Acil servise saldıranlardan ikisi hakkında yeniden tutuklanma kararı
Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık çalışanlarına şiddete ilişkin soruşturma kapsamında açılan davada haklarında 8 yıl 6'şar aya kadar hapis talep edildikten sonra tahliye edilen 2 sanık hakkında yeniden tutuklama kararı verildi.
Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde sağlık çalışanlarına şiddete ilişkin soruşturma kapsamında açılan davada haklarında 8 yıl 6’şar aya kadar hapis talep edildikten sonra tahliye edilen 2 sanık hakkında yeniden tutuklama kararı verildi.
Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 21 Eylül’de yaşanan olayda, yakınlarını kaybeden bir grup, yoğun bakım ünitesine geçmek istediği sırada kendilerini engellemek isteyen sağlık çalışanlarına şiddet uygulamış, kamu malına zarar vermişti.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada, Fırat Ö., Soykan K., Muhammed Devran Ö., Yasin Ö., Memet Sadik Ö. ve suça sürüklenen çocuk B.O hakkında gözaltı kararı verilmiş, Muhammed Devran Ö. ve Soykan K. tutuklanmıştı.
YAKALANMA KARARI ÇIKARTILDI
Cumhuriyet Savcısı Lütfü Karakuş’un hazırladığı iddianamede, sanıklardan Fırat Ö., Soykan K. ve Muhammed Devran Ö’nün “kamu malına zarar vermek” ve “sağlık personeline görevi yaptırmamak için direnmek” suçlarından 8 yıl 6’şar aya, Yasin Ö ve Memet Sadik Ö.’nün ise “sağlık personeline görevi yaptırmamak için direnmek” suçundan 4 yıl 6’şar aya kadar hapisleri istendi.
İddianameyi kabul eden Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesi, tutuklu sanıklar Özel ve Kamay’ı adli kontrol şartıyla tahliye etti.
Bunun üzerine savcı, nöbetçi Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesine tahliyelere yönelik itirazda bulundu. Savcının itirazını yerinde bulan mahkeme, Özel ve Kamay hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkardı.
“HEM SAĞLIK ÇALIŞANLARI HEMDE VATANDAŞ KÖTÜ ETKİLENDİ”
Mahkeme kararında sanıkların eylemlerinin sağlık çalışanlarının yanı sıra hastanede tedavi hizmeti alan vatandaşları da olumsuz etkilediğine işaret edilerek, şu ifadelere yer verildi:
“Sanıkların üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, eylemlerin kanunda karşılığı olan ceza sınırı, sanıkların kastının yoğunluğu ve şiddetini eylemlerinin, sadece mağdurların hayatını ve bedenini etkilemediği, tedavi hizmeti bekleyen diğer vatandaşların da hayatını ve tedavi sürecini olumsuz etkileme ihtimali, suçun kamu hizmeti veren binada herkesin görebileceği şekilde kamu hizmeti ifa eden memurlara karşı işlenmesi hususları dikkate alınarak adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı anlaşılarak sanıkların tutuklanmasına karar verilmiştir.”