Patronun derdi başka ‘tedbirler maksadını aşmamalı’
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Turizm Meclisi Başkanı Osman Ayık, Koronavirüs (Covid-19) sonrası turizmde alınacak tedbirlerin maksadını aşmaması gerektiğini belirterek, “Kimse aşırı ölçüde kurallar getirilmiş bir tatile çıkmak istemez. Kimse ailesiyle arasında 3- 4 metre mesafe koyarak güneşlenmeyi hayal etmez” diye konuştu.
TOBB Turizm Meclisi Başkanı ve Antalya Büyükşehir Belediyesi Turizm Başdanışmanı Ayık, 2019’u rekorlarla kapatan, 2020 yılında da yeni rekorlar kırması beklenen Türk turizminin, tüm dünyada etkili olan Koronavirüs nedeniyle durduğunu hatırlattı. Osman Ayık, 2020 yılında turizm hedeflerinin büyük olduğunu belirterek, salgın nedeniyle artık rakamların belirsiz olduğunu söyledi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un açıkladığı sertifika programına da değinen Osman Ayık’ın ifadeleri şöyle:
“Bu yerinde bir karar. Tabi ki dünya bu salgından sonra eski dünya olmayacak. Tüketici eğilimlerinde, misafir eğilimlerinde mutlaka değişiklikler olacak. Misafirler, kendi sağlıkları için birtakım beklentiler içine girecek. Türkiye bu anlamda, dünyadakilerle kıyaslandığında en iyi durumdaki destinasyonlardan biri. Bizim tesislerin fiziki yapıları son derece yüksek. Hijyen konusunda, gıda sağlığı konusunda ve hizmet standardı konusunda rakiplerimize göre son derece iyi durumdayız. Dolayısıyla uygulanacak sertifikalandırmalarda çok dikkatli olmak lazım. Geçici bir durum olduğunu tespit etmek lazım. Bütün çalışmalarımızı bu doğrultuda yapmamız lazım.”
Osman Ayık, Koronavirüs sonrası için turizmde alınacak tedbirlerin ölçülü ve uygulanabilir olması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:
“İnsan sağlığının her şeyin önünde geldiğine hiç şüphe yok. Bu yüzden elbette turizmin her bir bileşeni için ayrı ayrı, sertifikasyon ya da kurallar getirilebilir. Ancak bu kural ve standartların maksadını aşmayan, ölçülü ve uygulanabilir olması şart.
Aksi takdirde tüm endüstri çıkmaza girer. Mesela hijyeni ele alalım ki Türkiye genelinde turizm tesislerinin neredeyse tamamında yüksek hijyen söz konusu. Ancak salgın sonrası siz hijyen anlayışını kimyasal dezenfektanlara dayalı hale getirirseniz bunun başka sonuçları da olur. 2-3 saatte bir yenilenmesi gereken kimyasal dezenfektanlar, doğa, çevre ve insan sağlığı üzerinde olumsuz etkilere sahip. Belki bu yolla, insanlar ‘Covid-19’dan korunmuş olacak ama öte yandan ortamdaki tüm yararlı ve faydalı bakteri ve birçok şeyi yok etmiş olacak.
Doğaya da olduğundan ve taşıyabileceğinden fazla kimyasal yüklemesi yapılmış olunacak. Kimse, aşırı ölçüde kurallar getirilmiş bir tatile çıkmak istemez. Kimse, aile bireylerinin şezlonglarıyla arasında 3’er metre varken güneşlenmek istemez. Bu yüzden kurallar getirilirken uygulanabilirliğini hesaba katmak şart.”
Doğu Akdeniz ve Kuzey Afrika enerji rekabeti yeniden kızışıyor. Türkiye’nin doğalgaz ve petrol arama hazırlığı…
CHP'li vekil Öztürkmen, Ankara Büyükşehir Belediyesi bütçesinden bugünkü güncel değeriyle 3 milyon 300 bin lira…
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son olarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin dile getirdiği “İmamoğlu…
‘Cumhurbaşkanına alenen hakaret' suçundan hakkında soruşturma başlatılan 'Basel' rumuzlu Bekir Aslan bir kez daha tutuklandı.…
SDG heyeti ile HTŞ yönetimi arasındaki görüşmeler Şam’da başladı. Buluşma HTŞ ile SDG arasında yapılan…
Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu Gazze’de 50 bin hamile ve emziren kadının günlerdir yemek yiyemediğini duyurdu.