Reklam
Kategoriler: Serbest Kürsü

SERBEST KÜRSÜ | Ücretli Eğitim ve Sermaye

Reklam
Ceyhun Yaşar

Var olan ekonomik yapı, toplumun her sahasında bir çıktı yaratmaktadır. Bugünkü toplumun ve toplumsal süreçlerin kendisi ve sorunları doğrudan, krizlere mahkum bir ekonomik yapının çıktısıdır. Özel mülkiyete dayalı bir ekonomik yapının rekabet koşulları gereği var olan her şeyi bir bir metalaştırması kaçınılmazdır. Dolayısıyla eğitimin kendisi ve sorunları bu gün ekonomik yapıdan ayrı düşünülemez.

2000 yılı itibariyle dünyada eğitim sektörüne yapılan kamusal harcamalar 2 trilyon doları geçmiş ve şüphesiz ki sermaye bu alana yeni bir pazar gözüyle bakmıştır. Ek olarak eğitim almak isteyenlerin ileride bu eğitimden gelir elde edecek olması burjuvazi tarafından maliyeti zorunlu kılmış, neo-liberal kuşatma ile birlikte özel okulların sayısı giderek artmıştır. Eğitim bir yatırıma dönüşmüştür, ve tabi ki her yatırımın bir maliyeti vardır. Bu gün Türkiye’ye baktığımızda eğitimin giderek piyasalaştığı, ticarileştiği görülmektedir. Şöyle ki 2002 yılından bu güne Özel Üniversitelerinde %295 (20’den 79’a) artış görülmektedir. Devlet Üniversitelerinde ise %148’lik bir artış görülmektedir(1). Üniversite tercihlerinin olduğu bu günlerde devlet üniversitelerini kazanamayan öğrencilerin tercih hakkı aslında üstü örtük bir şekilde sınırlandırılmaktadır.

Gerçekten Tercih mi?

Özel üniversite artık tercih olmaktan çıkıp bir zorunluluk haline dönüşmektedir. Çünkü eğitim hayatına başlayanların üniversite sınavına kadar aldıkları eğitim giderek kötüleşmekte bilimsellikten uzaklaşmaktadır. Öyle ki 2018-2019 eğitim ve öğretim yılında 1607 imam hatip lisesi var.  Öyle ki  MEB’in yaptığı Akademik Becerilerin İzlenmesi ve Değerlendirilmesi  (ABİDE) araştırmasının sonuçlarına göre 8. sınıftaki öğrencilerin %85’i alt ve orta düzey, %53’ü temel ve temel altı düzeyde matematik bilgisine sahip, %16.4’ü dört işlem soruları çözemiyor. Öyle ki üniversitelerde yabancı dil hazırlık sınavını geçenlerin sayısı giderek azalış gösteriyor. Öyle ki üniversite sınavında başarı güvencesi vermeyen resmi eğitim, öğrencilerin ve velilerinin Temel Lise ve dershanelere yönelmesine sebep oluyor.

Kapitalist ekonomide Pazar malların sergilendiği alandır. Bu alanda malların satışının arttırılması yani o malların allanıp pullanması reklamlar aracılığıyla gerçekleşir. Ve bu reklamlar manipülatif yöntemler ile bireylere o malın satın alınmasını zorunlu kılmaktadır.  Ticarileşmiş bir eğitim sistemi de reklamsız olur mu? Televizyonlarda, internet sitelerinde, bilboardlarda, bina cephelerinde, radyolarda, aslında nereye baksak bir özel üniversite reklamı bulmak mümkün. Reklamlardaki söylemler üzerine düşünüldüğünde içerik hakkında kestirim yapmamız mümkün “Bizim İşimiz, Sizin geleceğiniz”, “Keyfine bak, sen yaparsın”, “415 kahraman arıyoruz”, “Sen her sınavı kazanırsın”… Tüm bunlar eğitimin artık İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinde geçtiği gibi bir hak olmaktan çıkıp, parası olmayanın erişemediği bir metaya dönüştüğünü göstermektedir.

Paralı Eğitimin Getirdikleri

Eğitime yatırım olarak bakılması doğalında öğrencilere de bir yatırım olarak bakılmasını yol açmış, ‘burs istemeyin kredi isteyin’ söylemi ve yukarıda saydıklarımız bunun üzerine şekillenmiştir. Serbest piyasada her yatırım getiri sağlamaz, kaybedenler olmaz ise kazananlar da olmayacaktır. Tüm bunların sonucunda öğrencilerden beklenen getiri artmıştır. Aile ve sosyal çevre tarafından büyük bir baskı ile sınava hazırlanan öğrencilere psikolojik olarak büyük bir yük binmektedir. Geçtiğimiz günlerde YKS sınavının açıklanması ardından bir öğrenci intihar etmişti. Bu olaydan önceki günlerde de LGS sınavının açıklanması ardından bir öğrenci daha intihar etmişti. 2 gencin hayatını kaybetmesi olaylara bir mercekle bakıldığında tesadüf değildir ve failleri apaçık ortadadır.

