AKP’nin halkı kandırmak için atmadığı takla yok. Her türlü yalan ve provokatif söylem bizzat AKP tarafından üretilip servis ediliyor. Yandaş medya ya da havuz medyası olarak da bilinen AKP medyası sabah akşam yalan haber üreterek halkı kandırmaya çalışıyor. Gezi olayları sırasında “Dolmabahçe’de türbanlı kadına saldırdılar” diye büyük bir yaygara kopartmışlar; ancak olayın tamamen düzmece ve yalan olduğu açığa çıkmıştı. Miting meydanlarında bu yalanı dilinden düşürmeyen Erdoğan, bugüne kadar özür de dilemedi. Yine aynı dönem “Dolmabahçe camiinde içki içtiler” söylemini de dilinden düşürmeyen AKP, halkı dini duygularla kandırmayı alışkanlık edinmiş durumda.
Bu alışkanlık 31 Mart seçimleri öncesi ve hemen sonrasında büyük bir hızla devam etti. YSK tarafından verilen hukuksuz iptal kararına yalanlara sarılarak meşrulaştırmaya çalışıyorlar. AKP içindeki Pelikancılar adıyla bilinen grubun ürettiği yalanlar bizzat yandaş medyada çarşaf çarşaf yayınlanarak tam bir algı operasyonu yapılıyor. AKP, yalanı siyaset tarzı haline getirmiş, sabah akşam propaganda diye yalanlar üretiyor.
31 Mart seçimlerinden önce öğrenci toplu ulaşım kartına ve İstanbul’da suya indirim konusu gündeme geldiğinde bizzat AKP’nin İstanbul adayı Binali Yıldırım tarafından “kaynağı nereden bulacaklar, kaynak yok” denmiş, ancak seçimlerden sonra bu doğrultuda adım atarak yalan siyasetin bir örneğini daha göstermişlerdir.
Seçimlerin iptali için AKP tarafından uydurulan gerekçelerden birisi de sahte seçmen iddiası idi. Hatta işi öyle bir boyuta getirdiler ki; boş evlere, yıkılmış binalara ve arsalara seçmen kaydı yapıldı diye büyük bir gürültü kopartmış, televizyonlarda ve gazetelerde günlerce görüntü yayınlamışlardı. Daha da ileri giderek Emniyet harekete geçirilerek polisler Büyükçekmece’de ev ev dolaşmış sahte seçmen aramıştı. Ancak YSK tarafından verilen iptal kararında bu konu hiç gündeme gelmemiş, AKP’nin sarıldığı “sahte seçmen” yalanı bir kez daha açığa çıkmıştı.
Yine seçimleri iptal ettirmek için sarıldıkları bir başka yalan da kısıtlı seçmenlere oy kullandırdılar yalanı. Bu konuda da büyük bir yaygara kopartılmasına rağmen ortaya hiçbir sonuç çıkmadı. YSK tarafından listeler oluşturuluyor, bu listeler partilere gönderiliyor, partilerin itiraz süreçleri varken, seçmen listeleri üzerinden kısıtlı seçmen iddiası gündeme getiriliyordu. Kısıtlı seçmen iddiasıyla YSK’nın kapısını çalan AKP’nin bu iddiası da yalan çıktı.
AKP’nin oyları geçersiz sayıldı yalanı AKP’nin ortaya attığı bir başka iddia idi. Neredeyse İstanbul’un bütün sandıklarında geçersiz oylar yeniden sayılmış, ancak bu iddianın da büyük bir yalan olduğu, seçimlerin sonuçlarını etkilemediği görülmüştü.
YSK’nın İstanbul seçimlerini görüşeceği günün bir gün öncesinde yine yandaş medyadan büyük bir haber servis edildi. Sandık Kurulları’nda FETÖ’cülerin görev aldığına dair haberin aslında YSK üyelerine yönelik bir baskı anlamına geldiği açıktı. Bununla birlikte FETÖ yalanıyla toplumda yeni bir algı oluşturmak yoluna gitmeye çalışmışlar, ancak bu iddia da ellerinde kalan bir iddia olarak gündemden düşmüştü.
