Prof. Dr. İzzettin Önder yazdı: Kapitalizm aklımızı köreltiyor
Sosyal siyaset hocalarının tek yaptığı, metalaştırılan emeğin metalaştırılma derecesini, sistemin bekası amacıyla olanaklar dâhilinde geriletmek ve durumu “sürdürebilir” konuma bağlamaktır. Böyle önlemin ya da tedavinin akılla anlatılabilecek yanı olabilir mi? Evet, olur! Çünkü kapitalizmin tutsağı akıl bu durumu sermaye açısından da emekçi açısından da açıklamaya yeltenir ve tutsak akıllara kabul ettirir. Aslında tüm bunlar sistem soygunculuğunu perdeleme araçları olduğu halde, anlamlı ve işlevsel politikalar olarak bizzat emekçilere satılır.
Prof. Dr. İzzettin Önder, Türkiye’nin de bir halkasını oluşturduğu emperyalist kapitalist düzende emekçilerin bilinçlerinin nasıl çarpıtılıp tercihleriyle ilgili belirleyici rol oynandığına ilişkin “Kapitalizm aklımızı köreltiyor” başlıklı yazı kaleme aldı.
İzzettin Önder yazısında, kapitalist sistemin “insanî yardım”, “dayanışma”, “sosyal politika” adı altında insanlara aşıladığı sosyal araçların aslında sosyalist sisteme karşı kendisini korumaya çalıştığı palyatif araçlara olduğuna dikkat çekti. “Kapitalizmin insan beynini nasıl çürüttüğünü ve bu görevi siyasilere, onlara dahi fark ettirmeden yaptırdığını seçimlere giderken yaşadığımız bazı basit fakat acı örneklerle ortaya koymaya çalışacağım.” ifadelerini kullanan Önder, içinden geçtiğimiz süreçteki yakıcı gündemlerden örneklerle değindiği yazısında düzenin emekçilerin aklını nasıl esir aldığını ortaya koydu.
İzzettin Önder’in “Kapitalizm aklımızı köreltiyor” başlıklı yazısını buradan okuyabilirsiniz: