Rakamlarla Türkiye işçi sınıfı
29-11-2020 17:42Türkiye işçi sınıfı bu dağınık ve örgütsüz durumundan kurtarılmalıdır. Mevcut sendikaların yandaş ve işbirlikçiliğine karşı sınıf sendikacılığının güçlenmesi hayat bulması için çaba sarf edilmesi gerekirken, diğer yanda işçi sınıfının genişleyen yapısını gözönününde bulundurularak mevcut sendikal yapıların kapsayamayacağı kesimlerin örgütlenmesi için yeni örgütsel formlar yaratılmalıdır
Kemal Parlak
Türkiye’de kaç milyon çalışan var ya da Türkiye işçi sınıfı kaç milyon kişiden oluşuyor? Kesin bir rakam söylemek mümkün değil ancak bazı varsayımlarda bulunabiliriz. TÜİK Ağustos ayı Hane Halkı İş Gücü anketine göre çalışabilir nüfus 62 milyon 730 bin, iş gücü 31 milyon 749 bin olarak açıklandı. Gerçi iş gücü bir önceki yıla göre 1 milyon 431 bin azalmış olduğu görünüyor. Bu ankete göre aynı zamanda kayıt dışı çalışma oranı ise %32. TÜİK’in bu anketine göre kesin bir rakam çıkartmak mümkün değil, zaten kendileri de yayınladıkları rakamlarla çelişiyorlar; işgücüne katılım oranı bir önceki yıla göre %53.9 dan %50.6 ya gerilemiş, işgücüne dahil olmayanlar 2 milyon 570 bin fark oluşmuş ama aynı zamanda işsizlik azalmış. Koca bir çelişki.
İşçi sınıfı kaç milyon kişi?
Biz konumuza dönelim; Türkiye işçi sınıfı kaç milyon kişiden oluşuyor? TÜİK’in verilerinin yanı sıra Çalışma Bakanlığı’nın rakamlarına baktığımızda, işçi sendika üye sayılarında iş kolu çalışanlarının toplamı 14.251.655 olarak açıklanmış. Toplam kamu personeli ise 4.698.941 bunun kadrolu olanı 2.942.904, sözleşmeli personel 455.050, sürekli işçi 1.144.400 (bu kısım aynı zamanda aynı zamanda işçi sendikaları kısmına dahildir), geçici işçi 51.080, diğer 105.507 (resmi kurumlar bile bunun ne olduğunu açıklamadan diğer diye yazılmış). Bütün bu rakamların ortalamasını alıp bir de işsizleri ekleyince Türkiye işçi sınıfının sayısını 35 milyon civarında olduğunu söyleyebiliriz.
Kamuda sendikal rakamlar
Bu büyüklükteki işçi sınıfı örgütsüz ve dağınık halde. Örgütsüz ve dağınık bir işçi sınıfı yapımız olmasına rağmen, Temmuz – Eylül 2020 resmi rakamlarına göre toplam 401 sendika ve 17 sendika konfederasyonu bulunmaktadır. 12 konfederasyon 216 sendika kamu çalışanlarına yönelik, 5 konfederasyon 185 sendika ise işçi sendikaları olarak kurulmuş ve Temmuz – Eylül ayından bu yana yeni sendikaların kurulduğu da bilinmektedir. Çalışma Bakanlığı’nın verilerine göre kamuda 12 konfederasyon ve bu konfederasyonlara bağlı 109 sendika ayrıca bağımsız 107 sendika, toplamda ise 216 sendika bulunmaktadır.
Bu dağılıma göre 1.723.623 kamu çalışanının üye olduğu sendikalar ise:
KESK (Kamu Emekçileri Sendikaları konfederasyonu ) 11 sendika 137.242 üye
TÜRKİYE KAMU SEN ( Türkiye kamu çalışanları sendikaları konfederasyonu ) 11 sendika 426.100 üye
MEMUR SEN ( Memur sendikaları konfederasyonu ) 11 sendika 1.013.920 üye
BASK ( Bağımsız kamu görevlileri sendikaları konfederasyonu ) 11 sendika 4365 üye
BİRLEŞİK KAMU İŞ ( Birleşik kamu işgörenleri sendikaları konfederasyonu ) 10 sendika 69.794 üye
HAK SEN ( Kamu çalışanları Hak sendikaları konfederasyonu ) 13 sendika 3.243 üye
ÇALIŞAN SEN ( Çalışanlar Birliği Sendikaları konfederasyonu ) 4 sendika 4.707 üye
TÜM MEMUR SEN ( Tüm Memur Sendikaları Konfederasyonu) 11 sendika 8.076 üye
ANADOLU SEN ( Anadolu Eksen Kamu çalışanları sendikaları konfederasyonu ) 6 sendika 668 üye
ŞEHİT GAZİ SEN ( Gazi, Gazi ve Şehit yakınları ile Tüm Vatansever ve Kamu görevlileri sendikaları konfederasyonu) 11 sendika 5.170 üye
MİLLİ SEN ( Manevi İlkeli ve Liyakatlı Sendikaları konfederasyonu ) 4 sendika 1.377 üye
YURT SEN ( Yurt Sendikaları Konfederasyonu ) 5 sendika 1.604 üye
BAĞIMSIZLAR 109 sendika 47.357 üye.
