"En riskli bölge İstanbul"
En riskli bölge İstanbul’dur, ikinci sırada Ankara vardır, üçüncü sırada İzmir vardır, Antalya vardır.
Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mehmet Doğanay, Türkiye’yi saran koronavirüs salgınına ilişkin “En riskli bölge İstanbul’dur, ikinci sırada Ankara vardır, üçüncü sırada İzmir vardır, Antalya vardır. Van vardır, İran meselesi nedeniyle” diye konuştu.
“Bizim şansımız şu; Mart’ın sonuna doğru geliyoruz, şu iki haftalık dönem çok önemli.” diye konuşan Doğanay, “Alışveriş yaptınız, dışarı çıktınız, trabzanlara dokundunuz, raylı sistemde, otobüste sağa sola dokundunuz, elinizi yüzünüze dokunmadan sabunlu suyla elinizi yıkacaksınız, yüzünüzü yıkayacaksınız.” uyarılarını yaptı.
HAVALAR ISINDIKÇA…
Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mehmet Doğanay Tarafsız Haber Ajansı’ndan Mehtap Gökdemir’e konuştu. Doğanay, şunları söyledi:
“Bu yeni bir virüs, Aralık ayında çıktı Vuhan’dan çıktı, Çin’e yayıldı. Ondan sonra dünyaya yayıldı, bize kadar geldi.
Başlangıçta çok hafif bir seyri var, böyle 8-10 gün kadar devam eden veya biraz daha uzun devam eden bir yayılma dönemi var. 3 vaka 5 vaka böyle azar sayı giderken bakıyorsunuz ondan sonra bir patlama oluyor.”
“Bu virüs grip gibi yayılıyor. Bulaşma yolu solunum yollarıyla bulaşıyor ve alınan önlemlerde solunum yollarıyla bulaş önlemleri. Hapşırırken, öksürürken yapılacaklar, el yıkama gibi uygulanması gereken önlemler. Enfeksiyonun Türkiye’ye girişi bugüne kadar alınan önlemlerle gecikti. Bu başarılı bir durum.”
“Bizim şansımız şu; Mart’ın sonuna doğru geliyoruz, şu iki haftalık dönem çok önemli.
Kişiden kişiye kapalı alanlarda bulaşıyor. Havalar ısındıktan sonra insanların kapalı ortamda bulunma oranı ne kadar düşerse enfeksiyon oranı azalacaktır.”
“Vaka sayısı mutlaka azalacaktır yani Nisan ayında havalar açılınca insanlar alışveriş merkezlerinden çıkınca kapalı ortamlardan daha dışarıya çıkınca evler daha çok havalandırılıp kapalı mekanlar daha çok havalandırılır pencereler açılır hale gelince ve diğer önlemleri de beraberinde alınarak Sağlık Bakanlığının önerileri doğrultusundaki önlemlere ilave olarak söylüyorum alarak bu vaka sayısı Nisan’da azalacaktır. Güneşin görülmesiyle etrafın kurumasıyla azalacaktır.”
“Sinemalar kapatıldı, kafeler kapatıldı, okullar kapatıldı, üniversiteler kapatıldı, okullar artık online eğitim yapar hale getirildi. İki haftayı şunun için yaptık, bu dinamik bir kurul, iki hafta sonra durumu tekrar değerlendirelim.”
“Görünen şey o ki biz bir defa iki hafta sonra Nisan ayına geldiğimizde Türkiye’deki durum nedir, fotoğrafı göreceğiz, şimdi ağır hastalar var yoğun bakımlarda yatıyor, solunum yetmezliğine giren hastalar var. Sayın Bakan ilk ölen kaybedilen vakayı açıkladı yaşlı bir hasta kişiydi. Bu hastalık yaşlılarda ağır seyrediyor, ölümcül seyrediyor, 80 yaşın üstündeki ölüm oranı oldukça yüksek. Çocuklarda hafif seyrediyor.”
HAZİRAN’DA MİNİMAL DÜZEYE İNEBİLİR
“Havaların ısınması güneşin ortaya çıkması ultraviyolenin artması insanların kalabalık ortamlarda daha az bulunma olasılığını azaltacağı için bir azalma yönünde etkisi olacaktır. Bu bir. İki, zaman içerisinde hafif geçirenler var, enfeksiyonu ne kadar çok kişi hafif geçirirse onlarda bağışıklık oluşacaktır belli bir seviyeye kadar gelecektir.”
