Erdoğan 'tarımın önemini' yeni mi anladı?

Erdoğan, "tarımın önemini" de vurgulayarak, kurmaylarına "Kendi evinizin önünü bile ekin, boş yer kalmasın" talimatı verdi.

Erdoğan 'tarımın önemini' yeni mi anladı?

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisinin MYK toplantısında Ramazan Bayramı sonrasında normalleşmenin nasıl olacağını anlattı. Video konferans yöntemiyle düzenlenen toplantıda Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da sunum yaptı.

Bu toplantıda, Hürriyet’ten Gizem Karakış’ın aktardığına göre Erdoğan, “Öncelikle tarım, tekstil, sanayi ve bu üç sektörün ardından turizmde kademe kademe rahatlamanın başlaması planlanıyor” değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan, “tarımın önemini” de vurgulayarak, kurmaylarına “Kendi evinizin önünü bile ekin, boş yer kalmasın” talimatı verdi.

Ancak AKP’nin tarım politikasının Türkiye’de tarım ve hayvancılığa ne kadar zarar verdiği biliniyor. Türkiye’de tarımın durdurulduğu, komşu ülkelerden ithalat ağı kurulduğu da kamuoyunca bilinen bir gerçek.

AKP’li Aydın Milletvekili Rıza Posacı, ocak ayında tarım ve hayvancılıkta yapılan ithalatın sebebinin Tarım Bakanlığında bulunan “ithalat lobisi” olduğunu iddia etmişti. Ancak durum bu kadar basit mi?

Tarım ve hayvancılıkta her yıl daha da yükselen ithalat rakamları bir hayali lobinin üzerine yıkılabilir mi?

Manifesto hatırlatıyor:

Türkiye 2017 yılında 1.2 milyar dolar karşılığında 896 bin baş sığır ithal etti.

Mart 2018 itibarıyla 329 bin baş sığır ithal edildi. İthal edilen sığır karşılığında dışarıya ödenen döviz 395.4 milyon dolar. Geçen yılın aynı dönemine göre ithalattaki artış yüzde 142. Geçen yıl ilk 3 ayda 136 bin baş sığır ithalatı için 169.6 milyon dolar ödenmişti.

Yine 2018 Mart ayı itibarıyla 125 bin baş koyun ithal edilerek 15.2 milyon dolar başka ülke çiftçilerine ödendi. Geçen yılın aynı dönemine göre tam 28 katlık artış vardı.

Türkiye, 2018’in ilk 3 aylık döneminde 1 milyon 987 bin ton buğday ithal etti. Bunu karşılığında 421,5 milyon dolar ödendi.

Türkiye’de tarım bitirilmeden önce üretilen pamuk, mısır ve ayçiçeği de ithalatta başı çeken ürünlerden.

BİR TARIM KANUNU VARDI…

Ocak ayında CHP Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, 2006 yılında çıkarılan Tarım Kanunu’na göre 2007 yılından bu yana üreticilere 318 milyar lira destek verilmesi gerektiğini hatırlattı, paraların akıbetini sormuştu.

AKP’nin 17 yıldır uyguladığı yanlış tarım politikaları ülke tarımı ve üreticisine büyük bir darbe vurduğunu aktaran Ayhan Barut, “Ülkemizi tarımda net olarak dışa bağımlı hale getirip ithalat cennetine çevirdiler. Çiftçimizi, köylümüzü perişan edip tarımdan uzaklaştırdılar. AKP iktidarı, ülkemizi Sırbistan’dan et, Bulgaristan’dan saman, Kanada’dan mercimek ithal eder hale getirdi. Bunca zamandır iç savaşın sürdüğü Suriye’den 20 bin ton buğday ithal edenler, Toprak Mahsülleri Ofisi’ne sınırsız ithalat yetkisi verenler, ‘Yerliyiz, milliyiz’ diyerek aklımızla alay etmeye çalışıyor. Bu zihniyet, yerli üreticimizi desteklememiş, tarımı gözden çıkarmıştır” diye konuşmuştu.

Manifesto, Pusula’da geçtiğimiz yıl AKP’nin “tarım politikasına” dikkat çekmişti:

İlk yazı Sema Aydın tarafından kaleme alınan “Bir seçim yatırımı: Tanzim satışları” başlıklı yazı. İkinci yazımız ise “Türkiye tarımı adım adım nasıl bitirildi? başlığı ile İlker Demirer tarafından yazıldı. Tarımla birlikte en az onun kadar önemli olan bir başka konuyu Gökmen Kılıç yazdı: “Türkiye’de hayvancılığın dünü ve bugünü”. Vedat Altan tarafından “Tarım çöktü, yerine yenisini veremiyoruz” başlıklı yazımız ise Pusula’nın son yazısı.