Reklam
Kategoriler: İç Açı

AYM Başkanı Zühtü Arslan’dan ‘masumiyet karinesi’ vurgusu

Reklam

Eşi ve kızının Covid-19 testlerinin pozitif çıkması nedeniyle karantinaya giren AYM Başkanı Zühtü Arslan, 10’uncu Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali’nin ‘Ben Masumum’ konulu akademik programının açılışına video konferans yöntemiyle katıldı.

‘MASUMİYET KARİNESİ’

Özellikle internet ve sosyal medya kullanımının yaygınlaşmasının, masumiyet karinesinin korunmasını çok daha önemli hale getirdiğini belirten Arslan, AYM’nin gerek norm denetiminde gerekse bireysel başvuruda masumiyet karinesinin yorumuna ve uygulanmasına ilişkin önemli kararlar verdiğini söyledi. Arslan, masumiyet karinesiyle ilgili bireysel başvurularda bu temel hakkın sağladığı güvencenin iki yönüne işaret ettiklerini kaydederek, “Birincisi, suç isnadı altında olan kişinin suçluluğu mahkeme kararıyla sabit oluncaya kadar suçsuz olduğunun kabulü gerekir. Masumiyet karinesinin ikinci yönü ise hüküm sonrasına ilişkindir. Buna göre ceza yargılaması mahkumiyet dışında bir kararla sonuçlandığında kişinin suçlu görülmemesi, özellikle hakkında verilen beraat kararının sorgulanmaması gerekir” diye konuştu.

“SADECE TOPLUMSAL VE SİYASAL DÜZENİ YOZLAŞTIRMAZ…”

Ceza davası devam ederken veya beraat sonrasında, eş zamanlı olarak yürüyen ya da daha sonra başlayan davalarda bir kişinin suçlu gösterilmesi, beraat kararının sorgulanması veya hakkında şüphe uyandırılmasının, masumiyet karinesini ihlal edeceğini söyleyen AYM Başkanı Arslan, şöyle konuştu:

“Diğer yandan kamu otoritelerinin devam eden yargılama sürecinde veya beraat kararından sonra kişilerin suçlu olduklarına dair açıklama yapmaları masumiyet karinesini ihlal edebilir. Bu nedenle sorumluluk makamında olan yetkililerin bilhassa yargılama sürecinde özenli bir dil kullanmaları gerekmektedir. Masumiyet karinesi ve diğer temel hakların etkili bir şekilde korunması, sadece kurallara, kurumlara ve kişilere bağlı değildir. Bir dördüncü ‘K’ daha gerekir. O da kültürdür. Temel hakların korunması ‘öteki’nin ontolojik varlığını kabul eden bir kültürün yeşermesi ve yerleşmesine bağlıdır. Zira masumiyet karinesi dahil, temel hakların korunması önemli ölçüde bizim dışımızdakilere bağlıdır. Burada asıl mesele, ötekinin de temel hakların öznesi olduğunu kabul etmektir. Kısacası, masumiyet karinesinin etkili şekilde korunabilmesi ötekine saygı kültürünün geliştiği, hukuk ve adaletin hâkim olduğu bir sosyal ve siyasal iklimi gerektirmektedir. Esasen hukuk ve adaletten ayrılmak, sadece toplumsal ve siyasal düzeni yozlaştırmaz, aynı zamanda insanı insan olmaktan uzaklaştırır.”

Bu haber en son değiştirildi 20 Kasım 2020 18:12 18:12

Reklam

Önceki Haberler

Erzurum’da belediye başkanı istibdat rejimini ilan etti: Gazetecilerin kitaplarının standa konulmasına yasak!

Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği kitap fuarında Kırmızı Kedi Yayınevi’ne ait gazeteciler Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu,…

11 Mayıs 2024 17:55

Şamil Tayyar: Ayhan Bora Kaplan soruşturmasında MİT devrede

Eski AKP Milletvekili Şamil Tayyar, Ayhan Bora Kaplan soruşturmasıyla ilgili edindiği bilgileri paylaştı. Tayyar, "Ankara…

11 Mayıs 2024 15:20

Gençlik beş ilde laiklik buluşmaları düzenliyor: Karanlığa teslim olmayacağız!

TKH Gençliği ve Sosyalist Liseliler Türkiye'nin farklı noktalarında "Laiklik Özgürlüktür" başlıklı etkinlikler düzenliyor.

11 Mayıs 2024 12:00

Laiklik Meclisi’nden “Emperyalizm ve Laiklik” konulu video: Konuşmacı Dr. Alper Akçam

Laiklik Meclisi üyesi Dr. Alper Akçam'ın "Emperyalizm ve Laiklik" başlıklı bir videosu yayımlandı.

11 Mayıs 2024 11:30

Filistin’in BM’ye üyeliği ile ilgili karar: Gözlemcilikten bir adım ilerisine geçildi

BM Genel Kurulu, Filistin'in BM üyeliğinin BMGK'de tekrar görüşülmesi ve gözlemci statüsünde olan Filistin'e bazı…

11 Mayıs 2024 10:55

Yargıtay Başkanlığı seçiminde gelişme: Muhsin Şentürk adaylıktan çekildi

AYM'nin Can Atalay kararını tanımayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk, 35 tur boyunca…

11 Mayıs 2024 10:28
Reklam