Reklam
Kategoriler: Köşe Yazıları

İnsan ayağa kalkınca

Reklam

Bilim açısından Marks’ın şu sözü çok önemlidir: “Biz yalnız tek bir bilim tanıyoruz, o da tarih bilimi. Tarih, iki yönden incelenebilir: doğa tarihi ve insanlık (toplum) tarihi. Bununla birlikte bu iki yön birbirlerinden ayrılmaz; insanlar var oldukça ikisi de karşılıklı olarak birbirini koşullandırır”.  Bu sözler Alman İdeolojisi kitabından.  Bilimin parçalanmışlığı bugün öyle noktalarda ki, bırakın doğa-toplum bilim birlikteliğini, her bilim dalı binlerce mikro parçaya ayrılmış durumda ve bir bilimcinin kendine yakın alanları bile görmesi çok güç. Peki, eskiden durum nasıldı, bilimin konuları nereden geldi?

Elbette doğa bilimleri, toplum bilimlerine kıyasla çok daha uzun bir geçmişe sahip. Engels’e göre insanın ayakları üzerine kalkmasıyla, elleri özgürleşmiş, iş yapmaya başlamıştı.  Bu, “insan” a geçişte önemli bir aşamaydı. Elin iş yapmaya başlaması, genellikle sosyal ve insani (beşeri) bilim konularının da başlangıcı olarak kabul edilir. Aslında bu noktanın, yani ayağa kalkmanın, Darwin’in de dikkatini çektiğini biliyoruz; Engels’in yaptığı ise evrim sürecine işin (emeğin) rolünü sokması olmuştur: “el yalnız emek organı değil, aynı zamanda emek ürünüdür”.

On dokuzuncu yüzyılda bile insanın önce beyninin geliştiği, sonrasında ayağa kalktığı sanılıyordu. Stephen Jay Gould’un tanımıyla “beynin önceliği dogması” 1970’lerde küçük beyinli olmasına karşın, ayakta durabilen australopitekus kalıntılarının bulunması ile çok ciddi bir darbe almıştı. Sonrasında doğal seçilimin büyük beyin lehine olması, güçlü bir evrimci değişim dinamiğini harekete geçiriyordu. Gelişmelerin, yani fosil kayıtlarının,  Engels’i doğrulaması diyalektik yaklaşımın da bir tür “kutsanmasıydı” aslında.

Engels’in bu başarılı çıkarımı, zihinsel işlevleri, elle yapılanlardan daha üstün gören dogmanın etkisi altında olmamasından kaynaklanıyordu. Çok sonraları teori ile pratik, beyin emeği ile kol emeği arasındaki çelişki olarak gündeme sürekli gelen tartışmaya Engels yıllar öncesinde bir açılım getirmişti.

Tartışmalar içerisinde el bu derece öne çıkarken ayak, daha doğrusu insanın ayağa kalkışı (bipedalizm) ihmal edilmişti. Günümüzden 2-2.5 milyon yıl önce hominidlerin bipedalizme dönüşsüz olarak geçtiklerini biliyoruz. Bu tarihten itibaren özgürleşen el öncelikle besinleri, bebekleri ve aletleri taşımada kendisini gösterirken, dik duruş açık alanlarda güneşe maruz kalan alanı azaltıp, daha uzun süre yürümeye olanak tanıyordu.  Ancak bu durum yırtıcı türlerle karşılaşma riskini de artırıyordu. Tüm bunların insanların bir araya gelip topluluklar oluşturmasını tetiklediği düşünülmektedir. Sonuçta oluşan gruplar içerisinde ve gruplar arasında ortaya çıkan davranış biçimleri sosyal bilimler açısından bir başlangıç olarak değerlendirilmelidir, yani toplum bilimlerin konusu, doğa bilimlerinin içinden doğmuştur.

Doğal seçilimin elin daha ince işlerde kullanımı şeklinde yönelimi ve bunun sonucunda alet yapımı için daha yaklaşık 1 milyon yıllık bir evrime gereksinim vardı.  Yani toplumsallaşma gerçek anlamıyla alet yapımından çok daha önce başlamıştı. Kısacası, ayağa kalkmayla birlikte doğanın yanına toplum da katılmıştır.

Bipedalizmin getirdikleri toplumsallaşmayla da sınırlı değil. İnsan iskeletinin şekillenmesi, eklemlerin günümüzdeki hareket eksenlerine sahip olması, omurganın “C” biçiminden “S” biçimine değişmesi, kemiklerin boyutları hep ayağa kalkma sonrası bugünkü halini almıştır.

Yani hem insanın görünümü, hem de toplumsallaşması hep insanın ayağa kalkmasının sonucudur.  Madem ayağa kalkma bu kadar önemli, bu kadar değişikliğe neden oluyor, o zaman neden yine ayağa kalkmayalım ki?

Bu haber en son değiştirildi 24 Mart 2019 12:13 12:13

Reklam

Önceki Haberler

Kamu bankasında ikinci Seçil Erzan vakası: Yetmişten fazla kişi hayali projelerle dolandırıldı

CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay, bankanın eski yöneticisinin özel kalem müdürlüğünü yapmış Gizem B.’nin, “yüksek…

22 Ağustos 2025 12:50

Zeydan Karalar’ın görevden uzaklaştırılmasına ilişkin karar yargıya taşındı

CHP'li belediyelere yönelik operasyonlarda gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar'ın görevden…

22 Ağustos 2025 12:42

Siyonist İsrail rejiminin Gazze’yi haritadan silme planları

Nazizmin, Siyonizm kılığında Filistin topraklarında dolaştığı yorumlarına sebep olan bu saldırganlığın karşısında fiili olarak adım…

22 Ağustos 2025 12:39

Topağacı Mahallesi’nde yurttaşların rezerv alan mücadelesi sürüyor

İstanbul Ümraniye'deki Topağacı Mahallesi, kentsel dönüşüm için rezerv alan ilan edilmesine yönelik protestolar gece gündüz…

22 Ağustos 2025 11:53

Netanyahu: Hamas anlaşmayı kabul etse bile İsrail tüm Gazze’yi ele geçirecek

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas’ın esir takası teklifini kabul etmesi halinde bile Gazze’nin tamamen İsrail’in…

22 Ağustos 2025 11:35

Diyanet, din temelli eğitim veren kreş açtı

Manisa’da Diyanet öncülüğünde açılan ve e-okul sistemine entegre edilen kreşte 4-6 yaş grubu çocuklara dini…

22 Ağustos 2025 11:19
Reklam