CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, geçen yıl Ankara’da 9 kişinin yaşamını yitirdiği tren kazasına neden olan elektronik sinyalizasyon eksikliğinin, Başkentray Projesi kapsamındaki Sincan-Kayaş hattı; Ankara-Eskişehir ve Ankara-İstanbul Yüksek Hızlı Tren (YHT) hatlarının ara bloklarında bulunmadığını belirledi.
CHP’li Emir, 13 Aralık 2018 tarihinde Ankara-Konya seferini yapan YHT’nin Yenimahalle ilçesine bağlı Marşandiz İstasyonu’nda yol kontrolü yapan kılavuz tren ile çarpışması sonucu 3’ü makinist, 6’sı yolcu olmak üzere 9 kişinin yaşamını yitirdiği, 86 kişinin de yaralandığı facianın üzerinden yaklaşık bir yıl geçtiğine işaret etti.
Söz konusu faciayla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan raporda ihmaller zincirinin görüldüğünü anımsatan Emir, kazanın birinci nedeninin hattın eksikleri olduğunu kaydetti. AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından Nisan 2018 tarihinde açılan Başkentray Projesi’nin teknik şartnamesinde Ankara-Sincan hattında kullanılması gereken trafik yönetim sisteminin elektrikli sinyalizasyon sistemi olması gerektiğini kaydeden Emir, “Ne var ki Başkentray’ın sinyalizasyon sistemi bitmeden tren seferlerinin merkezden telefonla idare edilmek suretiyle alelacele başlatılmasının bedelini, kazada kaybettiğimiz canlarımız ödemiştir” diye konuştu.
Yaşanan faciaya karşın hatalardan ders alınmadığını söyleyen Emir, Başkentray Projesi kapsamındaki Sincan-Kayaş banliyö hattında sinyalizasyon sisteminin bulunmadığını, aynı YHT faciasında olduğu gibi merkezden telsiz ve telefonla idare edildiğini dile getirdi. Emir, ayrıca Ankara-Eskişehir ve Ankara-İstanbul YHT hatlarında ise sadece giriş ve çıkışlarda sinyalizasyon sisteminin kullanıldığını, sinyalizasyon sisteminin ara bloklarda bulunmadığını, makas konumlarının sistemde görülmediğini vurguladı.
Cumhuriyet‘ten Mahmut Lıcalı’nın haberine göre, Emir, “En büyük endişemiz, yurttaşlarımızın yine bir ihmaller zincirine kurban edilmesidir” görüşünü ifade etti.
Facianın yargı boyutunun da tam bir skandal olduğunu dile getiren Emir, bilirkişi raporlarında aralarında TCDD Genel Müdürü İsa Apaydın’ın da bulunduğu 12 üst düzey yönetici kusurlu bulunmasına karşın tutuklanmazken, makasçı ve hareket memuru ve trafik kontrolörünün tutuklandığını dile getirdi. Faciayla ilgili davanın ilk duruşmasının 13 Ocak 2020’de görüleceğine işaret eden Emir, “Asli suçlu oldukları tespit edilen bu kişiler neden tutuklanmamıştır, neden haklarından soruşturma açılmasına izin verilmemiştir? Bu kişilerin 13 Ocak’ta hâkim karşısına çıkmamalarının sebebi nedir” diye sordu.
Bu haber en son değiştirildi 18 Kasım 2019 18:23 18:23
Boran’ın önce Yön Dergisiyle sonra, Milli Demokratik Devrim (MDD) tezleriyle ve yine TİP içindeki Doğu…
Onun “demokrasi şampiyonu” imajı, kulağa hoş bir melodi gibi gelse de gerçek başka. Demokrasi, sadece…
2025 Nobel Barış Ödülü’nü kazanan Venezuelalı Maria Corina Machado, "davamıza destek verdi" diyerek ödülünü ABD…
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Meclis açılışındaki yerel yönetimlerle açıklama sonrası belediyelerin konser ve tanıtım gibi hizmetlerinin…
Beyaz Saray, Nobel Barış Ödülü’nün Trump yerine Venezuela muhalefet liderine verilmesine tepki gösterdi. Trump’ın “7…
İstanbul 8. İdare Mahkemesi, Bayrampaşa Başkanvekili seçimlerine dair AKP'nin başvurusu hakkında olumlu karar verdi. CHP'nin…