Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi: Türkiye ile işbirliğine olumlu bakıyoruz
Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Türkiye-Çin arasındaki ilişkilere dair önemli açıklamalarda bulundu.
Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Deng Li, Türkiye-Çin arasındaki ilişkilere dair önemli açıklamalarda bulundu. Deng Li, “Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2 Temmuz’da Çin ziyareti sırasında yaptığı konuşmada, iki tarafın Kuşak ve Yol çerçevesinde ticaret, yatırım, finans, enerji, otomobil, altyapı tesisleri, 5G ve akıllı şehir gibi alanlarda işbirliği yapmasını arzu ettiğini söyledi. Çin tarafı da bunu olumlu karşıladı” dedi.
“TÜRK İŞ İNSANLARINI İŞBİRLİĞİ ALANLARINI KEŞFETMEYE..”
Modern İpek Yolu dergisinin sorularını yanıtlayan Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Deng, Çin’de iş yapmak isteyen Türk iş dünyasına ise şu tavsiyelerde bulundu:
Ankara Büyükelçisi Deng “G20 üyesi olan Çin ve Türkiye, ekonomik ve ticari işbirliği alanında dev potansiyele sahiptir. İki ülkenin ticaret çevrelerinin, karşılıklı anlayışı artırmalarını teşvik ediyorum. Türk iş insanları, Çin’deki piyasa ortamı, hakkında bilgilerini artırarak Çin’de serbest ticaret pilot bölgeleri gibi dışa açılma adımlarını iyi değerlendirmeli. Bunun dışında Türk iş insanları, Çin’e Türkiye’deki ticari ortamını, kendi işletmelerinin seçkin ürünlerini tanıtarak işbirliği için daha elverişli alanları keşfetmeli. Örneğin Türkiye’nin kaliteli tarım ürünlerinin Çin’de bilinirliği daha da yükseltilmeli. Türk iş insanlarının yeni işbirliği alanlarını keşfetmeye çaba harcamalarını öneriyorum” diye konuştu.
“SÖMÜRGECİLİK YAPMAYA DAYANAN HEGEMONYACILIK KATİYEN YOK”
Büyükelçi Deng Li bütün dünyanın merak ettiği “Çin Hegemonik bir güç mü olacak” sorusuna da yanıt verdi.
Çin’in böyle bir iddiasının olmadığının altını çizen Deng, “Çin barışçıl gelişme yolunu, karşılıklı yarara ve ortak kazanca dayalı dışa açılma stratejisini kararlılıkla izlemektedir. Bu, tarihi deneyimlerinden alınan bir derstir. Uzun bin yıllar boyunca, başka ülkelere baskı ve sömürgecilik yapmaya dayanan hegemonyacılık katiyen yok oldu. Çin asla güçlü olup, hegemonya gözetme yoluna girmeyecek. Tarihten beri barış ve uyum peşinde koşan Çin’in genlerinde saldırganlık yoktur. Çin’in barış ve kalkınma peşinde koşması aynı zamanda derin geleneksel kültüründen ve tarih boyunca uğradığı sıkıntılardan kaynaklanmaktadır. Yakın çağda Çin, yarı sömürge ülkesiydi, büyük güçler tarafından yağmalanmıştı ve unutulmaz acı dolu hatıralar biriktirdi. ‘Kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapma.’ İşte bu Çinlilerin davranışlarını belirleyen temel ilkedir. Büyük olsun, küçük olsun, tüm ülkelerle eşit ve dostça bir arada bulunmayı arzu ediyoruz” ifadelerini kullandı.