Üniversite mezunları işsiz kaldı. Sadece İŞKUR’a kayıtlı lisans mezunu işsiz sayısı bile 664 bin 507’e ulaştı.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Başkanı Feray Aydoğan, eğitim kurumlarında yaşanan özelleştirme politikalarının artarak devam ettiğini belirterek “Yüksek öğretim süreci artık tüm öğrencilerimiz için ‘paran varsa eğitim alabilirsin’ anlamına gelmektedir. Özellikle yoksul aile çocuklarına üniversitelerin kapıları tamamen kapanmış durumda” diye konuştu.
Üniversiteleri akademik başarıları doğrultusunda değerlendiren University Ranking by Academic Performance’ın (URAP) sıralamasına göre, ilk 10’da yer alan vakıf üniversitelerin 2019-2020 eğitim ücreti, tıp fakülteleri hariç 45 bin TL ile 96 bin 500 TL arasında değişiyor. Ücretler, geçen sene 36 bin 450 TL ile 76 bin 500 TL arasındaydı. Tıp fakültesi ücreti ise en düşük 63 bin 420 TL olarak öne çıktı. En yüksek ise 133 bin TL olarak kaydedildi. Tıp fakültelerinin geçen sene ücreti 45 bin TL ile 105 bin 500 TL arasındaydı.
Yükseköğretim Kurumu’na (YÖK) göre Türkiye’de 207 tane üniversite bulunuyor. Bunların 73’ü vakıf, 134’ü devlet üniversitesi. 2018-2019 döneminde devlet üniversitesinde okuyan öğrenci sayısı 4 milyon 41 bin 769, vakıf üniversitelerinde okuyan öğrenci sayısı da 378 bin 930 oldu. Öte yandan yurt ücretleri de son 5 yılda yüzde 40 arttı. TÜİK verilerine göre 2013 sonunda 259 TL olan ücretler 2018 sonunda 365 TL’ye yükseldi.
Cumhuriyet Gazetesi’nden Yarkın Sun’un haberine göre; çok fazla üniversite açılması, beraberinde çeşitli problemler de getiriyor. Türkiye İş Kurumu verilerine göre, kayıtlı lisans mezunu işsiz sayısı 664 bin 507.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, üniversitelerin mühendislik fakültelerinden mezun olan her 5 kişiden birinin işsiz kaldığını söyledi.
Altyapısı yetersiz üniversiteler ile köklü üniversitelerden mezun olanlar arasında fark olduğunu aktaran Koramaz, eğitimin kamusal bir bakış açısıyla ele alınması gerektiğini belirtti ve birçok üniversite açma amacının eğitim değil, ticari kâr olduğunu kaydetti. Koramaz, eğitim maliyetlerine ilişkin olarak da “Üniversiteye girebilmek yoksullar için neredeyse imkânsız hale geldi. Ailede 2 kişi çalışıyor, birinin maaşı özel üniversitelere gidiyor” diye konuştu.
İstanbul Barosu Başkanı avukat Mehmet Durakoğlu da üniversitelerde verilen hukuk fakültesi eğitiminin yetersiz olduğunu ve çok fazla hukuk fakültesi açıldığını, bunun da nitelik sorunu yarattığını söyledi.
Türkiye genelinde 125 bin avukat olduğunu kaydeden Durakoğlu, “Üniversitelerde 83 bin 500 hukuk fatültesi öğrencisi var. 4 yıl sonra 200 binin üzerinde avukat olacak, öğrenciler tercih yaparken iyi fakültelere yönelmeli, onların sayısıda 3-5’i geçmez” dedi. İstanbul’daki avukat sayısının yüksekliğine de dikkat çeken Durakoğlu, avukatların ekonomik sıkıntı çektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanlığı tercih döneminde çıkardığı rehberle bambaşka bir tablo çizmişti:
Aylık olarak yayımlanan Yurtsever gazetesinin 8. sayısı "İşte 22 yıllık AKP iktidarı" manşetiyle ve 1…
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından sürekli yapılan hizmet içi eğitimler, bugüne kadar Öğretmen Evleri’nde ve Hizmet…
AKP’nin iktidar öncesi ve ilk iktidarı dönemi siyasal/ideolojik programının asıl kaynağını göremeyen kesimler bir tarafa…
"Laiklik başlığı gençlik adına en kritik başlıklardan biri. Çünkü laikliğin hedef alınmasının temel sebeplerinden birisi…
İki aylık fikir dergisi Yeni Ülke'nin 29. sayısı yayımlandı.