Ahmet Şık 'sol'dan rahatsız
Fetullah Gülen tarikatının devlet ve ordu içinde örgütlenmesini içeren bir kitabı basılmadan toplatılan, daha sonra da Cumhuriyet Gazetesi’nde yaptığı haberler ve sosyal medyadan paylaştığı mesajlar nedeniyle “örgüt propagandasından” yaklaşık 400 gün tutuklu kalan Ahmet Şık, AİHM mücadelesini kazandı.
AİHM, 4 yıldır süren yargılama sürecinin ardından, Ahmet Şık’ın, FETÖ/PYD ve DHKP-C örgütlerinin propagandasını yaptığı iddiasıyla tutuklanarak 13 ay 7 gün hapsedilmesinde, “hiçbir haklı şüphe ya da gerekçe” bulunmadığının tespit edildiğini belirtti.
Mahkeme, Şık’ın gazetecilik görevini yaptığı halde, terör propagandası suçlamasıyla tutuklanmasının hiçbir haklı şüphe ya da delile dayanmadığını, bu nedenle AİHS’in “tutukluluğun yasallığına hızlı karar verilmesini” düzenleyen 5/1 maddesinin ihlal edildiğine karar verdi.
Şık’ın mesleğini yapma hakkına doğrudan müdahale edildiğine dikkat çeken AİHM “Mahkeme Ahmet Şık’ın tutukluluğunun gerçek nedenlere dayalı olmadığı sonucuna vardığını hatırlattı. Ayrıca, Türk Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 100. maddesi, bir kişinin ancak bir suç işlediğine dair güçlü bir şüpheye yol açan gerçeklere dayalı kanıtlar olduğunda tutuklanabileceğini not eder. Bu durumda, makul nedenlerin yokluğu, güçlü şüphenin yokluğunu göstermektedir” denildi.
Yüksek Mahkeme, Anayasa Mahkemesi’nin Şık’ın temyiz başvurusuna ilişkin başvurusunun kararını yaklaşık 2 yıl 3 ay sonra vermesinin de bir önemi kalmadığını, zira Şık’ın bu tarihten önce tahliye edildiğini de vurguladı. Ancak gazetecinin durumu hakkında geç karar verilse bile, darbe girişimi sürecinde yaşanan OHAL döneminden, çok sonra dahi tutuklu kalan Osman Kavala dosyasından farklı olduğu belirtildi. Bu nedenle de AİHS’in 5/4 maddesine ve Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş hakkında, “politik nedenlerle muhalefeti susturmak için tutukluluğu bir baskı aracı olarak kullanmasını” düzenleyen 18’inci maddeye aykırı olmadığı kararı verildi.
VOA’dan Arzu Çakır’ın haberine göre, Ahmet Şık, “Buradan ifade özgürlüğü maddesinin ihlal edildiği konusunda zerre kadar şüphem yoktu. Ama burada benim için önemli olan 18’inci maddeden ötürü Türkiye’nin cezalandırılması yönünde güçlü bir karar çıkması idi. Ama böyle bir karar çıkmadı. AİHM’in itibarı ile Türkiye’nin itibarı birbirine yakın gidiyor nasılsa” dedi.
Tarafların AİHM kararını Büyük Daire’ye götürme hakkı bulunuyor. Ahmet Şık ya da Türk Hükümeti’nin kararı temyiz etmek için 3 ay süresi var.
Bu haber en son değiştirildi 24 Kasım 2020 18:11 18:11
Boran’ın önce Yön Dergisiyle sonra, Milli Demokratik Devrim (MDD) tezleriyle ve yine TİP içindeki Doğu…
Onun “demokrasi şampiyonu” imajı, kulağa hoş bir melodi gibi gelse de gerçek başka. Demokrasi, sadece…
2025 Nobel Barış Ödülü’nü kazanan Venezuelalı Maria Corina Machado, "davamıza destek verdi" diyerek ödülünü ABD…
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Meclis açılışındaki yerel yönetimlerle açıklama sonrası belediyelerin konser ve tanıtım gibi hizmetlerinin…
Beyaz Saray, Nobel Barış Ödülü’nün Trump yerine Venezuela muhalefet liderine verilmesine tepki gösterdi. Trump’ın “7…
İstanbul 8. İdare Mahkemesi, Bayrampaşa Başkanvekili seçimlerine dair AKP'nin başvurusu hakkında olumlu karar verdi. CHP'nin…