Erdoğan: İşçi olarak başladığım hayatımda Cumhurbaşkanlığına kadar geldim, 1 Mayıs benim özel günüm...

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Yemeği”nde "İETT'de işçi olarak hayata başlamış Cumhurbaşkanlığı görevine kadar gelmiş bir kardeşinizim. Bu bakımdan 1 Mayıs'ı kendi özel günüm olarak görüyorum." dedi.

Erdoğan: İşçi olarak başladığım hayatımda Cumhurbaşkanlığına kadar geldim, 1 Mayıs benim özel günüm...

AKP’li Cumhurbaşkanı  Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenlenen “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Yemeği”nde konuştu.

Erdoğan konuşmasında partisinin iktidarı döneminde işçileri sınıf bilincinden ve mücadeleci çizgiden uzaklaştırmak amacıyla yapılan politikaları övünerek anlattı.

“İşçilerimizin alın terini kendi ideolojik istismarlarına karşı dimdik durarak bozduk.” diyen Erdoğan,  “Son 10 yıldır ülkemizdeki tüm işçi konfederasyonlarımızla, sendikalarımızla, diğer işçi kardeşlerimizle hep birlikte 1 Mayıs’ı anlamına uygun olarak kutluyoruz. Eski dönemin kötü görüntülerini tamamen geride bıraktık. Kavga, gürültü, şu, bu neredeyse hiç yok.” iddiasında bulundu.

Kendisinin de bir dönem işçi olduğunu hatırlatan Erdoğan, “İETT’de işçi olarak hayata başlamış Cumhurbaşkanlığı görevine kadar gelmiş bir kardeşinizim. Bu bakımdan 1 Mayıs’ı kendi özel günüm olarak görüyorum.” dedi.

“İş olmazsa işveren olmaz. İşçi olmazsa da iş olmaz. İş, işveren ve işçi arasındaki bu birbirinin içine geçmiş ilişkiyi dikkate almayan yaklaşımlardan hayırlı bir gelişme çıkmaz.” diyerek patronların saltanatına dayalı üretim ilişkilerini savunan Erdoğan, dinsel referanslarda bulunmayı da ihmal etmeyerek “Adaletin olmadığı bir yerde zulüm vardır. Zulüm ise bizim inancımızda küfre eşdeğerdir. Çünkü Rabbimiz insanların eşyalarını yani mal ve ücretlerini eksik vermeyin buyuruyor. Peygamber efendimiz, işçiyi çalıştırıp da hakkını ödemeyenlerin kıyamet günü hasmıyım, ifadesini buyuruyorlar.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, konuşmasının devamında ise 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediyelerde çalışan işçilerin toplu şekilde sendika değiştirmelere gittiğini belirtti ve buna tepki göstererek, işçilerin sendikal haklarına ne kadar saygı duyduklarını anlatmaya çalıştı:
“Her alanda olduğu gibi emek konusunda da adaletin tesisi için çalıştık, mücadele ettik. Üretim ile alın terini, sermaye ile emeği birbirinden ayırmıyoruz. 31 Mart seçimlerinin ardından kimi belediyelerde sendika üyelerine veya işe giriş tarihine bakılarak ayrımcılık yapıldığına, hatta insanlarımızın işiyle aşıyla oynandığına dair üzücü haberler alıyoruz. Bu tür ayrımcılığı meşrulaştırmak için birçok yalana ve çarpıtmaya başvuruluyor. Bu kafa 28 Şubat kafasıdır. Birileri bu kafayı hortlatmaya çalışıyor. Biz hiçbir sendikaya kendi arka bahçemiz olarak bakmadığımız gibi kimsenin de sendikaları arka bahçesi haline getirmesine müsaade etmeyiz.”