Bolu'da 4 kez hastaneye giden kadına 'böbrek taşı döküyorsun' dediler: İkiz bebeklerini kaybetti

Bolu'da 'Böbrek taşı döküyorsun' diyerek eve gönderilen çift İkiz bebeklerini kaybetti

Bolu'da 4 kez hastaneye giden kadına 'böbrek taşı döküyorsun' dediler: İkiz bebeklerini kaybetti

Bolu’da 8 ay önce evlenen Güler Kılıç ve Mehmet Resul Kılıç çifti 5 ay önce anne-baba olacaklarını öğrendi. Çift büyük umutlarla ikiz bebeklerini beklerken, 3 gün önce anne Güler Kılıç’ın ağrıları tuttu.

Kılıç çifti, İzzet Baysal Devlet Hastanesi Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’ne gitti. Genç kadına, muayenenin ardından böbrek taşı döküyor olabileceği gerekçesiyle serum takıldıktan sonra üroloji servisine gitmesi söylendi.

Kadın, hafta sonu olması nedeniyle üroloji servisine gidemedi. Genç anne adayı dün gece saatlerinde de yaşadığı ağrılar nedeniyle aynı hastaneye gitti.

Doktor tarafından muayene edilen Kılıç, aynı teşhisle yeniden evine gönderildi. Ağrılar içinde evine giden genç kadında kanama başladı. Mehmet Resul Kılıç eşini yeniden aynı hastaneye götürdü.

İKİZ BEBEKLER HAYATINI KAYBETTİ

Hastanede Kılıç çiftine anne karnındaki 5 aylık ikiz bebeklerinin hayatını kaybettiği söylendi. Durumun haber verilmesiyle sinirlenen Mehmet Resul Kılıç, iddiaya göre doktorun odasına girdiğinde doktor ve sekreter zemin kattaki odanın penceresinden atlayarak kaçtı.

Büyük üzüntü yaşayan ve sinir krizleri geçiren baba Mehmet Kılıç’ın tepkisi üzerine hastaneye polis ekipleri sevk edildi. Kılıç ailesi, hastane yönetimi ve doktordan şikayetçi oldu.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Bunun üzerine Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Başsavcılıktan yapılan açıklamada, “Ceninler anne karnından alındıktan sonra Adli Tıp uzmanı nezaretinde plasenta ve ikiz fetüsler formollenerek otopsi yapılmak üzere usule uygun şekilde İstanbul Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi’ne gönderilmiştir. Şikayetçi M.R.K’nin şikayeti dinlenilmiş, şikayetçi olunan doktorların kimlikleri tespit edilmiş, kamera kayıtları muhafaza altına alınmış ve tıbbi belgeler temin edilmiştir. Otopsi sonucuna göre olay tüm yönleriyle araştırılacak olup soruşturma titizlikle sürdürülmektedir.” ifadelerine yer verildi.

4 KEZ GİTTİK GERİ YOLLADILAR

Baba Mehmet Resul Kılıç, 4 kez hastaneye geldiklerini ve her seferinde sağlam raporu verildiğini belirterek, şöyle konuştu:
“2 çocuğu geri getirsinler. Bize buradan sağlam raporu verdiler. 4 kere ben hastaneye geldim. ‘Sadece kum düşüyor, başka hiçbir şeyi yok, korkulacak hiçbir şey yok. Ürolojiye git. Orada bir makine var. O makineyle taşı düşürecekler. Çocuklar sağlam’ dediler. Buraya hanımla yine geldik, yine bize serum taktılar ve eve gönderdiler. Eve girdik çay içiyorduk. Yeniden rahatsızlandı. Tekrar hastaneye geldik. Onu içeri aldılar. Hanımın ağlama seslerini duydum. 3 numaraya koştum. Doktor hanımın canı benim çocuklarımdan değerliymiş. Ben kapıyı açtığımda ne doktor ne sekter yok. İkisi de camdan atlayıp gitmiş. Çocuklara bakmadı bile. Madem böyle bir şey vardı. Benim hanımım rahatsızdı. O odaya yatıramaz mıydı? Bir tane boş oda yok muydu? 4 kere bizi eve gönderdiler. 2 tane cinayet var. Ben onların adını koymuştum. Onlar bana o çocukları nasip etmedi. Böyleleri hala bu mesleği yapmasın.”

‘BİR ŞEYİN YOK DEDİLER’

Mehmet Resul Kılıç’ın kardeşi Nazan Kılıç, Güler Kılıç’a böbrek taşı döktüğü ve bebeklerin sağlık durumunun iyi olduğu yönünde teşhis konulduğunu aktararak, “İkiz bebeklerimiz öldü. 3 gündür gelip gidiyoruz. Bize böbrek taşı döküyor teşhisi koydular. El yordamıyla konuldu bu teşhis. Yani herhangi bir tedavi yöntemiyle değil. Eliyle baktı ve sen böbrek taşı döküyor olabilirsin dedi. Ürolojiden randevu alacaksın dedi. Hafta sonu olduğu için mecburen pazartesi gününe randevu aldık. Sabah akşam bu hastaneye geliyoruz çünkü gebe olduğu için başka bir hastanede herhangi bir şekilde yardımcı olmuyorlar. 5 aylık hamileydi. Bize 3 gün boyunca, ‘böbrek taşı döküyor olabilirsin’, ‘Bir şeyin yok’, ‘gebeliğinle ilgili herhangi bir problemin yok’ diyerek bizi eve gönderdiler. Bu akşam da geldik. Bize serum takıp eve gönderiyorlar. Hastaneden çıktık, arabaya bindik, evin kapısından girmemizle kızın kanamasının başlaması bir oldu. Bir şeyin yok diyerek gönderdikleri kıza 2 tane çocuğunun cenazesini gösterdiler.” dedi.