Karahasanoğlu, Süleymani suikastına sevinenleri eleştirdi
"Netanyahu ile.. Pentagon ile buluşacak değilim.."
İran Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’ye ABD tarafından yapılan suikastın ardından her kesimden gericilerin ve siyasal islamcıların sevinç nidaları yükselmişti.
Yeni Akit Yazı İşleri Müdürü, kendi cenahından yükselen bu sevince eleştirilerini kaleme aldı. Ali Karahasanoğlu, “Kimse kusura bakmasın Süleymani’nin öldürülmesindeki acizliğimize sevinecek değilim” diye yazdı.
Yeni Akit Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, bugünkü köşesinde İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin ABD’nin hava saldırısı ile öldürülmesine ilişkin görüşlerini yazdı.
Karahasanoğlu, “İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız..” diye başladığı yazısını şöyle sürdürdü:
““Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı..
Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu..
Yemen’den sorumlu..
Irak’tan sorumlu..
Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu..
Bebeklerin ölümünden sorumlu..
Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..”
Devam ediyor, tutulan liste..
Devam ediyor, gerekçeler..
Ben ise şöyle bakıyorum..
Bu gerekçeler doğrudur değildir bilmeden söylüyorum..
Bu gerekçeler üzerinden mi Süleymani öldürüldü?”
Karahasanoğlu, “ABD kendi büyükelçilik binalarını, milyonlarca Müslümanın kanından, ırzından daha kutsal görüyor ve bunu dünyaya da kabul ettirmek için, bir İranlı generali infaz ediyorsa kimse kusura bakmasın bu acizliğimize sevinecek değilim” satırlarını kaleme alırken ABD’nin itibarının Irak’ta sarsıldığından bahsederek ABD suikastının sebeplerini yazdı.
“Binlerce kilometre öteden gelen ABD, bölgeyi karıştırdığı gibi, akabinde kavgaya tutuşturduğu taraflardan birisine de operasyon düzenledi..
25’ten fazla insanı topluca öldürdü..
Irak’taki halk da. Siz buna, Süleymani’nin organizatörlüğünde Haşdi Şabi mensupları da diyebilirsiniz..
ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği’ni bastı..
Personel, korkusundan binanın tepesine kaçtı..
Bu görüntü bile, ABD’nin itibarı zayıflamasın diye, dünyanın gündeminden kaçırıldı..
Ve hemen akabinde..
Süleymani öldürüldü..
Demek ki, sebep ne imiş?
ABD’nin büyükeliçiliğinin basılması imiş..
ABD’nin itibarının sarsılması imiş..
Büyükelçilik baskınında bir ABD’li bile ölmedi..
Suriye’de Süleymani’nin sorumlu tutulduğu binlerce Müslümanın ölümü tartışmasız iken..
Irak’ta yine benzer ölümlerden bahsettiğimiz halde..
Süleymani’ye, kimse bir şey yapamamış..
Ne zaman ki..
ABD’nin büyükelçiliği basılmış..
Hem de..
Basanlar arasında direkt Süleymani yok..
Ama tam mafyavari bir metotla..
“Ben tetik çekenlerle uğraşmam.. Tetiği çektireni, azmettireni cezalandırırım. Ben silah sıkanı değil, sıktıranı cezalandırırım” mantığı ile hareket edilerek..
Haydutça..
Büyükelçilikte kimseye fiziki bir zarar bile verilmediği halde..
Süleymani, ABD topraklarının dışında, Irak toprağında iken..
Füzeli saldırı düzenleniyor..
Ve haydutluk tavan yapıyor..
Öyle bir haydutluk ki..”
Karahasanoğlu, “ABD menfaatleri doğrultusunda işlenen bir cinayete sevinenlere destek verecek değilim. Netanyahu ile Pentagon ile buluşacak değilim. Libya’ya asker gönderilmesine bile kızılca kıyametler kopartan siyasetçilerimiz gerçeği karşımızda dururken ABD’nin binlerce kilometre öteden gelip, komşumuzun bir generalini öldürmesine, zımnen de olsa, alkış tutacak değilim” ifadelerini yazdı.