Basılmadan yasaklanmıştı: Ülkerler neden rahatsız oldu?

Ergün Poyraz: Kararla ilgili fazla bir şey söylemem şu anda doğru değil, zira avukatım itirazda bulunacak, onun işini zorlaştırmamak, haklı davada haksız duruma düşmemek gerekiyor. Sonuçta bu kitap yayınlanacak, önlemeye kimsenin gücü yetmeyecek.

Basılmadan yasaklanmıştı: Ülkerler neden rahatsız oldu?

Alev Doğan

Henüz matbaaya bile gönderilmemiş, editöryal hazırlıkları devam eden bir kitabın yayını, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde durduruldu. Gazeteci Yazar Ergün Poyraz, kişisel Twitter hesabından, Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker’i ve Ülkerleri kaleme aldığı “Ülkerler-Dost mu Düşman mı” adlı yeni çıkacak kitabını tanıtmış, paylaşımında, “NBŞ’li GDO’lu, PALM yağlı ürünlerle üretim yapan, bebe mamalarında bile GDO bulunan; FETÖ sevdalısı Bayrağımıza düşman ÜLKER’leri anlatan kitabım Toplumsal Yayın’dan çıkıyor… Çok yakında kitapçılarda” ifadelerini kullanmıştı. Sonrasında Murat Ülker, henüz okumadığı bu kitapla ilgili “Poyraz’ın Ülkerler ve Murat Ülker hakkında suç teşkil edecek ifadeler kullandığı” gerekçesiyle ve ihtiyati tedbir talebiyle mahkemeye başvurdu.

TMK’nın 24’üncü ve 25’inci maddeleri ile HMK’nın 389 vd maddelerine dayalı olarak henüz basımı ve yayımı yapılmamış bir eser hakkında ihtiyatı tedbir kararı verilmesi mümkün olmamasına rağmen; Poyraz’ın, kitabının tanıtımını yaptığı sosyal medya paylaşılmalarında suç teşkil edecek ifadeler kullandığı gerekçesi ile kitabın bazı bölümlerinin yayımlanmasının, dağıtılmasının ve satılmasının tedbiren durdurulduğu yönünde bir karar çıktı.

“ÖNLEMEYE KİMSENİN GÜCÜ YETMEYECEK”

Gazete Manifesto olarak, hem bu kararı değerlendirmek hem de süreci ilk ağızdan öğrenmek için Ergün Poyraz’a ulaştık. Bu kararın hukuka aykırı olduğunu belirten Poyraz, ‘basılmamış bir kitapta kişilik haklarına saldırı olduğu nasıl iddia edilebilir?’ diye soruyor ve ekliyor:

“Kararla ilgili fazla bir şey söylemem şu anda doğru değil, zira avukatım itirazda bulunacak, onun işini zorlaştırmamak, haklı davada haksız duruma düşmemek gerekiyor. Sonuçta bu kitap yayınlanacak, önlemeye kimsenin gücü yetmeyecek…”

Kamuoyunda çokça tartışılan Ülker mamullerinin halk sağlığı için ciddi tehditler oluşturduğu iddialarını sorduğumuzda ise şunları kaydediyor Poyraz:

“Kitapta, Ülker mamullerinde GDO, NBŞ ve palm yağı kullanıldığı belgeleri ile yer alıyor. Herkes biliyor ki bu ürünler, kanser, kalp damar hastalıkları başta olmak üzere bütün hastalıkların baş nedeni. Ülker halk sağlığını öyle tehdit ediyor ki, onların bu zalimliklerinden bebeler bile nasibini alıyor. Biliyorsunuz yakın zamanda Hero Baby’de bakanlık araştırmasında GDO çıkmıştı. Müslüman olduğunu iddia eden Ülker ürünlerinde domuz yağı bile çıkmıştı…”

“BU KİTAPTA YAZDIKLARIMIN BÜYÜK BİR BÖLÜMÜ KAZANDIĞIM DAVADAKİ KONULAR”

Konu, Murat Ülker’in şikayetine geldiğinde ise, kitapta Ülker-FETÖ ilişkisine ilişkin iddiaların çok geniş bir biçimde yer aldığını belirten Poyraz bizi şöyle yanıtlıyor:

“Sabri Ülker’in FETÖ okullarına yardımı, Gülen’i kaçakken evinde saklaması… Aileden damat Orhan Özokur’un, dünür Şaban Gülbahar’ın Ankara DGM kayıtlarına göre Fethullah Gülen örgütünün Yüksek İstişare Kurulu’nda yer almaları… Torun Özokur’un, yani Ahsen Özokur’un oğlunun Davutoğlu’nun kızından ayrılmasına neden olan Gülen övgülü tweetleri… Murat Ülker’in üniversitesinin başına getirdiği Ali Atıf Bir olayı ve daha niceleri…Bunlar onlarda çok büyük bir korku yaratmış olacak ki, haksız ve hukuksuz olarak böyle bir karar aldılar. Kaldı ki, bu kitapta yazdıklarımın büyük bölümü kazandığım davadaki konular.”

“Sizin daha önce Ülker grubu ile benzer bir süreciniz daha olmuştu, hatta kazandığınız davayı Yargıtay onamıştı. O dönem Ülker grubunu rahatsız eden neydi?” sorumuza ise şu yanıtı veriyor Poyraz:

Murat Ülker, ben Silivri’ye girince yüreklendi ve tüm kitaplarımdaki kendileri hakkındaki bölümlerden şikayetçi oldu. Yargıtay’da davayı kaybetti ve kaybı kesinleşti. Buna rağmen bir hukuk skandalına imza attı ve kaybettiği davadan bana icra gönderdi. Bankada elektrik ve su parası için duran 250 TL’me haksız, hukuksuz bir şekilde el koydu. Olay sosyal medyada patlayınca istemeye istemeye içi kan ağlayarak 250 TL’mi geri vermek zorunda kaldı. Bu olayda şunu gördük ki, haksızlık bunların ruhlarına işlemiş.”