Faşistlerden 'şükran' günü: 12 Eylül'ün ideoloğu anılıyor
12 Eylül darbesi sonrası resmi ideoloji haline gelen "Türk-İslam sentezi"ni geliştiren İbrahim Kafesoğlu için İstanbul Üniversitesi'nde Ülkü Ocakları Genel Başkanının da katılımıyla "anma" düzenlenecek.
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, bir dönem üniversitede Tarih Bölümü Başkanlığı yapmış olan Prof. Dr. İbrahim Kafesoğlu için “anma” düzenliyor.
4 Aralık Çarşamba günü Edebiyat Fakültesi Kurul Odası’nda düzenlenecek etkinlikte açılış konuşmasını yapacak isimler arasında ise Rektör Yardımcısı İlyas Topsakal, İ.Ü Öğretim Üyesi Ali Ahmetbeyoğlu ile birlikte MHP’nin gençlik yapılanması Ülkü Ocakları’nın Genel Başkanı Sinan Ateş de yer alacak.
İlerici öğrencilere göz açtırmayan Rektörlüğün, üniversitelerdeki faşist saldırıların kumanda merkezindeki yer alan Ülkü Ocakları’nın şefine konuşmacı olarak okulun kapılarını açması büyük tepki çekti.
KİMİ ANIYORLAR?
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nin “anısına” anma düzenleyeceği Kafesoğlu, “Türk- İslam sentezi” denilen formülasyonunu geliştiren olan isim olarak biliniyor. Türkiye sağının “aydın”larını bir çatı altında toplayan Aydınlar Ocağı’nın kurucusu olan Kafesoğlu’nun Türk-İslam sentezi, özellikle 12 Eylül darbesi sonrası resmi ideoloji haline gelmiş ve bu kapsamda başta eğitimde olmak üzere toplumsal yaşam, laikliği ikinci plana atan bir temelde inşa edilmeye başlanmıştı.
Türkiye işçi sınıfının iktidar mücadelesinin kök saldığı 1970’li yıllarda anti-komünizm adına “düşünsel” hayatta önemli bir misyon üstlenen Aydınlar Ocağı, sağın birliği için Milliyetçi Cephe hükümetlerinin kuruluşunda aracı olmuştu. 12 Eylül darbesini kayıtsız şartsız desteklemiş olan Aydınlar Ocağı, 1982 Anayasasına da imza atmıştı. Darbe anayasasının yazımında büyük ölçüde Aydınlar Ocağı bünyesinde ve çevresinde yer alan hukukçular ile akademisyenler yer almıştı.
Bugün Türkiye’nin en köklü üniversitesinde bu “proje”nin mimarlarından birini anılıyor ve anmaya MHP’nin gençlik yapılanmasının çağrılıyor olması, 12 Eylül darbesi sonrası dönemin MHP’sinin önde gelen isimlerinden Agâh Oktay Güner’e atfedilen “Fikirlerimiz iktidarda biz hapisteyiz” sözünün 39 yıl sonra da geçerliliğini koruduğunu gösteriyor.