Reklam
Kategoriler: Dış Açı

Akar: Bazıları susarsa tansiyon düşer

Reklam

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Doğu Akdeniz’le ilgili açıklamalarda bulundu.

Akar, “Tansiyonun düşmesi için bazılarının sadece susması yeter. Bir şey yapmalarına gerek yok, sussunlar yeter.” açıklamasını yaptı.

Akar, değerlendirmelerine şöyle devam etti:

“Türkiye aleyhine çeşitli kumpaslara girenler, tarihte olduğu gibi bugün de hüsrana uğrayacaklar. Tansiyonun düşmesi için bazılarının sadece susması yeter. Bir şey yapmalarına gerek yok, sussunlar yeter.

Komşumuz Yunanistan’ın bazı ülkelerin menfaatleri uğruna kendini kullandırmamasını, bu uğurda meze olmamasını şiddetle tavsiye ediyoruz.

(Macron’un sözleri) Hadlerini ve boylarını aşarak, birlik ve bütünlüğümüze fitne sokmaya çalışıyorlar. Fitne amaçlı bu sözlerin, milletimizin zihninde hiçbir karşılığı yoktur.”

Bakan Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile “Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlığının Eğitim Yılı Başlangıç Töreni”ne katıldı.

Akar’ın törende yaptığı konuşmadan öne çıkan başlıklar şöyle:

“Türk Silahlı Kuvvetlerinin kahraman ve fedakar mensupları karada, denizde ve havada, kendisine verilen görevleri ‘ölürsem şehit, kalırsam gazi’ anlayışı içinde bugüne kadar yerine getirdi. Bundan sonra da ülkemizin ve asil milletimizin egemenliği, bağımsızlığı, birliği, bütünlüğü ve güvenliği için yapılması gereken ne varsa bunları yapmaya devam edecektir.

Diyaloğa, görüşmelere önem veriyoruz. Bu çerçevede Yunan komşularımızı her seferinde görüşme masasına, diyaloğa, siyasi çözüme davet ediyoruz, etmeye devam edeceğiz. Nitekim NATO çerçevesinde başlatılan görüşmelere Türk heyeti dün katıldı”

TEHDİT DEĞİL TATBİKAT

Akar, Doğu Akdeniz’de son 15 günde 4 büyük müşterek ve birleşik tatbikat yapıldığını hatırlatarak şöyle devam etti:

“Bu tatbikatlar tehdit değil de nedir? Biz dostluktan, iyi komşuluk ilişkilerinden bahsediyoruz. Silahlanma, askeri yığınakların artırılması ve tatbikatlarla bize karşılık veriliyor. Bunlar tabii ki gerginliği tırmandıran olaylar. Gerginliğin tırmanmaması için yapılması gerekenler gayet basit; diyalog, karşılıklı müzakere, siyasi çözümler üzerine odaklanmak, bu konularda çalışmak. Böyle olmadığı takdirde bunların sıkıntılı sonuçlarının olabileceğinin bilinmesi lazım.

Bir taraftan diyalogdan, gerginliğin azaltılmasından bahsediliyor, diğer taraftan da bizim NATO müttefikliğimiz dahi göz ardı edilerek birtakım şiddetli tahrikler, gerilime sebebiyet veren eylem ve söylemlerle adeta bizim sabrımız test edilmekte. Bunun hiç uygun bir yol olmadığını da belirtmek istiyorum. Bizim uluslararası hukuka bağlı olmamız, sabırlı olmamız, iyi komşuluk ilişkilerinden bahsetmemiz zafiyet değil. Hiçbir oldubittiye izin vermeyeceğimizi, hakkımız neyse sonuna kadar takip edeceğimizi söylemek de bir tehdit değil. Biz kimseyi tehdit etmiyoruz. Biz sadece uluslararası anlaşmalar, mahkeme kararları, teamüller çerçevesinde haklarımız olduğunu ve bunları koruduğumuzu söylüyoruz. Bunun tehdit olarak tercüme edilmesi uygun değildir, gerçeği de yansıtmaz.”

“KIYINIZ, YETKİNİZ VAR MI?”

“Bir şekilde buralara kadar gelip, buralarda çeşitli roller peşinde faaliyet göstermelerinin de barışa, huzura, istikrara hiçbir şekilde yardımı olmayacağı gibi bilakis gerilimi artıracağı, tırmandıracağını da herkesin bilmesi gerekiyor. Siz, binlerce kilometreden gelip Doğu Akdeniz’de bir rol kapmaya çalışıyorsunuz. Hangi hakla? Sizin kıyınız, temsil yetkiniz var mı? Yok. Buradaki yapılan hareketin tamamen bir rol kapma gayreti olduğunu da herkesin bilmesi lazım. Bunun provokasyondan başka, insanları tahrik etmekten, buradaki sorunu büyütmekten başka yararı olmayacağını herkesin bilmesi gerektiğini dikkatlerinize sunuyorum”

“Bu rol kapmaya çalışanlar Libya’da, Suriye’de, Akdeniz’de, Afrika’da eylem ve söylemleriyle oradaki faaliyetleri, krizleri körüklüyorlar. ‘Özgürlük’ dediler, özgürlük nerede? ‘Barış’ dediler, barış nerede? Bunların hepsini göz ardı ederek, karşı bir tavır alarak tamamen müttefiklik ruhuna aykırı, özgürlük ve barış söylemlerine aykırı davranış içindeler, bunu da görmemiz lazım. Bu yapılanların hepsi de siyasi çözümü geciktirmekte, siyasi çözümün bir an önce gelmesine olumsuz katkı sağlamaktadır.”

