'Tamamlayıcı Emeklilik diyorlar, bırakın tamamlamayı, eksiltmeyin yeter!'

CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, iktidarın kıdem tazminatını gasbetmeye yönelik girişimlerine karşı kıdem tazminatını güvence altına alan 8 maddelik kanun teklifi verdi.

'Tamamlayıcı Emeklilik diyorlar, bırakın tamamlamayı, eksiltmeyin yeter!'

CHP Milletvekili Süleyman Girgin, iktidarın işçilerin kıdem tazminatı hakkını fona devretme girişimine karşı kıdem tazminatını güvence altına alan 8 maddelik kanun teklifi verdi.

“İşçilerin yüzde 86’sının kıdem tazminatına ulaşamadığı gerekçesiyle böyle bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu söylüyorlar. İşçi kıdem tazminatını alamıyorsa iktidarın görevi ödenmesini sağlamaktır. Bu bahane ile kıdemi tırpanlamak değildir” diyen Girgin, temcit pilavı gibi sürekli bunu gündeme getiren iktidarın işçileri ve ailelerini huzursuz ettiğini, toplumu gerdiğini ifade etti.

“EKSİLTMEYİN YETER!”

“Hazinenin iflas bayrağını çektiği için kıdem tazminatı değişikliği konusunun yeniden gündeme getiriliyor” diyen Girgin, bunun kriz fırsatçılığı olduğunu vurguladı.

Girgin şöyle devam etti:

“Kıdem tazminatı, işçinin ücretinin ödenmemiş, ertelenmiş parçasıdır. Kıdem işçinin yıllarca döktüğü terin, verdiği bir ömrün karşılığıdır. Çocuğuna düğün parasıdır. Başını sokacağı bir ev almak alacağı için tek toplu parasıdır. Tamamlayıcı Emeklilik diyorlar, bırakın tamamlamayı, eksiltmeyin yeter.”

Kıdem tartışmaları sürerken, 25 yaş altı ve 50 yaş üstü işçiler için belirli süreli iş sözleşmelerinin kullanımının önündeki engellerin kaldırılması tartışmalarının başlamasının ‘Cambaza bak’ taktiği olduğunu ifade eden Girgin, şöyle devam etti:

“İşverenler kıdem tazminatını, ihbar tazminatını ve işçilerin işe iade davası açma hakkını tümüyle ortadan kaldıracak biçimde belirli süreli iş sözleşmesinin genişletilmesini her fırsatta talep etmektedir. İktidar kıdem tazminatı tartışması ile bir taraftan da ölümü gösterip ‘belirli süreli iş’ sıtmasına razı etmeye çalışmaktadır.”

KANUN TEKLİFİ

Girgin’in “1475 sayılı İş Kanununda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun Teklifi” şöyle:

MADDE GEREKÇELERİ

MADDE 1- Bu madde ile kıdem tazminatının hem işçinin iş akdinin feshine karşı koruma amacıyla ödenen tazminat hem de karşılığı çalışılmış, ödemesi ötelenmiş, gelir vergisine tabi olmayan ertelenmiş ücret olması sebebiyle, işçilere sözleşmenin fesih nedenine bakılmaksızın kıdem tazminatı verilmesi amaçlanmıştır. Kıdem tazminatının ücretin bir parçası olarak ele alınması sonucu kıdem tazminatı hak etmek için gerekli olan 1 yıl çalışma şartı kaldırılmıştır. Anayasa Mahkemesi 14.4.1979 tarih 16609 Sayılı Kararı ile kıdem tazminatında tavan uygulamasını iptal etmiştir. Kıdem tazminatında tavan uygulaması 12 Eylül darbe hukukunun bir mirasıdır. Bu madde ile kıdem tazminatında tavan uygulaması ve kıdem tazminatı fonu düzenlemesiyle ilgili hükümler yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 2-  İcra ve İflas Kanunu’nda konkordato halinde işçi alacakları ilk sırada imiş gibi görünse de uygulamada rehinli alacaklar ilk sırada yer almaktadır. Konkordatoda rehinle teminat altına alınmış alacaklar için icra takibi yapılabiliyor. Rehinli alacaklar genellikle bankalara ait bulunduğundan aslında bankaların şirketlere verdikleri krediler karşılığında ortaya çıkan rehinli alacakları, fiilen işçi alacaklarının önüne geçiyor. İşçi alacakları, teminatlı olup da rehinle karşılanmamış veya teminatsız bulunan alacaklar bakımından ilk sırada yer alıyor. Rehinli alacakların tahsilinden sonra iflas masasınca malların satış tutarından pay ödenirken, ilk sırayı işçi alacakları alıyor. Bu madde ile işçi alacaklarının tüm imtiyazlı alacaklar içinde öncelikli olması amaçlanmıştır.

