İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı: TSK'daki FETÖ'cüler ikinci darbe girişimi için hazır bekletiliyor
Savcılık açıklamasında 'FETÖ'nün TSK'da henüz tespit edilemeyen çok daha büyük sayıda mensubu olduğu ve bunların yeni bir darbe için bekletildikleri belirtildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nca ‘FETÖ’nün TSK yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturmada, İstanbul ve 29 ilde, 74 muvazzaf astsubaya geçen haftalarda operasyon düzenlendi. Gözaltına alınanlardan 32’si tutuklandı. Gözaltına alınan şüphelileri tutuklamaya sevk eden Cumhuriyet savcısı, örgütün şifreli haberleşme uygulaması olan “ByLock” kullanan asker sayısının TSK’ye sızan asker sayısından az olduğuna vurgu yapıldı.
Cumhuriyet’ten Seyhan Avşar’ın haberine göre; ankesör operasyonlarının neden önemli olduğunun anlatıldığı sevk yazısında şu ifadelere yer verildi:
“TSK içerisinde görevli terör örgütü mensubu askeri şahıslar ile söz konusu yapılanmada üst düzey faaliyet yürüten sözde sorumlular (öğretmen, müdür yardımcısı, müdür, şeklinde örgütsel isimlendirilen) arasında, deşifre olmayı engellemek maksadıyla, farklı bir iletişim modelinin kullanıldığı, diğer örgüt mensupları tarafından iletişim amacıyla kullanılan ByLock dahil olmak üzere bilinen iletişim usullerinden uzak durdukları, ülke genelinde ByLock kullandığı tespit edilen asker sayısının terör örgütünün silahlı kuvvetlerimiz içerisine sızdırdığı tahmini örgüt üyesi sayısına göre çok az olmasının bu durumu gösterdiği, yine örgütün darbe girişimine nispeten çok az üyesini kullandığı, terör örgütüne yönelik bilinen kriterleri (ByLock, Bank Asya, üst düzey yöneticilerle irtibat gibi) taşımayan diğer mensuplarını ikinci bir darbe girişiminde ya da örgütsel başka bir faaliyette kullanmak üzere hazır olarak beklettiğinin değerlendirildiği…”
KISA SÜRELİ ARAMALAR
Sevk yazısından ‘FETÖ’ üyelerinin deşifre edilmesine yönelik çalışmalarda, askeri personellerden sorumlu şahısların kamuya açık ve birbirinden bağımsız, market, büfe, lokanta gibi sair işletmelerde kurulu bulunan sabit (kontörlü) hatları kullandıkları, sorumlu şahısların “öğrenci” olarak tabir edilen askeri personelleri aradıkları, aramalarının tek yönlü olduğu belirtildi. Sadece sorumlu şahsın arama yaptığının aktarıldığı sevk yazısında, arama sürelerinin ise kısa olarak gerçekleştiği kaydedildi.
Bu arada, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimin İstanbul ayağına katıldığı belirtilen 1649 şüpheli askerden 1061’inin mahrem imamlarla ankesörlü sabit hatlar üzerinden iletişim kurduğu tespit edildi. Şu ana kadar yapılan tespitlere göre 15 Temmuz 2016’da darbenin İstanbul ayağında yer alan 68 albaydan 48’inin, 35 yarbaydan 29’unun, 70 binbaşıdan 57’sinin, 222 üsteğmenden 195’inin, 67 teğmenden 65’inin, 20 asteğmenden 5’inin, 260 astsubaydan 168’inin, 369 askeri öğrenciden 340’ının, 378 uzman çavuştan 154’ünün örgütsel amaçlı olarak kullanılan ankesörlü telefonlardan mahrem imamlarla görüştükleri belirlendi. Bu bilgiler ise İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tespit tutanağı haline getirilerek mahkemelere ve ankesörlü telefon soruşturmaları dosyalarına gönderildi.