MACRON’A YÜKLENDİ

“Eski şablonlarla, formüllerle, modellerle günümüzün problemlerini çözmeye çalışmak çok yanlış bir davranış olacaktır. Kimse bunu denemesin. Bu köprünün altından çok sular aktı, eski çamlar bardak oldu. Bunu da herkesin aklında tutması lazım. Hak, hukuk, eşitlik, özgürlük tanımayan sömürgeci ve kölecilik zihniyetinin sonunun geldiğini, artık bunların tedavülden kalktığını da herkesin bilmesi lazım. Tehdit diliyle bizimle konuşanlar tarihlerine baksınlar ve atalarıyla görüşsünler. Bu konuda bizim ne yaptığımızı atalarına sorsunlar.

Dünya ve kendi kamuoyu önünde politik iflaslarını örtbas etmek isteyen kifayetsiz muhterisler çeşitli eylemlere girişiyor, söylemlerde bulunuyorlar. Hadlerini ve boylarını aşarak birlik ve bütünlüğümüze fitne sokmaya çalışıyorlar. Fitne amaçlı bu sözlerin milletimizin zihninde hiçbir karşılığı yoktur. Ayrıca, bunların hiçbir faydası da yoktur. Siz Hafter’i, PKK/YPG’yi destekler ve başarısız olursanız bunun sonucunda Türkiye’yi suçlayarak bir yerlere varmanız mümkün değil. Hiçbir şekilde bu yaptıklarının üstünün örtülmesi mümkün değil. Bunu hem dünya kamuoyu hem biz hem de kendi iç kamuoyunun gördüğünden eminiz. Türkiye aleyhine çeşitli kumpaslara girenler tarihte olduğu gibi bugün de hüsrana uğrayacaklar. Tansiyonun düşmesi için bazılarının sadece susması yeter. Bir şey yapmalarına gerek yok, sussunlar yeter. Bu arada, komşumuz Yunanistan’ın bazı ülkelerin menfaatleri uğruna kendini kullandırmaması, bu uğurda Yunanistan’ın meze olmamasını şiddetle tavsiye ediyor, bunu kendilerine hatırlatıyoruz. Umuyoruz bunun farkındadırlar.”

“1974’te bütün imkansızlıklara, zorluklara rağmen ne yaptığımızı biliyorlar. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde yapılacak faaliyetlerde bugünkü sahip olduğumuz imkan ve kabiliyetlerle hak alaka ve menfaatlerimizi sonuna kadar koruyacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın, sizlerin de bu konuda büyük fedakarlık ve kahramanlık yapacağınızdan, hak alaka ve menfaatlerimizi koruyacağınızdan zerre kadar şüphemiz yok. Hem kendi hem KKTC’li kardeşlerimizin meşru hak alaka ve menfaatlerini her zaman uluslararası hukuk dahilinde bugün kadar koruduk, bundan sonra da korumakta azimli ,kararlı ve buna da muktediriz. Bundan da kimsenin şüphesi olmasın”

Bu haber en son değiştirildi 11 Eylül 2020 20:40 20:40

Reklam

Önceki Haberler

Cumhuriyetçilerden Biden’a Ukrayna tepkisi: Üçüncü Dünya Savaşı için zemin hazırlanıyor

ABD'de Biden'ın Ukrayna'ya uzun menzilli ATACMS füzelerini kullanma iznini vermesi sonrasında Cumhuriyetçilerden sert tepki geldi.…

21 Kasım 2024 18:14

Kızılay, 100 Milyon TL değerindeki arsayı yarı fiyatına peşkeş çekiyor iddiası

15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından Kızılay’a satışı gerçekleştirilen ve değeri yaklaşık 100 Milyon TL olan…

21 Kasım 2024 16:45

Angela Merkel, yeni kitabında Donald Trump’ın Putin’den etkilendiğini yazdı

Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel, yeni kitabında Donald Trump’ın baş başa görüşmede Trump’ın kendisine Doğu…

21 Kasım 2024 16:35

Sağlık Bakanı Memişoğlu’ndan istifa açıklaması

İstifa çağrılarına yanıt veren Sağlık Bakanı Memişoğlu, "Bebeklerimizin ölümüne engel olan bir kişiye niye istifa…

21 Kasım 2024 16:28

Yasadışı bahis soruşturmasında yeni iddianame: 5 fenomene hapis cezası talebi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yasadışı bahis suçlamasıyla tutuklu olan 5 sosyal medya fenomeni hakkında 1 yıldan…

21 Kasım 2024 16:25

Selma Ateş’e saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt, elektronik kelepçeliyken Ankara’da 2 cinayet işledi!

Sinan Ateş Davası’nda abla Selma Ateş'e yönelik saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt'un, Ankara’da iki cinayet işlediği…

21 Kasım 2024 16:16
Reklam