Wireless’ı sigortalamayı reddediyor. Ne biliyorlar?
Sigorta şirketleri (Londra Lloyds en meşhur olanıdır) WiFi ve 5G ile iniltili olan hastalıklara ve iddialara karşı Big Wireless’ı (telekomünikasyon holdingi) sigortalamayı reddederek basınca büyük yer aldı:
“Lloyd’un Kasım 2010 Risk Değerlendirme Ekibi raporu bize sağlam bir ipucu veriyor: rapor, asbestle ilgili yapılan ilk araştırmalarda “kesin olmayan” sonuçların elde edildiği ve yalnızca sonraları dikkat eden herkes tarafından, asbestin kansere neden olduğu açıkça anlaşılması bakımından kablosuz teknolojileri asbestle karşılaştırıyor. Lloyd’un WiFi’nin Risk Değerlendirmesinin 8 yıl önce [şuan 9-editör] yayınlandığı unutulmamalı. Risk Değerlendirme Ekibi, o zamanlar bile, çeşitli WiFi frekanslarının hastalığa neden olduğunu gösteren yeni ipuçlarının da ortaya çıkabileceğini fark edecek kadar zekiydi.”
Sonuç: 5G Şebekesi, Daha Geniş bir Komuta, Kontrol, Gözetleme ve Yapay Zeka (AI) Gündeminin Bir Parçası
5G kalitatif ve kantitatif açıdan 4G’den farklıdır. 4G’den sonraki adımdan çok daha fazlası. 5G, 4G’den yalnızca yüzlerce kat daha fazla radyasyon yaymakla kalmayacak, aynı zamanda MMW teknolojisinin getirilmesi de yepyeni bir tehlike kaynağının ortaya çıkması anlamına gelecek. Tarih tekerrürden ibarettir. Tıpkı gerçek bilimin, tütünü/sigarayı yakalamasının biraz zaman alması, gerçek bilimin, korkunç GDO’lara (şimdi marka ismiş Biyomühendislik ürünü gıdalar olarak değiştirildi) yetişmesinin zaman alması gibi 5G’yeyetişmesi de zaman alacak. Bu arada, sadece kablosuzun termal etkilerine odaklanma (ve tehlikeli olmayan termal etkilerin kanıtlarını görmezden gelme) gibi yanlış yönlendirme ve dikkat dağıtıcı durumlar da dahil olmak üzere öne sürülecek sahte bilimle bunun haklı çıkmasını bekleyebilirsiniz. Sonuçta 5G, gizliliği tamamen ortadan kaldıran ve manipülatörlerin gezegendeki her bir kişiyi her zaman izlemesine izin veren dev, kaçınılmaz bir komuta ve kontrol şebekesi oluşturma yönündeki yeni dünya düzeni gündeminin bir parçasıdır. Aktivistlerin özgürlük, hakikat, sağlık, gizlilik ve egemenlik adına adım atmalarının tam zamanı şimdi.
Kaynaklar:
*http://freedom-articles.toolsforfreedom.com/5g-iot-technological-control-grid/
*https://www.youtube.com/watch?v=VuVtGldYXK4
*https://www.youtube.com/watch?v=kBsUWbUB6PE
*https://www.emfacts.com/2018/08/martin-palls-book-on-5g-is-available-online/
*http://emfsafetynetwork.org/wp-content/uploads/2011/11/PGERFDataOpt-outalternatives_11-1-11-3pm.pdf
*https://www.youtube.com/watch?v=kBsUWbUB6PE
*https://s3.amazonaws.com/nghl-ntge/pall-to-eu-on-5g-harm-march-2018.pdf
*https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/19780007
*https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4712174/
*https://www.youtube.com/watch?v=ol3tAxnNccY
*https://everydayconcerned.net/2019/02/15/5g-is-a-weapons-system-nothing-more-nothing-less-technical-weapons-expert-mark-steele-issues-wake-up-call-to-all-uk-residents-on-5g-led-street-lights-rollout-in-gateshead/
*https://www.youtube.com/watch?v=s-x_xv6dg9E
*https://thetruthrevolution.net/hundreds-of-birds-fall-from-the-sky-during-5g-test-in-the-netherlands
*https://jnlwp.defense.gov/About/Frequently-Asked-Questions/Active-Denial-System-FAQs/
*https://mdsafetech.org/mitochondrial-effects/
*https://www.powerwatch.org.uk/health/braintumours.asp
*https://www.youtube.com/watch?v=Hayxz_GEha8 (stockholm)
*http://emrabc.ca/?p=15174
*https://www.nature.com/articles/s41598-018-22271-3
*http://freedom-articles.toolsforfreedom.com/space-fence-surveillance-transhumanism/
*https://www.5gspaceappeal.org/the-appeal
*https://www.cellphonetaskforce.org/5g-from-blankets-to-bullets/
*https://principia-scientific.org/lloyds-insurers-refuse-to-cover-5g-wi-fi-illnesses/