Demirtaş'tan savunma: Kandil'e ve İmralı'ya hükümetin bilgisi, desteği ve onayıyla gittik
Hakkında hazırlanan fezlekelere karşı savunmasını sürdüren eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Defalarca Kandil'de KCK üst yönetimiyle görüşmeye gittik. Tamamı da hükümetin bilgisi, desteği ve onayıyla gerçekleşti" dedi.
Edirne Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 4 Kasım 2016’dan beri tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş’ın yargılandığı davanın 4. duruşması ikinci gününde Ankara Sincan Cezaevi Kampüsü’nde devam ediyor.
Edirne Cezaevinden SEGBİS aracılığıyla duruşmaya bağlanan Demirtaş sözlerine “2010-2011’de çok sayıda parti üyemiz AKP-Cemaat ortaklığıyla tutuklanmıştı. Onlara sahip çıkma faaliyetlerimiz nedeniyle, aynı cemaat savcıları tarafından biz de terör örgütü üyesi olarak suçlandık ve 9 yıl sonra bu defa da ben yargılanıyorum” diyerek başladı.
“Devlet içinden bize yönelen Cemaatçi yapı bizlere saldırdıkça AKP bunu alkışladı. Çünkü biz, AKP’ye karşı etkili bir muhalefet yapıyorduk. Son seçimde de gücümüz ortaya çıktı.- AKP, bize yönelen o saldırıların siyasi parçası oldu her zaman. Bugün olduğu gibi. 10 yıldır bize yapılan her şeyin arkasında AKP vardır. Neden? Türkiye’nin çıkarları için mi? Toplumun çıkarları için mi? Hayır. Koltukları için. Rant için. Çıkarları için.” diyen Demirtaş, “Defalarca Kandil’de KCK üst yönetimiyle görüşmeye gittik. Tamamı da Hükümetin bilgisi, desteği ve onayıyla gerçekleşti. Kara yoluyla gidişlerimizde, Sınıra kadar da İç İşleri Bakanlığına bağlı güvenlik personelinin korumasında gittik. Dönüşte de Hükümet ile görüştük. Şimdi de, İmralı’da ve Kandil’de dafalarca görüşmeler yaptığımız kişilere 2010’da, 2011’de ‘sayın’ demişim diye, ‘onlarla görüşülsün’ demişim diye yargılanıyorum. İşte ilkesizlik budur.” ifadelerini kullandı.
“Çözüm sürecinin çökmesi halinde ya hapse girecekleri ya da karanlık güçler tarafından ortadan kaldırılacaklarını” düşündüklerini belirten Demirtaş, “Buna da hazırdık. Denendi. İki üç defa suikast girişimi de oldu.” dedi.
Demirtaş, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yumruk atan AKP’li saldırganla ilgili de “Kılıçdaroğlu’na yumruk atan adamın elinin öpülerek fotoğraflarının ve videolarının çekilmesi, ‘milli kahraman’ denilerek paylaşılması hakkında bir işlem yapılacak mı? Suçu ve suçluyu övme var mıdır orada?- Kim barış için, akan kanın durması için, yangının sönmesi için bir damla su taşıyabiliyorsa tutumu saygındır.” diye konuştu.