Bu dağılıma baktığımızda adından da anlaşılacağı gibi konfederasyonlarının büyük bir kısmının zaten sınıf çıkarlarıyla falan herhangi bir ilgileri bulunmuyor. Bazılarının adındaki sendika tanımı dışında amaçlarının farklı olduğu bilinmektedir. 1990’larda başlayan kamu çalışanları hareketinin temsiliyetini belli bir süre KESK üstlendi. Kamu çalışanlarının sendikalaşmasında doğrudan KESK’in rolü bulunmaktadır, ne yazık ki daha sonra hem KESK’teki yanlış politikalar hem de devletin doğrudan bu alana müdahalesi ile yandaş sendikalar ön plana çıktı. Hala KESK’in 137.442 üye ile önemli bir ağırlığı bulunmasına rağmen, 69.794 üyeye sahip BİRLEŞİK KAMU İŞ’i de ayırırsak kamu çalışanlarının alanındaki bakanlık kayıtlarında bulunan sendikaların neredeyse tamamı yandaş hatta doğrudan sınıf mücadelesine karşı oluşumlardır; hatta isimlerinden dolayı başka çağırışımlar yapılmaktadır.
İşçi sendikaları
Çalışma Bakanlığı kayıtlarına göre 20 iş kolunda toplam 14.251.655 işçi bulunmaktadır. Bu alanda ise 5 konfederasyon ve 186 sendika bulunmaktadır. Dağılıma baktığımızda ise;
TÜRK İŞ (Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu ) 33 sendika 1.021.952 üye
HAK İŞ (Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu ) 21 sendika 687.790 üye
DİSK (Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu ) 22 sendika 190.659 üye
ÜLKEM İŞ (Ülkem İşçi Sendikaları Konfederasyonu ) 9 sendika 11.854 üye
TÜM İŞ (Tüm İşçi Sendikaları Konfederasyonu ) Kayıtlardan bağlı sendika sayısına ulaşılamadı. 5.414 üye.
Bağımsız sendikalara bağlı ise 28.496 üye bulunmaktadır.
Sektörler ve işçi sayıları
İşçi sendikalarında ise durum şöyle özetlenebilir. Belirlenen 20 farklı iş kolunda en fazla işçi 10 nolu Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar işkoludur. 3.783.512 kayıtlı işçi bulunmaktadır. Bu iş kolunda 21 kayıtlı sendika var, 203.555 işçi sendikalı ve en fazla üyeye sahip Türk-İş’e bağlı Tez-Koop-İş Sendikası 76.766 üyeye sahip. Diğer büyük sendikalar ise Türk-İş’e bağlı Koop-İş 71.594, Hak-İş’e bağlı Öz-Büro-İş 43.072 ve DİSK’e bağlı Sosyal-İş ise 10.332 üyeye sahip.
Önemli iş kollarında olan 12 nolu metal iş kolunda ise kayıtlı 1.608.083 işçi bulunmakta. 11 sendikaya bağlı toplam 270.754 sendikalı işçi bulunmaktadır. Türk-İş’e bağlı Türk Metal Sendikası 197.299 üye ile birinci sırada, Hak-İş’e bağlı Özçelik İş 41.490 üye ve DİSK’e bağlı BMİS 29.849 üye ile takip etmektedir.
Bir nolu, Avcılık, Balıkçılık, Tarım ve Ormancılık iş kolunda 171.113 işçi, 6 sendika 26.817 sendikalı işçi bulunuyor.
İki nolu, Gıda sanayi iş kolunda 632.059 işçi, 7 sendika, 74.098 sendikalı.
Üç nolu, Madencilik ve Taş Ocakları iş kolunda 192.739 işçi, 8 sendika 37.977 sendikalı.
Dört nolu, Petrol, Kimya, Lastik, Plastik ve İlaç iş kolunda, 6 sendika, 526.133 işçi, 57.063 sendikalı.
Beş nolu, Dokuma, Hazır Giyim ve Deri işkolunda 1.167.918 işçi, 15 sendika, 102.784 sendikalı.
Altı nolu, Ağaç ve Kağıt iş kolunda 244.262 işçi, 9 sendika, 20.041 sendikalı.
Yedi nolu, İletişim iş kolunda 70.928 işçi, 5 sendika, 18.226 sendikalı.
Sekiz nolu, Basın, yayın ve Gazetecilik iş kolunda 86.505 işçi, 5 sendika, 6.789 sendikalı.
Dokuz nolu, Banka, finans ve Sigorta iş kolunda 289.233 işçi, 6 sendika, 97.808 sendikalı.
On bir nolu, Çimento, Toprak ve Cam iş kolunda 164.880 işçi, 7 sendika, 34.004 sendikalı.
On üç nolu, İnşaat iş kolunda, 1.305.146 işçi, 7 sendika, 47.743 sendikalı.
On dört nolu, Enerji iş kolunda, 243.295 işçi, 6 sendika, 71.376 sendikalı.
On beş nolu, Taşımacılık iş kolunda 808.028 işçi, 10 sendika, 90.718 sendikalı.
On altı nolu, Gemi Yapımı ve Deniz taşımacılığı, Ardiye ve Antrepoculuk iş kolu 198.164 işçi, 5 sendika, 16.855 sendikalı.
On yedi nolu, Sağlık ve Sosyal Hizmetler iş kolunda 514.059 işçi, 11 sendika, 74.529 sendikalı.
On sekiz nolu, Konaklama ve Eğlence İşleri işkolunda 931.257 işçi, 15 sendika, 36.274 sendikalı.
On dokuz nolu, Savunma ve Güvenlik iş kolunda 294.069 işçi, 16 sendika, 128.940 sendikalı.
Yirmi nolu, Genel İşler iş Kolunda 1.020.228 işçi, 14 sendika, 530.033 sendikalı bulunmaktadır.
Sendikaların ve sendikalaşmanın durumu
186 sendikanın içerisinde sadece 56 sendika %1 barajını geçmektedir. En fazla sendikalı işçi genel işler iş kolunda bulunmaktadır. Belediyelerin siyasi nedenlerle bu işkolunda görece sendikalaşmanın yüksek olduğu bilinmektedir. En fazla üyeye sahip Hak-İş’e bağlı Hizmet İş Sendikası. En az sendikalı iş kolu ise, İnşaat ve Büro iş kolu.
Sendikalaşma oranlarını SGK kayıtlarına bakarak açıklayan devlet %13.66 olarak açıklıyor. Oysa işsizleri ve kayıt dışı çalışanları da katarsak gerçek sendikalaşma oranları %6-7’ler civarındadır. Kaldı ki devletin açıkladığı 1.917.813 sendika üyesinin DİSK-AR’ın verilerine göre sadece 1 milyon 299 bini toplu iş sözleşmesinde faydalanıyor. Toplu iş sözleşmesinde yararlananların toplam sayısının yarısına yakını zaten belediyelerde çalışıyor. Yine belediyelerdeki sendikalı sayısı, tüm sayının %14’ünde fazla. Hak-İş’in AKP’nin iktidara gelmesiyle birlikte üye sayılarının artması ise ayrı bir tezat zaten.
Mevcut sendikalara baktığımızda ise durum daha da vahimdir. Büyük çoğunluğunun adındaki sendika kelimesinin dışında işçi sınıfının güncel ve tarihsel çıkarlarını savunmak için herhangi bir şey yapmaz iken, işçi sınıfını ideolojik ve siyasal anlamda sermaye sınıfının tahakkümüne girmelerine aracılık etmektedirler.
Kamu çalışanlarının durumunda da farklı birşey bulunmamaktadır. Sınıfın diğer kesimlerine göre %50 oranında sendikalı oldukları fakat çoğunluğunu oluşturan yandaş Memur-Sen ve Türkiye Kamu Sen siyasi iktidarların arka bahçesi gibi çalışmaktadırlar.
Türkiye işçi sınıfı bu dağınık ve örgütsüz durumundan kurtarılmalıdır. Mevcut sendikaların yandaş ve işbirlikçiliğine karşı sınıf sendikacılığının güçlenmesi hayat bulması için çaba sarf edilmesi gerekirken, diğer yanda işçi sınıfının genişleyen yapısını gözönününde bulundurularak mevcut sendikal yapıların kapsayamayacağı kesimlerin örgütlenmesi için yeni örgütsel formlar yaratılmalıdır ve sınıfın bütününü politik bir zeminde birleştirmenin ne kadar acil bir ihtiyaç olduğunu da mevcut tablo bir kez daha hatırlatmaktadır.