Psikolojik olarak oluşan bu yük, sadece sosyal çevre tarafından yapılan baskılardan değil, öğrencilerin geleceği hakkında soru işaretleri ve ümitsizlik dolu olmasının da büyük etkisi olsa gerek. TÜİK’in Ocak 2019’a ilişkin iş gücü istatistiklerine göre 15-24 yaş grubunu içeren genç işsizlik oranı 6,8 puan artarak %26,7 olmuştur. Sınav sürecindeki çöküntü üzerine üniversite kazanılsa dahi geleceksizlik kaygısı ve geçim sıkıntıları giderek artmaktadır. Bunun sonucunda ise atanamayan öğretmenlerin intihar ettiği, inşaatta çalışırken hayatını kaybeden öğrencilerin olduğu bir tablo ortaya çıkmaktadır.

Eğitimin iyileştirilmesi adına atılan adımlar ise mevcut durumu ileri taşımak bir yana, onu koruyamamış ve gerisin geriye götürmüştür. Sınavlarda şifreler, mülakatlarda adam kayırmalar, magazin haberi benzeri tezlerin kabul edilmesi, sınavların zorlaştırılması ve yaz okullarının yaygınlaştırılması, kendini ve akrabalarını her yere atayan rektörler, asılsız sebeplere dayanarak KHK ile ihraç edilen akademisyenler, seçilerek değil atanan rektörler… Bunların hepsi eğitimin iyileştirilmesi adına atılan adımların sonucudur. Geçtiğimiz günlerde dile getirilen kadın üniversiteleri söylemi ise geriye doğru yuvarlanmaktır…

Sonuç Yerine

Çözüm çok açık olsa gerek. İnsanı ve toplumu ticarileştiren, metalaştıran sistem ve savunucularının iktidarı ortadan kaldırılmalı yerine tüm bu çelişkileri yok eden bir sistem, bu çelişkilerden dolayı daha ilerisini isteyenlerin iktidarı getirilmelidir. Bu sebeple bu gün mevcut ekonomik yapının yarattığı maddi ve manevi krizlerinden şikayeti olanların tek bir cevabı olabilir. Bu sebeple gençliğin geleceksizliğe, intiharlara, işsizliğe, geçim sıkıntısına, ticarileşen eğitim sistemine cevabı sosyalizmdir, sosyalizm olmalıdır. Yağma yok, parasız ve bilimsel eğitim var, sosyalizm var.

Kaynakça:

(1)  https://istatistik.yok.gov.tr/

Bu haber en son değiştirildi 25 Temmuz 2019 13:56 13:56

Reklam

Önceki Haberler

Cumhuriyetçilerden Biden’a Ukrayna tepkisi: Üçüncü Dünya Savaşı için zemin hazırlanıyor

ABD'de Biden'ın Ukrayna'ya uzun menzilli ATACMS füzelerini kullanma iznini vermesi sonrasında Cumhuriyetçilerden sert tepki geldi.…

21 Kasım 2024 18:14

Kızılay, 100 Milyon TL değerindeki arsayı yarı fiyatına peşkeş çekiyor iddiası

15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından Kızılay’a satışı gerçekleştirilen ve değeri yaklaşık 100 Milyon TL olan…

21 Kasım 2024 16:45

Angela Merkel, yeni kitabında Donald Trump’ın Putin’den etkilendiğini yazdı

Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel, yeni kitabında Donald Trump’ın baş başa görüşmede Trump’ın kendisine Doğu…

21 Kasım 2024 16:35

Sağlık Bakanı Memişoğlu’ndan istifa açıklaması

İstifa çağrılarına yanıt veren Sağlık Bakanı Memişoğlu, "Bebeklerimizin ölümüne engel olan bir kişiye niye istifa…

21 Kasım 2024 16:28

Yasadışı bahis soruşturmasında yeni iddianame: 5 fenomene hapis cezası talebi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yasadışı bahis suçlamasıyla tutuklu olan 5 sosyal medya fenomeni hakkında 1 yıldan…

21 Kasım 2024 16:25

Selma Ateş’e saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt, elektronik kelepçeliyken Ankara’da 2 cinayet işledi!

Sinan Ateş Davası’nda abla Selma Ateş'e yönelik saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt'un, Ankara’da iki cinayet işlediği…

21 Kasım 2024 16:16
Reklam