“Salgınların bir seyri vardır. Belli bir süre sonra sönecektir ama işin bir başka yanı var gripte de 2009-2010’da da salgın oldu. Bizim o zaman hamileleri ve şişmanları tuttu.”
“Biz bu yeni çıkan COVID-19’un nasıl seyredeceğini bilmiyoruz ama şöyle bir durumumuz var, acaba bu enfeksiyon Haziran ayı gelince bitecek mi yani yazın azalacak, o azalır, Hazirana doğru hemen hemen normal hayata yakın bir şeye döneceğimizi öngörüyorum benim kendi düşüncem bu ama Kasım ayından itibaren aynen şeydeki gibi gripteki gibi bugün hala 2009-2010 grip salgınının devamını görüyoruz. Yani ölümler oluyor, az sayıda da olsa vakalar var, grip vakaları var. Acaba bu ‘korona’ da aynen grip gibi az sayıda enfeksiyonla devam edecek mi diye bir öngörümüz var, benim kanaatim gelecek sene Kasım ayından itibaren havalar soğudukça yine Covıd-19 devam edecektir ama vaka sayısı oldukça azalacaktır.”
“Önlemler Türkiye’de hakikaten çok katı alındı. Zannediyorum bu önlemlerle beraber yani insanlar da bu önlemlere uyarsa, Nisan başında bir genel durumumuzu görürüz ve ondan sonra muhtemelen vaka sayısı azalacağı yönünde düşünüyorum yani öngörüyorum, benim kendi düşüncem bu, Bilim Kurulu’nun değil. Mayıs ayı içerisinde vaka sayısı görülebilir ama daha az olacağını ve hazirana doğru daha az minimal düzeye inebileceği şeklinde bir öngörüm var, bakacağız ve göreceğiz.”
“Eğer insanlarımız bu önerileri dikkate almazlarsa bana bir şey olmaz derlerse tabii ki enfeksiyonu kontrol etmemiz mümkün olmayabilir. O zaman başka tedbirler gündeme gelecektir, ama bu şu günün konusu olduğunu düşünmüyorum.”
EN RİSKLİ BÖLGELER: İSTANBUL, ANKARA, İZMİR
“En riskli bölge İstanbul’dur, ikinci sırada Ankara vardır, üçüncü sırada İzmir vardır, Antalya vardır, bu kalabalık şehirler. Van vardır İran meselesi nedeniyle. Dolayısıyla buralarda kontrol edilemeyecek bir vaka sayısına ulaşılırsa farklı tedbirler düşünebilinir.”
“Yani 60 yaş üzeri de riskli ama ölümlere baktığımız zaman en fazla ölüm Çin Vuhan’da 80’in üzerinde ölüm oranı çok yüksek. Genel olarak ölüm oranına bakarsanız yüzde 3, yüzde 2.4. Ama 80’in üzerine çıktığınız zaman ölüm oranı yüzde 10’un üzerinde.”
“İtalya’daki ölüm oranı daha yüksek. Avrupa’daki daha yüksek. Neden yüksek? Avrupa’nın nüfusu yaşlı. Yaşlı nüfus, Avrupa’da dolayısıyla ölümler sanki biraz daha fazla olacak gibi görünüyor gidişat o yönde.”
KORONAVİRÜS UYARILARI
“İnsanın en kirli yeri elidir, el her yere dokunur. Paraya kim dokunuyor. Size gelinceye kadar kaç tane elden geçiyor. Hele biri aksırarak öksürerek size verdiyse siz direkt risk altındasınız. Bir şeye dokunduğunuz zaman elinizi ağzınıza burnunuza yüzünüze gözünüze götürmeyeceksiniz.”
“Alışveriş yaptınız, dışarı çıktınız, trabzanlara dokundunuz, raylı sistemde, otobüste sağa sola dokundunuz, elinizi yüzünüze dokunmadan sabunlu suyla elinizi yıkacaksınız, yüzünüzü yıkayacaksınız. Temasla insana enfeksiyon bulaşabilir, sağa sola gittiniz, alışveriş yaptınız, geldiniz, paketlerinizi koydunuz, elinizi yüzünüzü yıkayacaksınız. Çok basit tedbirler. Bu el hijyene uymak lazım. Aksıran öksüren insanlara yaklaşmayacaksınız.”
“Dengeli beslenme. Bu mevsimde havalar soğuk hala C vitamini yani günde bir portakal yerseniz C vitamini ihtiyacınızı karşılarsınız. Günde en azından bir elma bir portakal tüketirseniz C vitaminini karşılarsınız.”