Türkiye yaklaşık bir ay sonra yerel seçimlere gidiyor. Yapılan ittifaklar ve işbirliklerinin yanı sıra, adayların partiler arasında mekik dokudukları ilginç bir seçim döneminden geçiyoruz. Adayların oylarını artıma telaşı her şeyin önüne geçmiş durumda. Partilerin kendi ilke ve programları hiç konuşulmazken, ‘sinekten yağ çıkarmak’ isteyen adaylar her konuda vaatlerde bulunarak oylarını artırmaya çalışıyor.
Geçtiğimiz günlerde AKP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekçi’den ilginç açıklamalar geldi. Cumhuriyetçi ve laik seçmenin yoğun olarak yaşadığı İzmir’den aday olan Zeybekçi, İzmir şarabını marka yapacağını iddia etti.
Hürriyetten Ertuğrul Özkök’e ve T24’ten Şirin Payzın’a konuşan Zeybekçi, bağcılığı destekleyeceklerini ve şarap ihracatını artırmayı hedeflediklerini belirtti. Ertuğrul Özkök ile Urla’daki üzüm bağlarına giderek röportaj veren Zeybekçi, “Ben İzmir şarabını uluslararası marka yapmak istiyorum. Bağcılığın gelişmesi için özel enstitüler kuracağız” dedi. Zeybekçi’nin Şirin Payzın’a verdiği röportajda ise “Alkollü içki üretimini destekleyerek geldik, hükümet olarak yerli içki üretimimizi, diğer ülkelerden ithal edilen ürünlerin üzerine koyduğumuz vergilerle koruyarak geldik” açıklaması yaptı.
Abdülkadir Selvi ise Hürriyet’teki köşesinden Zeybekçi’nin “Şarap haramdır. Ama belediye başkanı adayı olarak benim böyle bir tartışmaya girmem doğru olmaz.” dediğini aktardı.
Nihat Zeybekçi alkol ve şarap üreticiliği konusunda bu açıklamaları yaparken, kendisinin ve mensubu olduğu AKP’nin alkol uygulamaları ise verilen vaatlerinin tam tersi yönünde. Zeybekçi’nin Denizli Belediye Başkanlığı döneminde alkollü işletmeleri birer birer şehir dışına sürdüğü biliniyor. Zeybekçi’nin 2004-2011 yılları arasındaki başkanlığı döneminde tek bir yeni içki ruhsatı verilmezken, 54 alkollü işletmenin ruhsatları ise iptal edildi. Alkollü işletme ve lokalleri Denizli’de Tabakhane bölgesine toplayan Zeybekçi, bu uygulamaya karşı hukuk mücadelesi veren işletmelerin ise içki ruhsatlarını iptal etmişti.
AKP iktidara geldiği 2002’den beri alkol tüketimini sınırlandırmak ve yasaklamak konusunda önemli müdahalelerde bulundu. İstanbul’da alkollü işletmelerin yoğun olduğu Beyoğlu gibi bölgelerde işletmelere sık sık para cezaları kesilirken, içki satışı yapan işletmelere saat 22’den sonra satış yasağı getirildi. AKP’nin getirdiği son zamların ardından alkollü içeceklerdeki vergi oranları ise %75’e varmış durumda.
CHP yerel seçimlerde oylarını artırmak adına yine muhafazakâr söylemlere sarıldı. Erzurum’daki İslam Eserleri Müzesi’nin açılışına katılan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Biz harama israfa karşı dururuz. Bizim kimliğimiz ve kişiliğimiz budur. Biz herkesin inancına saygı duyarız. Herkes Allah’a karşı sorumludur.” dedi.
Kılıçdaroğlu geçtiğimiz günlerde ölen ülkücü Arif Şirin (Ozan Arif) için ise “Ozan Arif’e Allah’tan rahmet diliyoruz. Ozan Arif’in diğer ozanlardan hiçbir farkı yok. Âşık Veysel gibi, Pir Sultan Abdal gibi, Erzurumlu Emrah gibi, Neşet Ertaş gibi.” açıklamasında bulunmuştu. Yapılan açıklamaya birçok Alevi kurumu tepki göstererek ortak bir metin yayınladı. Metinde, “Kılıçdaroğlu önce, faşist Ekmeleddin’i sonra Madımak katillerinden Karamollaoğlu’nu dayattı, şimdi ise bir faşisti övüyor. Açıkça bize hakaret ediyor.” denildi.
Ozan Arif adıyla bilinen Arif Şirin’in, Maraş ve Çorum katliamlarına dair marşlar bestelediği ve katliamları övdüğü biliniyor.
CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu’nu da türbe ve cami ziyaretlerinde sık sık görebiliriz. Seçim çalışmalarını Fatih Camisi’ndeki cuma namazıyla başlatan İmamoğlu, namazın ardından Fatih Sultan Mehmet’in türbesini ziyaret ederek dua etmişti.
Geçtiğimiz günlerde İstanbul’daki bir etkinlikte depremle ilgili konuşma yapan İmamoğlu’nun deprem hakkında söyledikleri ise şok etti. İmamoğlu, “dua edelim bu şehirde deprem olmasın” diyerek deprem gerçeğine nasıl yaklaştığını ifade etmiş oldu.
Düzenin sağı ve solunun seçimlerde oy almak uğruna türlü türlü açıklama ve şovlarına tanıklık ediyoruz. İçki düşmanı AKP adayının birden şarapsever kesilmesi ile laikliği temel ilke edindiğini iddia eden CHP’nin dini motifli seçim çalışmaları aynı düzemde değerlendirilebilir. Siyasetin rutin işlediği dönemlerde her düzen partisi kendi rolünü oynarken, seçimlerde oy alma telaşı kimi zaman rollerin karışmasına neden olabiliyor.
Bu haber en son değiştirildi 28 Şubat 2019 11:08 11:08
ABD'de Biden'ın Ukrayna'ya uzun menzilli ATACMS füzelerini kullanma iznini vermesi sonrasında Cumhuriyetçilerden sert tepki geldi.…
15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından Kızılay’a satışı gerçekleştirilen ve değeri yaklaşık 100 Milyon TL olan…
Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel, yeni kitabında Donald Trump’ın baş başa görüşmede Trump’ın kendisine Doğu…
İstifa çağrılarına yanıt veren Sağlık Bakanı Memişoğlu, "Bebeklerimizin ölümüne engel olan bir kişiye niye istifa…
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yasadışı bahis suçlamasıyla tutuklu olan 5 sosyal medya fenomeni hakkında 1 yıldan…
Sinan Ateş Davası’nda abla Selma Ateş'e yönelik saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt'un, Ankara’da iki cinayet işlediği…