Kılıçdaroğlu, Babacan ile buluştu
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ı ziyaret etti.
İkili, görüşmenin ardından ortak basın açıklamasında gazetecilerin karşısına geçti.
Kılıçdaroğlu’na yöneltilen ittifak sorusuna CHP lideri şöyle yanıt verdi:
“Dostlarımızla neyi kastettiğimi daha sonra grup toplantısında açıklamıştım. Bu ülkenin emekçileri, çiftçileriyle, hepsiyle iktidar olacağımız vurgusunu yapmıştık. Deva Partisi yeni kuruluyor, bugün sadece ziyarete geldik. Herhangi bir ittifak görüşmesi olmadı. Bugün için de bir ittifak gündeme gelmedi. Ancak seçim sathı maili girersek belki o dönem gündeme gelebilir.”
Kılıçdaroğlu ve Babacan bir muhabirin “Cumhurbaşkanı Erdoğan ekonomik sıkıntılar yaşayanlar için ‘Müminin görevi varlıkta şımarmamak, yoklukta sabretmektir. Gerçek mümin acıyı bal eyleyendir’ dedi. Bu sözleri nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna şu yanıtları verdi:
Kemal Kılıçdaroğlu: Mümin alçakgönüllüdür. Mümin kul hakkı yemez. Mümin, bu ülkede yatağa aç giren çocuklar var ise Saray’da oturmaz. Bir insanın söylemiyle eyleminin örtüşmesi gerekiyor. Söylemi farklı yaşam tarzı farklıysa orada riya vardır, ikiyüzlülük vardır. Dolayısıyla Erdoğan’ın söylemlerinin ciddiye alınacağını düşünmüyorum.
Ali Babacan: Hükümetlerin görevi, vatandaşlarımızdan yokluk karşısında sabretmesini istemek değil, mümkün olduğunca en yüksek refah sevisini sunmaktır. Bunu yapamayıp da yokluğa karşı sabredin diye nasihatte bulunmak bir hükümetin görevi değildir diye düşünüyorum.
(Ali Edizer sorusu)
Kılıçdaroğlu: Devlette liyakat sistemi çok önemlidir. Şu anda Türkiye’yi yöneten siyasal iktidarın gündeminde liyakat değil yandaşlık var. Bu devletin saygınlığına da gölge düşürüyor. Kim getirdi, kim götürdü üç aşağı beş yukarı hepimizin yakından izlediği bir olay.
Babacan: Konu devlet yönetimiyse, üst düzey atamaysa buradaki kriterin sadece ehliyet ve liyakat olması lazım. Biz mülakat sisteminin tamamen kalkması gerektiğini düşünüyoruz. Ehliyet ve liyakata dayanmayan bir kamu personel sisteminin ülkeyi her alanda çıkmaza götüreceği açık.
Babacan: MB 1 Ocak’tan itibaren yaklaşık 120 milyar dolarlık döviz müdahalesi var. Ne için? Kuru belirli seviyelerde tutmak için. Kur odaklı bir uygulama. Politika bile diyemiyorum adına. Günlük rastgele adımlardan bahsediyoruz. Paramızın değer kaybetmesi kötü yönetimin sonunda işin doğal akışında var. Tamamen çelişkilerle dolu tutarsız bir finans uygulamasından bahsediyoruz. Kurumlar itibarını kaybetmiş durumda. İşsizlik şu anda ülkenin 1 numaralı sorunu. Orta direk yıkılıyor. Bir ülkenin resmi rakamlarına güven olmaması felaket bir tablo. Güven olmayınca yatırım olmaz.
Babacan: Er ya da geç vaktinden önce bir seçim söz konusu olacak. Ara seçimin kuralları var. Hızlı bir şekilde kendi teşkilatlandırmamızı oluşturmaya çalışıyoruz.
Kılıçdaroğlu ve Babacan’a MHP lideri Bahçeli’nin AYM çıkışı da soruldu.
Kılıçdaroğlu: Türkiye’nin gündemi ne? Milyonlarca işsiz var. Bunlar derdi AYM. Niçin? Gündem değiştirecekler. Getirsinler meclise bakalım. Bahçeli AYM ile uğraşacağına neden Uygur Türklerinin hakkını savunmuyor? Körü körüne bağlılık olmaz, deneme sınama yöntemiyle de devlet yönetilmez.
Babacan: Bu son süreçte hükümet tarafından AYM Başkanı’na bir tehdit vardı. Bu kabul edilecek bir şey değil. Bizim yargımız işini yapacak hükümet de kendi işini yapacak. Gitsinler memleketin problemlerini çözmekle uğraşsınlar.
Babacan, “Er ya da geç vaktinden önce bir seçim söz konusu olacak” diye konuştu.
2025 yılı için 22 bin 104 lira olarak belirlenen net asgari ücret, açlık sınırının yüzde…
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, "Bu hafta içinde İmralı heyetimizin Ada’ya gitme olasılığı çok…
Suriye, İsrail’in Beyt Cinn bölgesinde düzenlediği askeri operasyonu 'tehlikeli bir tırmanış' olarak nitelendirerek şiddetle kınadı.…
Kanal İstanbul projesi hız kazanırken, Arnavutköy’deki tarım arazileri bir bir satışa çıkarılıyor. Şeyha Moza’nın aldığı…
BM’nin “terörist” listesinde yer alan HTŞ lideri Ebu Muhammed Colani’nin eylülde Genel Kurul’da konuşacağı yapacağı…
Filistin Gazeteciler Sendikası, İsrail'in Filistin basınını ortadan kaldırılması gereken stratejik bir tehlike olarak gördüğünü belirtti.