Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Meteoroloji Laboratuvarı Başkanı Adil Tek, önümüzdeki haftalar içerisinde Marmara ve Karadeniz’de yaşanması muhtemel hava olayları için uyarılar yaptı.
2019’un Haziran ve Temmuz aylarının mevsim normalleri ve altı değerlerde geçtiğini ifade eden Tek, “Temmuz’da özellikle geçtiğimiz hafta kuzeyden gelen serin havalar vardı ki, o serin havalar yüksek deniz suyu sıcaklıklarından ve nemden dolayı kuvvetli yağışlar meydana getirdi. Örneğin Trabzon Araklı’da oluşan seller, yine Düzce’de meydana gelen sel felaketleri, bu kuzeyden gelen serin hava ve yükselen deniz suyu sıcaklıkları dolayısıyla yaşandı. Ağustos ayında bu hafta her ne kadar sıcak görünse de, iklim modelleri sonuçlarına göre Ağustos’un Marmara, Kuzey Ege ve Karadeniz’de mevsim normallerini altında geçeceği görünüyor. Bu da yine bir sel felaketi olasılığını artırıyor. Yani kuvvetli yağışlar olma olasılığını artırıyor” ifadelerini kullandı.
Bu noktada deniz suyu sıcaklıklarının önemine dikkat çeken Tek, “Deniz suyu sıcaklıkları Akdeniz’de 28-29 derecelere kadar çıktı. Karadeniz’de de 23-25 derece arasında değişiyor. Bu sıcaklık değerlerinin altında gelen bir hava parseli, kuvvetli yağışları, fırtınaları, kuvvetli çekirdekleri, süper hücre tarzı yapılanmaları oluşturuyor. Kuzey’den böyle bir serin hava gelirse ki gözüküyor, Ağustos için Karadeniz ve Marmara’da hücre oluşumu, kuvvetli dolu yağışı oluşumu, hortum oluşumu riskleri bulunuyor.” dedi.
Süper hücre, kendi etrafında girdap gibi dönen yatay rüzgarların yön değiştirmesi ile başlar. Rüzgarların atmosferin üstüne doğru dikine yükselmeye ve esmeye başlaması, bununla birlikte zemindeki sıcak rüzgarın yükselmesi sonucunda, üst tarafta bulunan soğuk rüzgarın yer değiştirmeye başlar ve aralarındaki sınır delinmiş olur. Yukarıya doğru çıkan kuru ve sıcak hava, yükseldikçe ve soğudukça aniden nemlenme de baş gösterir.
Bunun sonucunda yukarıda nemli ve soğuk aşağıda sıcak ve kuru hava kalır. Yoğun olmasına rağmen sıcak havanın yükselmesi kararsız bir hava akımı oluşturur. Hava akımının gücü kayboldukça, aşağıya doğru bir patlama şeklinde çökme başlar. İşte bu çökme sırasında dolu veya oldukça büyük dolu taneleri oluşur. Bu havanın çökme bölgesi, en çok zarar veren kısımdır.
Hatırlanacağı üzere 2017 Temmuz ayında İstanbul’da oluşan ‘süper hücre’ sonrasında kentte ceviz büyüklüğünde dolu yağışı görülmüş ve büyük zararlar meydana gelmişti.
Bu haber en son değiştirildi 1 Ağustos 2019 23:21 23:21
AKP'li Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, belediyedeki işlerinden çıkarılan Hak-İş’e bağlı Hizmet-İş üyesi işçilerin belediye…
Ekrem İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'e ilişkin ifadeleri nedeniyle "hakaret", "tehdit" ve "hedef gösterme"…
İstanbul’da Saraçhane’deki protestolar sonrası tutuklanan 34 kişi için "2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na…
Türkiye Komünist Hareketi Gençliği, lise öğrencilerinin öğretmenlerine yönelik gerici saldırıya karşı başlattıkları eylemlerle ilgili yaptığı…
İzmir Torbalı Kaymakamlığı ilçede görev yapan bekâr kamu çalışanları için "Evlilik Öncesi Eğitim" modülü kapsamında…
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarının gözaltına alınıp tutuklanmasıyla devam eden süreçte ülke geneline…