İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, makam odasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
İmamoğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la arasında söz düellosuna neden olan Kanal İstanbul Projesi’nin güzergahında Katar Kraliyet Ailesi üyelerinin arsa aldığının ortaya çıkmasıyla ilgili soru üzerine “Devasa sorunun bir detayı bu sadece. Ben ona odaklanmış değilim.” dedi.
Bu yatırımın öğrenilmesi sonrası “Katar İstanbul” şeklinde adlandırmalara da yol açan bu projeye ilişkin gerçekleştirilmesi öngörülen bölgedeki tüm mülkiyetleri araştırdıklarını söyleyen İmamoğlu, “Nasıl bir mülk hareketi oluşmuş? Samimi ve milli bir süreçten mi bahsediyoruz yoksa başka bilmediğimiz şeyler de var mı? Tüm hat. 135 milyon metrekare tarım alanından bahsediyoruz. ‘20 bin metrekaresi birininmiş!’ Onunla ilgilenmiyorum. Ben, 135 milyon metrekare ile ilgileniyorum.” diye konuştu.
Gerekirse referanduma gidilmesi gerektiğini söyleyen İmamoğlu, “Tabii ki halka sorulmalı. Ama bu bir siyasi yarış değil. Bu işte kararı bilim insanları, bu işe hayatını. Ömrünü adamış insanlar vermeli. Ne bir belediye başkanı ne bir bakan ne de Sayın Cumhurbaşkanı. Bu işin kararını verecek olan, çok büyük bir heyet, tekrar söylüyorum; İstanbul halkı, Türkiye, Türk milleti. Hatta dünyanın bile bu süreci analiz etmesi lazım. Bugün hangi coğrafyada olursa olsun, bir zarar verildiğinde, Amazonlar yandığında içimiz cız etmiyor mu mesela. Niye? Hakkımız var. Amazonlar’da bile hakkımız var. İstanbul da öyle önemli bir yapı, değer, coğrafya. O bakımdan tabii ki halka sorulmalı. Ama önce, bilim insanlarının bu sürece katkı sunması…” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, “Peki buna engel olabilecek misiniz?” sorusuna ise şöyle yanıt verdi:
“Ben, Ekrem İmamoğlu olarak, şahsım adına hukuki hangi hakkım varsa, kullanacağım. Ama bununla yetinmeyeceğim. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu olarak, hangi hak ve hukukum varsa, sonuna kadar kullanacağım. İstanbul halkı da bunu dert edip, gidip mahkemeye başvurup davalar açacaksa binlerce, on binlerce yüz binlerce açsın, açmalı. Ama tekrar söylüyorum, inşallah o boyuta gelmesin. Allah aşkına soruyorum, sizler basın mensubusunuz. Sekiz senedir hangi araştırmayı gördünüz? Benim gördüğüm bir tek şey; 6 ayda bir kandırmaca, bir 3D fotoğraf, etrafında bloklar ve konutlar dizilmiş milyonlarca konut. Yatlar geçiyor içinden. Hani, bugün 3D teknolojisi de yüksektir, bitmiş gibi gösterir. İçinden tekneler geçiyor. Arada altı ayda bir pişirilip konulan şey bu, başka hiçbir şey yok. Kim araştırdı, kim? Hangi üniversite? Hangi üniversiteler tartıştı da gittiniz izlediniz, biliyor musunuz böyle bir şeyi? Ben hatırlamıyorum. Olsa giderdim. O bakımdan yani bu sürecin ben yaptım oldu değil, biz gereken bütün hukuki haklarımızı kullanacağız.”
Bu haber en son değiştirildi 16 Aralık 2019 17:31 17:31
2025 yılı için 22 bin 104 lira olarak belirlenen net asgari ücret, açlık sınırının yüzde…
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, "Bu hafta içinde İmralı heyetimizin Ada’ya gitme olasılığı çok…
Suriye, İsrail’in Beyt Cinn bölgesinde düzenlediği askeri operasyonu 'tehlikeli bir tırmanış' olarak nitelendirerek şiddetle kınadı.…
Kanal İstanbul projesi hız kazanırken, Arnavutköy’deki tarım arazileri bir bir satışa çıkarılıyor. Şeyha Moza’nın aldığı…
BM’nin “terörist” listesinde yer alan HTŞ lideri Ebu Muhammed Colani’nin eylülde Genel Kurul’da konuşacağı yapacağı…
Filistin Gazeteciler Sendikası, İsrail'in Filistin basınını ortadan kaldırılması gereken stratejik bir tehlike olarak gördüğünü belirtti.