Osman Kavala hakkında yeni iddianame: Pensilvanya çanı, 3 kez ağırlaştırılmış müebbet

Geçen Şubat ayında müebbet hapis cezası talebiyle yargılandığı Gezi Davası’ndan beraat eden ve tahliyesine karar verilen Osman Kavala hakkında düzenlenen ikinci iddianameye ilişkin bazı detaylar ortaya çıktı. UYAP’a yüklenen iddianamede Kavala’nın üç kez müebbeti ve 20 yıl hapsi istendiği belirtildi.

Osman Kavala, 19 Ekim 2017’de Antep’te gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı. Kavala hakkında ilk iddianame, tutukluluğunun üzerinden 1 yıldan fazla zaman geçtikten sonra düzenlenmiş ve Gezi Direnişi’ni organize etmek suçlamasıyla müebbet hapsi istenmişti. Kavala, geçen Şubat ayında katıldığı duruşmada beraat etmiş ve tahliye edilmişti. Ancak Kavala, cezaevinden çıkmadan bu kez de 15 Temmuz Darbe Girişimi gerekçe gösterilere, “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlamasıyla yeniden gözaltına alındı.

Kavala’nın gözaltına alınıp yeniden tutuklanmasına gerekçe gösterilen iddianame, geçen hafta mahkemeye gönderilmişti. CHP eski milletvekili ve Gazeteci Barış Yarkadaş, Kavala’nın iddianamesinin UYAP’a yüklendiğini belirtti.

İddianameyi dehşet içinde okuduğunu belirten Yarkadaş, “Kavala hakkında 3 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 20 yıl hapis isteniyor” dedi.

Yarkadaş, “Osman Kavala, ‘Casusluk amaçlı temin’, ‘Anayasal düzeni ortadan kaldırmak’ ve ‘TBMM ile hükümeti ortadan kaldırmak’ ile suçlanıyor. İddiaya göre suç ortağı da Henri Barkey! Oysa ki; Kavala ABD’li Barkey ile bir lokantada karşılaştığını ve selamlaştıklarını defalarca anlatmıştı” ifadelerini de kullandı.

15 TEMMUZ ERTESİ OTELDE BIRAKILAN PENSİLVANYA ÇANI DETAYI

Osman Kavala ve Ortadoğu uzmanı Henri Jak Barkey hakkında hazırlanan iddianamede, Barkey’in 15 Temmuz günü kaldığı otelden çıkarken “Pennsylvania” isimli bir çan bıraktığı ileri sürüldü. Çanın Pennsylvania Eyaleti’nde yaşayan Fetullah Gülen ile bağlantılı olduğu iddia edildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hasan Yılmaz’ın, Soros’un Türkiye direktörü olduğu iddia edilen Osman Kavala ve Ortadoğu uzmanı Henri Jak Barkey hakkında ‘casusluk’ ve ‘anayasal düzeni ortadan kaldırma’ suçlamalarıyla hazırladığı iddianameye 15-17 Temmuz 2016 tarihleri arasında Büyükada Splendid Otel’de “İran ve Komşuları” isimli toplam 15 kişinin katıldığı bir toplantı da girdi. Toplantıyla ilgili iddia ise daha önce gerçekleştirilmesi beklenen tarihin Barkey yeniden planlanması oldu. Kişilerin odalarını kimlerle paylaştıkları da sıralanan iddianamede, tanıkların ifadesi doğrultusunda katılımcıların 15 Temmuz darbe girişimini takip etmesi şüpheli bulundu. İddianamede şu ifadeler yer aldı:

“Alınan ifadelerde ve yapılan çalışmalarda, 15 Temmuz darbe girişiminin gerçekleştiği saatlerde şüpheli Henri J. Barkey, Ellen B. Laipson, Ali Vaez ve Ellie Geranmayeh’in sabaha kadar darbe girişimini takip ettikleri, gelişmeleri birlikte değerlendirdikleri ve yoğun şekilde uluslararası irtibatlar kurdukları anlaşılmıştır.”

Geranmayeh’in “Erdoğan güvenliği için komşu bir ülkeye giderken, CNN Türk’te facetimedan insanları sokağa dökülmeye çağırıyor” tweeti de dosyaya girdi. Barkey’in ise “Bu ciddi bir darbe olsaydı, Cumhurbaşkanı ve Başbakanı yakalarlardı” tweeti için, “şeklinde paylaşım yaptığı tespit edilmiştir” denildi.

İddianamenin fotoğraflarla desteklenen en dikkat çekici bölümünde ise Barkey’in Splendid Otel’den ayrılırken bıraktığı belirtilen çanda “Pennsylvania” yazısının yer alması oldu. Barkey’in çalıştığı Wilson Center’ın Washington’ın Pennsylvania Bulvarı’nda yer aldığı belirtilirken “Pensilvanya Eyaleti’nde herhangi bir birimi bulunmamaktadır” denildi. Ancak bıraktığı iddia edilen çan için şu ifadeler yer aldı:

“Çanda yazılı olan ‘Pennsylvania’ isminin ise Wilson Center’ın merkezinin bulunduğu Pennsylvania Bulvarı ile alakasının olmadığı açıktır. Zira söz konusu çanın üzerinde Pennsylvania yazılı kırmızı zemin Pennsylvania Eyaleti’nin haritası şeklinde çizilmiştir.”

Böylece Fethullah Gülen’in yaşadığı Pennsylvania Eyaleti ile bağlantı kurulurken şu ifadelere yer verildi:

“Bu çanı resepsiyona bırakması hayatın olağan akışı içerisinde kabul edilebilir bir davranış değildir ve darbe girişimi sonrası Türkiye’den ayrılarak bir daha Türkiye’ye gelmeyen şüpheli tarafından darbe girişimi ile ilgili verilmiş bir mesaj mahiyetinde olduğu açıktır. “

AYM’NİN KAVALA’NIN TUTUKLULUĞUNA KARAR VERECEĞİ GÜN İDDİANAME SUNULDU!

Anayasa Mahkemesi, Osman Kavala’nın tutukluluğunun hukuki olmadığına ilişkin yaptığı bireysel başvuruyu geçen hafta karara bağlayacaktı.

Ancak AYM başvurunun görüşmesini erteledi. Kavala hakkında hazırlanan iddianame mahkemeye sunulurken, daha sonra Anayasa Mahkemesi’nin raporuna girecek. AYM daha önce Kavala’nın Gezi Parkı davası kapsamında yaptığı bireysel başvurunun oyçokluğuyla reddine karar vermişti.