MADDE 3- Bu madde ile icra iflas durumunda işçilerin tüm ücretleri ve fesihten doğan haklarının haciz dışı bırakılması amaçlanmıştır.

MADDE 4- Bu madde ile kıdem tazminatı ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeyen işverene idari para cezası verilmesi düzenlenmiştir

MADDE 5- Bu madde ile kıdem tazminatı hakkı için zamanaşımı süresi beş yıldan on yıla çıkarılmıştır.

MADDE 6- Kıdem tazminatı fonu kaynak yetersizliği yaşayan her hükümet tarafından gündeme getirilmiştir. Oysa kıdem tazminatı fonu kıdemi güvence altına alacak bir çözüm değildir. Türkiye fon pratiğinde başarılı olmuş fon örneği yoktur. Kıdemin fona devri halinde, fon yönetiminde kısa dönemli siyasi yararlar belirleyici olacaktır. Kıdem tazminatının fona devri kıdem tazminatının yarı yarıya azalması, iş güvencesinin zayıflaması demektir. Fon prim tahsili başlı başına bir sorun haline gelecek fona primlerin yatırılmaması halinde işçiler hiç kıdem tazminatı alamama riski ile karşı karşıya kalacaklardır. Kıdem tazminatını hak ediş koşulları ağırlaşacak kapsam daralacaktır. Bu madde ile yıllardır kurulamayan ve kurulması işçilerin kıdem hakkının gaspı anlamına gelen kıdem tazminatı fonunun yasal dayanağı yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 7- Yürürlük maddesidir.

MADDE 8- Yürütme maddesidir.

1475 SAYILI İŞ KANUNDA VE BAZI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDAKİ KANUN TEKLİFİ

MADDE 1- 1475 Sayılı İş Kanunu’nun 14. Maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş; ikinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiş ve onüçüncü, onaltıncı ve onyedinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

“Bu Kanuna tabi işçilerin hizmet akitlerinin:

1. İşveren tarafından iş akidlerinin, 4857 Sayılı İş Kanununun ilgili hükümleri uyarınca feshi halinde;

2. İşçi tarafından 4857 Sayılı İş Kanununun 24. Maddesi uyarınca feshi halinde;

3. Muvazzaf Askerlik hizmeti dolayısıyla yada işçinin ölümü nedeniyle sona ermesi halinde;

4. Bağlı bulundukları kanunla yada Cumhurbaşkanı Kararnamesiyle kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük nedeniyle yahut toptan ödeme almak amacıyla feshi halinde;

5. 506 Sayılı Kanunun 60. maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi isteği ile işten ayrılması nedeniyle feshi halinde;

6. Kadın işçinin evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile feshi halinde;

işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır.”

“Hizmet akdi bir yıldan kısa bir süre içinde sona eren deneme süresini tamamlamış işçiye çalıştığı süre ile orantılı olarak kıdem tazminatı ödenir.”

MADDE 2- 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 206. maddesinin dördüncü fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir:

“Ancak, Kıdem tazminatı başta olmak üzere tüm işçi alacakları tüm imtiyazlı alacaklar içinde öncelikli olarak ödenir.

MADDE 3- 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 36. Maddesinin ikinci fıkrasının ikinci cümlesi madde metninden çıkarılmış ve dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Bir işverenin üçüncü kişiye karşı olan borçlarından dolayı işyerinde bulunan tesisat, malzeme, ham, yarı işlenmiş ve tam işlenmiş mallar ve başka kıymetler üzerinde yapılacak haciz ve icra takibi, bu işyerinde çalışan işçilerin icra kararının alındığı tarihten önceki ücret alacaklarını karşılayacak kısım ayrıldıktan sonra, kalan kısım üzerinde hüküm ifade eder.”

MADDE 4- 4857 sayılı İş Kanunu’na 103. maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.

” Kıdem ve İhbar Tazminatları İle İlgili Hükümlere Aykırılık

“Madde 103/A- 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14 üncü maddesi gereğince kıdem tazminatı ödeme yükümlülüğünü akdin feshinden itibaren 30 içinde yerine getirmeyen işverene, fesih tarihinden itibaren her gün için aylık brüt asgari ücretin yüzde üçü oranında; bu kanunun 17. Maddesinde belirlenen ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğünü, fesih tarihinden itibaren 30 gün yerine getirmeyen işverene, fesih tarihinden itibaren her gün için aylık brüt asgari ücretin yüzde üçü oranında idari para cezası verilir.”

MADDE 5- 4857 Sayılı İş Kanunu’nun ek 3. Maddesinin birinci fıkrasındaki “beş” ibaresi “on” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 6- 4857 Sayılı İş Kanunu’nun Geçici 6. maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 7- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 8- Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür.