Prof. Dr. Şenol: Etkin bir önlem yok, gevşemeyin
Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, koronavirüsle mücadelede sürecinde doğru fotoğrafı çekebilmek için test sayılarının artırılması gerektiğini söyledi.
Türkiye’nin koronavirüs mücadelesinde kısıtlama yaptığını anımsatan Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol “Karantinanın kelime anlamı bir hastalığın kuluçka süresinin en uzun süreci boyunca kısıtlamadır. Bu hastalığın da en uzun kuluçka süresi 14 gündür. 14 günün altındaki hiçbir kısıtlama karantina değildir. Bu nedenle Türkiye şu an bastırma politikaları uygulamıyor. Pasif yöntemlerle kontrollü bir kısıtlama yöntemi uyguluyor” diye konuştu.
‘GEÇ KALDIK’
Türkiye’de ilk vakanın 10 Mart’ta görüldüğünü ve 9 Mart’ta da yerel yayılım denen yani 100 vakaya ulaştığını hatırlatan Prof. Dr. Şenol, “Ondan sonra salgın hızımız oldukça yüksekti, toplumda yaygın bir yayılım olduğunu da 9 Nisan’da yüksek bir rakama çok kısa sürede ulaşarak anlamış olduk. Çin 650. olguda karantina uygulamıştı. İki hafta sonra eğri ilk kez yatay dediğimiz düzleme geçti, 3-4 hafta sonra kontrol altına alındı. Türkiye’nin aldığı önlemler kısıtlama ve baskılama değil. Yani artık geç kalınmış bir aşamadayız” diye konuştu.
‘BELİRSİZLİK İÇİNDEYİZ’
Hastalığın tırmanmasının hızlı ve kolay, düşüşe geçmesinin ise güç ve çok yavaş olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Şenol, “Testlerin 3-4 misline çıkması ve metodolojik olarak yapılması gerekiyor. Testlerin enfekte olma ihtimali taşıyan herkese yapılması gerekli. Eğer karantina yapamıyorsanız o zaman çok test yaparak fotoğrafı çekmek zorundasınız. Önümüzdeki 2-3 haftada ölüm oranlarında ciddi artış görürsek daha ciddi tedbirler uygulamak ve gevşememek durumundayız. Şu an da tamamen belirsizlik içindeyiz. Virüsün yayılımını engellemek sadece bilimsel öngörülerle olmuyor. İdari tedbirlerin de yeterli olması gerekiyor” dedi.