Diyanet eğitim yatırımları için 124 üniversiteden fazla bütçe aldı
Diyanet İşleri Başkanlığı, Din İşleri Yüksek Kurulu, Cuma namazına ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı.
Koronavirüse işaret edilen açıklamada, “Meşru bir mazeretin varlığı, Cuma namazının farziyetini düşürmektedir. Bulaşıcı salgın hastalığa yakalananların ve teması’ olanların cemaate katılmamaları ve karantina şartlarına riayet etmeleri dinen zorunludur.” ifadeleri kullanıldı.
Diyanet’ten yapılan açıklamada yer alan ifadeler şöyle:
“Salgın tedbirleri ve elverişsiz hava şartlarının bir araya gelmesi ve son zamanlarda vaka sayılarındaki artış sebebiyle aşağıdaki açıklamaya gerek görülmüştür.
İslam dini hayat ile sağlığın korunması ve bunlara zarar verecek şeylerin giderilmesi yönünde son derece açık hükümler getirmiştir. Müslümanlar, bu hükümlerin gereklerini yerine getirmekle ve ilgili tedbirleri almakla yükümlüdür. Özellikle bulaşıcı hastalıklara karşı gereken tedbirlerin alınması dinimizin bir gereğidir.
Ayrıca hastalıkların bazı ibadetlerle yükümlü olmayı kaldıran bir mazeret olduğu bilinen bir hükümdür. Bu bağlamda, Cuma namazıyla yükümlü olmanın şartlarından birisi de, cemaate katılmaya mani bir mazeretin bulunmamasıdır.
Zira meşru bir mazeretin varlığı, Cuma namazının farziyetini düşürmektedir. Hastalık, şiddetli yağış, aşırı sıcak ve soğuk gibi elverişsiz hava şartları yanında salgın hastalık da kişiye cumanın farz olmasını düşüren bu tür mazeretler kapsamındadır.
Tüm dünyayı etkileyen Covid-19 salgını ile ilgili tedbirler, kış mevsiminin getirdiği elverişsiz hava şartlarıyla birleştiğinde, cemaatin bir kısmının camide yer bulamaması ve Cuma namazını kılamamasına yol açabilmektedir. Camide mesafe şartını sağlayacak şekilde yer bulamayanların, hem kendilerini hem de cemaati tehlikeye atacak şekilde içeriye girmeleri doğru değildir. Bu şekilde Cuma namazını kılamayan kişilere, diğer meşru mazeretlerde olduğu gibi, öğle namazını kılmak farz olmaktadır. Dolayısıyla bu durumdaki kişiler imkân buldukları bir yerde öğle namazını kılmakla yükümlüdürler. Hz. Peygamber (s.a.s.) döneminde sabit olduğu bilinen ve günümüze kadar ittifakla uygulanan hüküm böyledir.
Burada bir kez daha ve önemle ifade edelim ki, bulaşıcı salgın hastalığa yakalananların ve teması’ olanların cemaate katılmamaları ve karantina şartlarına riayet etmeleri dinen zorunludur. “
Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nde 14 öğrenci, yemekhane yemeği sonrası mide bulantısı…
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, TBMM'de 'suça sürüklenen çocuklar' için kurulan araştırma komisyonu hakkında "Bundan sonra…
Türkiye Komünist Hareketi (TKH) yaptığı açıklamada Terörsüz Türkiye adlı komisyonun AKP ve MHP iktidarının devamlılığından…
MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, TBMM’de kurulacak Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun olası…
Kayseri’de Süleymancılar Cemaati’ne bağlı olduğu belirtilen bir yurtta kalan 15 yaşındaki öğrencinin soğuk hava deposuna…
Yandaş Türkiye gazetesi bugünkü ilk sayfasında 9 işçinin hayatını kaybettiği Erzincan İliç'teki altın madeninin yeniden…