Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, 15 Temmuz’un kilit isimlerinden biri olan, AKP’li Şaban Dişli’nin kardeşi eski Tümgeneral Mehmet Dişli için 2015 yılında düzenlenen Yüksek Askeri Şura’da (YAŞ) ihraç kararı almalarına karşın bu kararın engellendiğini söylemişti.
Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk, darbe girişimi ve sonrasında Mehmet Dişli’ye ilişkin bugüne değin açığa çıkmamış ayrıntıları köşesinde paylaştı.
Dişli’nin 15 Temmuz akşamı sivil elbisesiyle ve kendi aracıyla Genelkurmay’a geldiğini, odasında üniformasını giydiğini, dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ı darbeci askerlerle birlikte Akıncı Üssü’ne götürüp, sonra yine Akar ile birlikte Çankaya Köşkü’ne gittiğini hatırlatan Öztürk, darbe girişiminin bastırılması sonrası gözaltı sürecini ise şöyle aktardı:
“Bursa İl Jandarma Komutanı’nın üzerinde “Yurtta Sulh Konseyi”nin görevde kalacak, yükseltilecek ve emekli edilecekler askerlerle ilgili bir liste bulundu.
Liste Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na ulaştırıldı. İsimleri listede olanlar hakkında gözaltılar başladı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak, Anayasal Suçlardan Sorumlu Başsavcı Vekili Necip Cem İşçimen ve savcılar, ismi “yükseltilecekler” arasında olan Mehmet Dişli’nin gözaltına alınanlar arasında olmadığını fark etti.
O sırada Akar ve Dişli, Çankaya Köşkü’ne helikopterle geldi ve dönemin Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in odasına girdi.
Türkeş, Akar’a yüzünü yıkaması için arka odayı gösterirken; Akar, odadaki generalin de darbeciler arasında olduğunu ima etti. Türkeş bunun üzerine Dişli’yi dışarıya davet etti.
Dişli odalardan odalara geçti ve yorgun olduğundan boş bir odaya girerek kanepeye uzandı.
Hulusi Akar, lojmanına götürüldüğünde Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı’ya Dişli’nin de darbeci olduğunu söyledi. Aksakallı, Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç’i aradı. Oradan haber Ankara Emniyet Müdürü Mahmut Karaaslan’a iletildi.
Dişli, 16 Temmuz günü saat 16.30 civarında Başbakanlık’ta bir kanepede yatarken Terörle Mücadele Şubesi ekibi tarafından uyandırılıp gözaltına alındı.
İki kez ifadesi alınmasına karşın sır vermedi. Bazı komutanların ifadelerinden aktarımlar yapıldığında “Yaa!”, “Demek öyle oluyor”, “Vay bee!” tepkileri verdi.
Öztürk, yazısını dikkat çekici bir de notla bitirdi:
“15 Temmuz gecesinin kahramanları olarak bilinen dönemin Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak, yardımcısı Cem İşçimen, Savcı Hakan Pektaş, Özel kuvvetler Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı, İstihbarat Dairesi Başkanı Engin Dinç, Ankara Emniyet Müdürü Mahmut Karaaslan, Özel Harekat Dairesi Başkanı Turan Aksoy’un görevlerinden ilk alınanlar olması da ilginçti.”
Bu haber en son değiştirildi 1 Haziran 2020 16:44 16:44
Merdan Yanardağ'ın gözaltına alınmasından sonra Tele1'e kayyum atandı. TKH'den yapılan açıklamada "Hiçbir muhalefete ve eleştiriye…
Merdan Yanardağ'ın avukatı Bilgütay Hakkı Durna, Yurtsever'e yaptığı açıklamada, Yanardağ hakkında yöneltilen "İsrail devletinin lehine…
Gözaltına alınan Merdan Yanardağ'ın yöneticisi olduğu Tele1 kanalına kayyum atandı.
CHP, Sultanbeyli delegesi Özgür Çelik ile eski milletvekili Metin Lütfü Baydar ve Berhan Şimşek'i Yüksek…
İspanya’da İsrail’deki silah şirketine çelik satan Sidenor firması yöneticileri hakkında insanlığa karşı suç ve soykırıma…
Yandaş gazeteci Fuat Uğur, tv100’den kovulduğunu açıkladı.