6 Temmuz 1995: Aziz Nesin aramızdan ayrıldı
"Devrim gerçekleşecektir. Türkiye’de bizim kuşak bunu belki görür, belki görmez. Ama bizler, mutlaka gerçekleşecek olanı bugünden görmenin mutluluğu içindeyiz…"
“Devrim gerçekleşecektir. Türkiye’de bizim kuşak bunu belki görür, belki görmez. Ama bizler, mutlaka gerçekleşecek olanı bugünden görmenin mutluluğu içindeyiz…”
Türkiye aydınlanma tarihinin önemli ismi, Aziz Nesin, yaşadığı dönemde hüküm süren gerici ve piyasacı düzene açtığı savaş ile hatırlanıyor, biliniyor…
Nesin, yazarlık mesleğini, yüzünü emekçi halkın dünyasında yaşanılanlara, sırtını ise kokuşmuş düzenin yaratıcısı olanlara dönerek icra etti, eserlerini ise böylesine belirginleşmiş bir taraflaşmanın doğrultusunda ortaya çıkarttı.
Aziz Nesin, öyküleri, romanları ve tiyatro eserleri ile mevcut iktidarın politikalarını mizah ve yergi tekniği ile eleştirdi, halkı büyümekte olan gericiliğe ve piyasacılığa karşı uyarmaktan asla çekinmedi.
Taşlama niteliğinde yazdığı eserler sonucunda bir çok kez hapis cezasına çarptırıldı. 1947’de Markopaşa’da yayınlanan “Nereye gidiyoruz?” isimli yazısı nedeniyle 10 ay ağır hapis cezasına çarptırıldı, 1948’de basılan Azizname isimli kitabı nedeniyle mahkemelik oldu.
1955’te İstanbul’daki azınlıkların ev ve dükkanlarının saldırıya uğraması ve yağmalanması üzerine Demokrat Parti, Aziz Nesin ve onlarca solcuyu “Komünist komplo” iddialarıyla tutuklattı. Nesin, bu olayın sonucunda 9 ay boyunca tutuklu kaldı.
1984 yılına gelindiğinde “Türkiye’deki demokratik düzene ilişkin gözlem ve istekler” başlığı ile hazırlanan ve 1383 aydının imzasını attığı “Aydınlar Dilekçesi” adlı metinde Aziz Nesin’in de imzası yer aldı. Kenan Evren tarafından Nesin, hedef gösterildi.
2 Temmuz 1993’te Pir Sultan Abdal etkinliklerinde bulunan Aziz Nesin, gericiler tarafından saldırıya uğrayan ve yaşamını yitiren 37 insan ile birlikte Madımak Oteli’ndeydi. Ozanların, sanatçıların katledildiği ve tarihe Sivas Katliamı olarak geçen bu olayda Nesin yaralı olarak kurtarıldı.
Madımak Oteli’nde katliamın yaşandığı gün gerici güruh Aziz Nesin’i hedef göstermiş, o gün ‘Sivas Aziz’e mezar olacak’, ‘Laiklere ölüm’, ‘Yaşasın Şeriat’ sloganları ile saldırmışlardı.
Yine aynı dönem İBB Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aziz Nesin’i hedef göstererek şu sözü kamuoyu ile paylaşmaktan çekinmemişti:
“Aziz Nesin’in ismini İstanbul’dan sileceğiz”.
Aziz Nesin’in 80 yıl süren ömründe ne ile ve nasıl mücadele ettiği de belliydi, onun dünya görüşü ile mücadele edenlerin kimliği de…
Dinci gericilik tehlikesine, halkı aldatan yöneticilere, yobazlık uğruna insan yakan laiklik düşmanlarına karşıydı mücadelesi, Nesin’in.
Bundan dolayı onu ölümünün 25. yılında bugün daha fazla anlamakta ve saygıyla anmaktayız.
Aziz Nesin’in aydınlanma mücadelesinde geriye bıraktığı miras karanlıklar içerisinde kalmış bir halka fener görevi görmeye devam ediyor.