Bilim literatüründe Einstein’ın özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Ancak en az bilime katkısı kadar, dine inanıp inanmadığı da polemik konusu olmuştur. Şimdi diyeceksiniz ki, kime ne Einstein’ın inancından. Daha doğrusu, Einstein dindar olsa ne olur, olmasa ne olur? Ancak özellikle Müslümanlar bu konunun üzerinde çok duruyor. Daha önce Neil Armstrong, Kaptan Cousteau hatta Hitler için de benzer şeyleri söylemişlerdi. Son zamanlarda da Barack Obama’nın ve Stephen Hawking’in Müslüman olduğu iddia edilmişti. Neyse, Hawking “evrenin yaratılması için tanrıya gerek yok” diyerek konuyu bağladı da en azından bir iddia gündemden düşmüş oldu.1
Bana kalırsa bir tartışmada, ünlü ve önemli kişilerin de kendisiyle aynı düşüncede olduğunu argümanına gerek duyan bir kişinin savları çok temelsiz demektir. Konunun aslını değil de başkalarının ne düşündüğünü irdelemeye çalışmak, çok kötü sıkışmışlığın bir ifadesidir bence.
Bu gereksiz tartışmanın içine girme riskini göze alarak, önce Einstein’ın düşüncelerini aktarayım:
“Benim dini bağımlılıklarım konusunda okuduklarınız sistematik olarak tekrar edilen yalanlardan başka bir şey değil. Kişisel bir tanrıya inanmadığımı, bırakın bunu saklamayı, açık ve net bir şekilde ifade ettim. Eğer içimde “dini” olarak tanımlanabilecek bir şeyler varsa, o da bilimin aydınlatabildiği kadarıyla dünyanın yapısına olan sonsuz hayranlığımdır……Dinler çocukça ve ilkel efsanelerden ibarettir ve bu olgu hangi zorlama ve incelikli yorum yapılırsa yapılsın değişmez.”2 Kendi sürecini de şöyle anlatıyor: “12 yaşımda popüler bilim kitapları okuyarak, kısa sürede Kitabı Mukaddes’teki hikayelerin doğru olmayacağı sonucuna vardım. Bunun sonucu, gençliğin kasıtlı olarak devlet tarafından yalanlarla kandırıldığı fikriyle birleşmiş oldu.”3 Einstein ayrıca, Zürih kent vatandaşlığı için başvuru formunda, din kısmına “inancı olmadığını” yazmıştı.4
Peki, bunca somut alıntıya karşın, tartışma neden halâ sürüyor? Sürüyor, çünkü Einstein gerçek bir entelektüel olduğu için bilimin sorunlarını, bu arada bilim din ilişkisini de pek çok yazısında ve konuşmasında, hatta yayınlanmayacağını düşündüğü mektuplarında tartıştığı için, bunların içinden cımbızla çekilecek tek bir cümle farklı bir biçimde yorumlanabilir. Zaten yapılan da bu. Özellikle evrenin doğa yasalarına uyumlu ve dolayısıyla anlaşılabilir olduğunu anlatmak için kullandığı “tanrı zar atmaz” sözü anlattığım durumun en tipik örneğidir.
Diğer yandan bilim insanları içindeki ateist oranının genel olarak topluma oranına göre çok yüksek olduğu bilinmektedir. Örneğin yapılan bir çalışmada fizikçilerin yüzde 78.3’ü tanrıya inanmadıklarını söylerken, bu oran biyologlar arasında yüzde 78.6’ya çıkmaktadır5. Üst düzey bilim insanları arasında yapılan başka bir çalışmada ise yüzde 93 olarak belirlenmiştir6. Örnekler çoğaltılabilir ama şurası bir gerçek ki, “Din ile bilim yapmak veya bilimsel süreçte uzlaşmak asla mümkün değildir; aksine bilim, din ile arasına ne kadar mesafe koyarsa o denli başarılı olur. Başka bir deyişle din bilimin zıddıdır; bilim araştırır, din kabul eder; bilimde her şey sorgulanabilir, dinde tabular vardır…”7
Einstein, bu yüzden Einstein’dır.
1http://www.garajimdakiejder.com/2010/09/stephen-hawking-evreni-tanri-yaratmadi.html
2 Dukas H, Hoffman B (eds) .Albert Einstein, The human side. Princeton University Press, 1981.
3Einstein A. Yaşamımdan Notlar. Ginko Yay., Çev., Kerem Cankoçak, 2018.
4Einstein Mileva Mektuplaşmaları. Düşün Yay., Çev., Mustafa Tüzel.
5Ecklund EH, Scheitle CP. Religion among Academic Scientists: Distinctions, Disciplines, and Demographics. Social Prob., 54: 289-307, 2007.
6.Larson EJ, Witham L. Scientists and Religion in America. Scientific Am. 281: 88-93, 1999.
7http://haber.sol.org.tr/blog/bilimin-izleri/izge-gunal/bilimin-islamilestirilmesi-164786
Bu haber en son değiştirildi 6 Ekim 2019 08:27 08:27
ABD'li Senatör Lindsey Graham, Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve eski Savunma…
Kadına yönelik şiddeti tek başına biyolojik bir mesele olarak erkek saldırganlığıyla açıklamak en hafif tabirle…
Bu düzen çürümüştür. Şimdi bu çürümüş düzeni yeni anayasa ile tescillemek istiyorlar. Medeni kanunu tartışmaya…
Yenidoğan davası, duruşmanın altıncı gününde devam ediyor. Örgüt lideri olmakla suçlanan Dr. Fırat Sarı savunma…
NNA’daki habere göre “Kurtarma ekipleri, düşman savaş uçaklarının bir konut binasını hedef aldığı ve çok…
Türkiye Komünist Hareketi Tunceli İl Örgütü ,Tunceli ve Ovacık belediyelerine kayyum atanması üzerine bir açıklama…