AKP tarafından seçimlerden sonra gündeme getirilen söylemlerden birisi de “oyları çaldılar” lafı. Binali Yıldırım tarafından dile getirilen bu sözün tam bir yalan olduğu, 31 Mart seçimlerinden sonra ortaya çıkan tablo fazlasıyla gösteriyor. Bizzat seçimlerin iptal edilmesiyle aslında oyların AKP tarafından çalındığı açıkken, Binali Yıldırım tarafından üretilen bu iddia da tam bir yalan söylem olarak görülmeli.
Seçimlerden önce milliyetçi duygulara hitap etmek için geliştirilen bir başka söylem de “beka söylemi”. Türkiye’nin büyük bir tehdit altında olduğu, eğer Cumhur İttifakı kazanmazsa ülkenin beka sorunu ile karşı karşıya kalacağı büyük bir propaganda olarak gündeme getirilmişti. Seçimler geçti, beka söylemi de unutuldu. Beka sorunu söyleminin de büyük bir yalan olduğu böylece açığa çıkmış oldu. Demek ki AKP, iktidarda kalmak için her türlü yalanı gündeme getirmekten çekinmeyen bir partiymiş.
Yine seçimlerden önce dini duygulara hitap etmek için uydurulan bir başka yalan da 8 Mart yürüyüşü sırasında polisin saldırısına karşı protestoyu “ezanı ıslıkladılar” iddiası ile vermeleri idi. Yandaş medya tarafından servis edilen bu iddianın da görüntüler ortaya çıkınca yalan olduğu açığa çıktı. Polisin saldırısını protesto edenleri “ezanı ıslıkladılar” diye suçlayıp yalan söylemekten vazgeçmiş değiller.
İmamoğlu tarafından İBB makam odasına asılan Atatürk resmini, ‘İmamoğlu İBB’den giderken özel eşya diye yanında götürdü’ açıklaması başka bir yalan. Resmin, İmamoğlu ekibince kaldırılmadığı fotoğraflarıyla belgelendi. Sabah akşam bu yalanı gündeme getirenler, resmin bizzat AKP’liler tarafından indirildiği açığa çıkınca yüzleri yine de kızarmadı.
İBB tarafından düzenlenen dini yayınlar fuarının İmamoğlu tarafından yasaklandığına dair bir iddia yine yandaş medya tarafından gündeme getirilmişti. ‘Sadece Sultanahmet değil, Beyazıt’ta da istememiş, 37 yıllık fuarı bitirecekti’ yalanı birden bire ortaya atıldı. Fakat fuarın Beyazıt tadilatta diye Fatih Camii’nde kurmaya hazırlandıkları sonradan açığa çıktı.
AKP iktidarı ve AKP’nin sesi yandaşlar, yalan üzerine kurulu bir propagandayla ayakta kalmaya çalışıyorlar. Televizyonlar, gazeteler, internet siteleri ve sosyal medya hesapları üzerinden her gün “üretilmiş” haber ve yalanlar servis ediliyor. Ancak gerçekler bir bir ortaya çıkınca bu üretilmiş haberlerin yalan olduğu da ortaya çıkıyor. AKP, bir yalan makinesi kurmuş sabah akşam yalan üretiyor.
*Bu yazı haftalık siyasi gazete Sosyalist Cumhuriyet’in 121. sayısında yayımlandı.
Bu haber en son değiştirildi 19 Mayıs 2019 09:02 09:02
ABD'de Biden'ın Ukrayna'ya uzun menzilli ATACMS füzelerini kullanma iznini vermesi sonrasında Cumhuriyetçilerden sert tepki geldi.…
15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından Kızılay’a satışı gerçekleştirilen ve değeri yaklaşık 100 Milyon TL olan…
Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel, yeni kitabında Donald Trump’ın baş başa görüşmede Trump’ın kendisine Doğu…
İstifa çağrılarına yanıt veren Sağlık Bakanı Memişoğlu, "Bebeklerimizin ölümüne engel olan bir kişiye niye istifa…
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yasadışı bahis suçlamasıyla tutuklu olan 5 sosyal medya fenomeni hakkında 1 yıldan…
Sinan Ateş Davası’nda abla Selma Ateş'e yönelik saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt'un, Ankara’da iki cinayet işlediği…