Sağından solundan seçim siyaseti

Bu haftaki Pusula konumuz 31 Mart yerel seçimlerine dönük yaklaşımlar ve siyasetler. İdeolojilerin, programların ve ilkelerin ayaklar altına alındığı bir yerel seçimle karşı karşıya bulunuyoruz. Partiler arasında geçiş yapan adaylar, partilerinden istifa eden teşkilatlar, kurulan ilkesiz ittifaklar, kimin hangi partiden aday olduğunun ara sıra belirsiz olduğu bir seçim süreciyle karşı karşıyayız. Sol ve sağ kavramlarının neredeyse ortadan kaldırıldığı, düzen solu ile düzen sağının aynılaştığı bir tablo var.

Pusula’da bu hafta 7 yazıyla karşınızdayız. 17 yıldır iktidarda bulunan AKP yazısı ilk yazı. “AKP’nin ittifakları” başlıklı yazı Zafer Aksel Çekiç tarafından yazıldı. Cumhur İttifakı’nın diğer parçası olan MHP üzerine yazı, Neşe Deniz Babacan tarafından kaleme alındı: “Majestelerinin muhalefetinden, başkanın koltuk değnekliğine” . Faşist hareketin bir parçası olan İyi-Parti üzerine başka bir yazı ise İlker Demirer tarafından “Bir ittifak unsuru olarak İYİ-PARTİ: MHP’nin ‘light’ versiyonu” başlığını taşıyor.

Bu yazılardan sonra düzenin sol tarafında bulunan CHP ve HDP’nin seçim siyaseti masaya yatırıldı. “HDP neyi seçmemizi istiyor?” başlıklı yazı Gökmen Kılıç tarafından ve “Sağım solum ebe, acaba CHP nerede?” başlıklı yazı Derin Demir tarafından kaleme alındı. Ve son olarak solun seçim siyasetini işledik. Nevzat Kalenderoğlu “Solda ‘esaret’ siyaseti: HDP mi, CHP mi?” yazısıyla, Nigar Demir de “Düzen değişmeden asla…” yazısıyla komünistlerin seçimlere bakışını ele aldı. İyi okumalar…