Hakan Albayrak hala nasıl akıl verebiliyor?

AKP’ye bir bayrak açan bir güzelleyen ‘soft’ İslamcıların gazetesi Karar bugün Hakan Albayrak aracılığıyla 'cemaat' güzellemesi yaptı.

Hakan Albayrak hala nasıl akıl verebiliyor?

Fethullah Gülen’e bulaşmamış tek kesimin sosyalistler ve cumhuriyetçiler olduğu bir memlekette ‘FETÖ’ adı verilen cemaatle ‘mücadele’ ediliyor.

15 Temmuz darbe girişiminden bu yana 3 yıldır ‘inlerine gireceğiz’ yollu ‘temizlik’ sürüyor. Arada salıverilenler, yurtdışına kaç(ırıl)anlar, ziyaretler… Her güne 15-20 AKP’li siyasetçinin ‘FETÖ’ için yazdığı övgüler düşüyor, öyle bir bağ ki sil sil bitmiyor; kazısan da gitmiyor.

Derdimiz devlette palazlanmış bu örgütün temizlenmesi elbette; bir önemli şerhimiz ise bunlardan boşalan yerlere başka cemaatlerin sızmaması, bu kadar net.

AKP’ye bir bayrak açan bir güzelleyen ‘soft’ İslamcıların gazetesi Karar ise bugün Hakan Albayrak aracılığıyla ‘cemaat’ güzellemesi yaptı.

Hayır, Albayrak 2007’de yaptığı gibi “Fethullah Gülen Hocaefendi”nin rahle-i tedrisinden geçen öğretmenlerin huyu-suyu öğrencilere de sirayet ediyor. Tabii, Türkiye sevdaları da.” cümlelerine benzer cümleler kurarak Gülen güzellemesi yapmıyor bu kez. Hakan Albayrak’ın yeni derdi ‘FETÖ melaneti yüzünden cemaat kelimesinin tu kaka ilan edilmesi’.

Aristo’yu mezarında ters dönderen Albayrak, ‘cemaat’ kelimesini aklamak için şu cin fikirliliğe imza atıyor:

Artık diller bu kelimeyi söylemeye varmıyor, diller söylese de mideler kaldırmıyormuş. İyi öyleyse; terörü destekleyen partilere tepki olarak parti kelimesi de tu kaka edilsin!

Albayrak, Cemaat-AKP ortaklığının fikri buluşma noktasına değiniyor, ‘düz mantık’ örneklerine devam ederken: Devletin islamcılara uyguladığı ‘zulüm’ ve Cumhuriyet fikri.

“Devleti zulüm vasıtasına çeviren ve zulümlerini devletin yüksek menfaatleri ile izah eden kimselere tepki olarak devlet kelimesi de…

Cumhuriyetçilik adına cumhurun ensesinde boza pişirenlere tepki olarak cumhuriyet kelimesi…”

Elleri kanlı örgütlerin tüm uluslararası desteğe rağmen bataklığa saplanışını, ‘Siyasal İslam’ın yenilgisini hazmedemiyor Albayrak:

Vahşet manzaraları sergileyen El Kaide, “IŞİD”, Boko Haram, Şebab gibi terör örgütleri “İslamcı” olarak nitelendiriliyor diye İslamcılığı / İslami hareketleri külliyen mahkum etme eğilimi de gittikçe yaygınlaşıyor.

Hangi kitapevine girseniz, ‘yeni çıkanlar’ ve ‘en çok okunanlar’da Siyasal İslamcılardan, onların teşkilatlanmalarından, ahlaksızlıklarından, akıl dışı taktiklerinden, örgütlenmeleri ve türlü bağlarından bahseden kitapları görüyoruz. Belki yeni sahibine kavuşturulan D&R hariç…

Cemaatler, tarikatlar, Siyasal İslamcı yapılanmalar ve bunlara sunulan iktidar desteği tartışılmalıdır.

Cemaatleri elbette tartışalım. Tarikatları da tartışalım. Ama abartmayalım lütfen.” diyen Karar yazarına ‘ok yaydan çıktı’ denilmelidir.

2007’de “Cumhuriyet tarihinin en büyük, en derin, en hikmetli, en verimli ”dış politika” atağından söz ediyoruz; Türkiye”yi başlara taç eden, Türkiye”yi yükselten, Türkiye”yi ”dünya devleti” yapan müthiş bir gayretten…

Bu gayretin kaynağı olan Fethullah Gülen Hocaefendi”ye medyun-u şükran olmak ve ondan azami derecede istifade etmeye çalışmak yerine, onu türlü çeşit tehditlerle vatanından hicret etmeye zorlayan, sonra da pişkin pişkin “Amerika”da ne işi var? Niye vatanını terk etti?” diye soran ve “Amerikancı Fethullah”tan dem vuran malum çevrelerin aklına şaşıyorum. Milliyetçiyiz diyorlar, vatanseveriz diyorlar, ama vatana-millete dünya çapında prestij kazandıran bir harekete var güçleriyle saldırıyorlar. Bu nasıl bir akıl tutulmasıdır?” satırlarını yazan Hakan Albayrak kime hala nasıl akıl verebiliyor? Sorulmalıdır.