YSK'dan seçime 1 ay kala tepki çeken oy pusulası kararı

Yüksek Seçim Kurulu (YSK) seçime 1 ay kala oy pusulası basım sayısı kararını değiştirdi.

YSK'dan seçime 1 ay kala tepki çeken oy pusulası kararı

AKP ile birlikte ülkenin en şaibeli kurumlarından biri haline gelen Yüksek Seçim Kurulu (YSK), seçime 1 ay kala yine büyük tartışma yaratacak bir karar verdi.

Kurul, Türkiye genelinde seçmen sayısı kaç olursa olsun her sandık için 365, seyyar sandıklar için 50 oy pusulası basılmasına karar verdi.

Eski sistemde yurt genelindeki seçmen sayısının yüzde 15 fazlası oy pusulası basılıyordu. Özellikle seçmen sayısı fazla olan İstanbul, Ankara ve İzmir gibi şehirlerde yaşanan sıkıntı nedeniyle, basılacak pusula sayısı her sandık için sabit olacak.

Ülke genelinde seçmen sayısı kaç olursa olsun her sandık için 365 er oy pusulası basılacak. Seyyar sandıklar için ise sayı 50 olacak. Her seçim kuruluna ayrıca 3’er paket yedek oy pusulası gönderilecek.

Seçimde 57 milyon 78 bin 461 seçmen, 194 bin 715 sandıkta oy kullanacak. NTV’nin aktardığı bilgiye göre yeni kararla seçmen sayısından 13 milyon 290 bin 514 fazla oy pusulası basılacak.

Bir yetkili YSK’nın bu kararını şöyle yorumladı:

“Kararın anlamı seçmen sayısından çok fazla sayıda oy pusulası basılacağıdır. 70 seçmeni olan bir sandık için bile 365 oy pusulası basılacağıdır. Esas olan sandık tutanak defterine oy pusulası sayılarını yazmak, mühürlendiklerini yine tutanak defterinde kayıt altına almak ve sandık sonuç tutanağına kullanılmayan oy pusulası sayısını yazmaktır. 16 Nisan referandumu hariç oy pusulalarının sayılarını hep kontrol edilebiliyordu.”

İKTİDARIN İSTEDİĞİ GİBİ OYNAYABİLECEĞİ BİR SEÇİM EN İŞLEVSEL ŞART SAĞLANMIŞ OLDU’

‘İyi Parti’ Genel Başkan Yardımcısı Aytun Çıray, YSK’nın oy pusulası basım kararını değiştirmesine tepki gösterdi.

Sözcü’ye konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Çıray, “YSK her sandık için 365 oy pusulası basılması kararıyla seçim güvenliğini peşinen berhava etti. YSK’nın bu kararıyla esasen 2011 seçimlerinden bu yana seçim güvenliğini güçlendirmeyi değil adeta kasıtlı olarak zayıflatmayı amaçlayan bir kurum olduğu izlenimini maalesef pekiştirmiş oldu. Çünkü bu kararla atıl kalan ve mühürsüz olmaları artık yasal hale gelmiş oy pusulaları ve zarflarıyla iktidar güçlerinin istedikleri gibi oynayabilecekleri bir seçim vasatı için gerekli şartların belki de en işlevsel unsuru sağlanmış olmaktadır”dedi.

Eleştirilerini sürdüren Çıray, “Bunun anlamı 31 Mart Yerel Genel Seçimlerinin seçim güvenliği açısından tarihimizin en kritik seçimleri olacağıdır. Muhalefet kasıtlı olarak yaratılan bu zafiyet nedeniyle ister istemez bu noktaya odaklanacak ve bu durum da başka noktalarda ve yerlerde suistimaller yapılabilmesi için elverişli zemin oluşturacaktır. Millet İttifakı’nın seçim güvenliğinin değişik cephelerine ve boyutlarına odaklanmış tüm unsurlarının meseleyi bütün cepheleri ve boyutlarıyla masaya yatırmaları ve her türlü güvenlik açığını ve muhtemel suistimalleri bütünlük içinde ele almaları artık hayati bir zorunluluk haline gelmiş bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.