Reklam
Kategoriler: Emek Postası

Tekmis işçileri baskıcı patrona karşı direniyor

Reklam

Bursa İnegöl’de bulunan, yaklaşık 400 kişinin çalıştığı Tekmis Tekstil Fabrikası’nda patron, yetkili sendika TEKSİF’i bertaraf etmek için her yolu deniyor. Önce fabrikayı kapatma tehdidinde bulunan patron, bundan sonuç alamayınca pandemiyi fırsata çevirmeye karar verdi. İddialara göre sendikalı işçiler kısa çalışma düzenine geçirildi ya da ücretsiz izne gönderildi.

Bazı işçilere telefon edilerek “Sendikadan istifa ederseniz işbaşı yapabilirsiniz” dendi. Bu baskılar nedeniyle 20 işçi sendikadan istifa ederek işbaşı yaptı. Yaklaşık 300 işçi ise direniyor.

İŞÇİLERE ZEKAT ADI ALTINDA PARA DAĞITILDI

Tekmis Tekstil işçileri, yaklaşık 1,5 yıl önce sigorta primlerinin asgari ücret üzerinden yatırılması, maaşların bir kısmının elden verilmesi gibi sorunlarının çözümü için sendikalı oldu. İşçilerin üye olduğu Türk-İş’e bağlı Türkiye Tekstil, Örme, Giyim ve Deri Sanayii İşçileri Sendikası (TEKSİF) kısa sürede toplu sözleşme için gerekli çoğunluğu sağlayarak işyerinde yetkiyi aldı. Ancak patron toplu sözleşme sürecinde sendikanın teklif ettiği hiçbir maddeyi kabul etmedi, toplu sözleşme Yüksek Hakem Kurulu’nca bağıtlandı.

Patron, sözleşmeden sonra fabrikayı kapatacağına dair işyerine bir yazı astı; ardından sadece sendikalı işçilerin yoğun olduğu boyahane bölümünü kapatacağını duyurdu. Bu girişimle işçilerin sendikadan istifa edeceğini umuyordu; ancak sonuç alamadı. Bunun üzerine işyerinde sendika üyesi olmayan yaklaşık 100 işçiye çeşitli ayrıcalıklar tanımaya başladı. İddiaya göre bu işçilere zekât adı altında 2 biner lira dağıtıldı.

300 İŞÇİ DİRENİYOR

BirGün’den Sevgim Denizaltı’nın haberine göre, sendika üyesi işçiler kısa çalışmaya ve ücretsiz izne gönderilerek baskı altına alınmak istendi. Bazı işçilere sendikadan istifa etmeleri durumunda işbaşı yaptırılacağı söylendi. Fabrikaya çağrılan bazı işçiler ise bir saat çalışılıp geri gönderilerek mobbinge maruz bırakıldı.

Tüm bu baskı ve mobbinge karşın işçilerden yalnızca 20’si sendikadan istifa ederek işbaşı yaptı. Geriye kalan yaklaşık 300 işçi ise direniyor; ancak maddi olarak zor durumdalar. Aralarında ücretsiz izne çıkarılanlar da var.

Öte yandan fabrikada çalışan sendikasız işçilerin çalışma koşulları ağırlaşmış durumda. Sendika yetkilileri, iş güvenliği kurallarının hiçe sayıldığını söylüyor. İddiaya göre bir işçi beş makineye bakmak zorunda kalıyor. İşçiler sabahtan gece 12’ye kadar çalıştırılıyor. Yetkili sendika olduğu halde TEKSİF’in işyerine girmesine izin verilmiyor.

İŞÇİ DAYISINDAN ŞİKAYETÇİ OLDU

İşçiler ve sendika, fabrikadaki tüm bu yasa dışı uygulamalara karşı suç duyurusunda bulundu. Bir kadın işçinin suç duyurusu ise dikkat çekici. Yaren H. adlı işçi, bölüm şefi ve aynı zamanda öz dayısı olan Bülent H. hakkında “sendikal hakların kullanılmasını engellediği” suçlamasıyla şikâyetçi oldu. Yaren H., savcılığa verdiği dilekçede fabrikadaki baskıları şu sözlerle anlattı:

“İşyerimde artık üyesi olduğum sendikanın yetkili olmasına rağmen, sendika ve sendika üyeleri halen daha istenmiyor. Sendika üyeliğinden istifa etmemiz için gördüğümüz baskı, zorlama, tehdit, hakaret, aşağılamalar ve sendikal ayrımcılık vs. bir türlü bitmek bilmiyor. Sendika üyeleri, vardiya ustaları vs. kanalıyla korkutularak ve yıldırılarak üyelikten istifaya zorlanıyor, hatta benim gibi bazı üyelerin aileleri bile sıkıştırılıyor.”

Şikâyetçi olduğu dayısı ve bölüm şefi Bülent H.’nin de defalarca sendikadan istifa etmesi için kendisine baskı uyguladığını anlatan Yaren H., şöyle devam etti: “En son 19 Mart’ta beni yanına çağırdı. İşverenin ‘Sen yeğenine sahip çıkamıyor musun da yeğenin sendikanın başında geliyor? Yeğenin ya sendikadan ya da bu fabrikadan çıkacak, ona göre’ diyerek kendisine kızdığını anlattı.

Devamında ‘Sen insan değilsin ki, sendikalılarmış, sizin beyninize tüküreyim ben, laftan anlamıyor musun? Ya o sendikadan hemen çıkacaksın ya da patronlar seni tazminatsız işten çıkaracak, üstelik ben de dâhil onca insan senin yüzünden yanacağız’ diyerek baskı uyguladı, tehditlerde bulundu; hakaretler, küfürler etti…”

Sendikalı olmanın anayasal bir hak olduğunu vurgulayan işçi, dayısının Türk Ceza Kanunu’nun 118’inci maddesi uyarınca bir yıldan üç yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasını istedi.

Reklam

Önceki Haberler

Adana Demirspor taraftarı 1 Mayıs’ı selamladı

Adana Demirsporlu taraftarlar, “Her sokakta izin, bu memleket bizim!” ve “Working Class Hero” (İşçi sınıfının…

27 Nisan 2024 09:30

Protokol skandalı: AKP’liye koltuk var CHP’liye yok!

Mardin’in Yeşilli ilçesinde 23 Nisan’da düzenlenen resmî törende AKP’li ilçe başkanına protokolde koltuk verilirken, CHP…

27 Nisan 2024 09:19

AKP Grup Başkanı Güler: Partili cumhurbaşkanı’ tartışılabilir

AKP Grup Başkanı Abdullah Güler, bir televizyon programında gazeteci Fatih Atik’in sorularını cevaplandırırken, yeni anayasa…

27 Nisan 2024 09:06

2013’ten 2023’e Türkiye’nin ekonomik seyri

Türkiye ekonomisinin 10 yıllık seyri. Türkiye kişi başı gelirde alt ligde

27 Nisan 2024 08:54

Mevsimlik tarım işçileriyle ilgili yeni düzenleme

Mevsimlik tarım işçileri ile ailelerinin çalışma ve yaşam koşullarını düzenleyen cumhurbaşkanlığı genelgesi Resmi Gazete'de yayımlandı.

27 Nisan 2024 08:42

MEB “yeni müfredat” taslağını erişime açtı

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) uzun süredir üzerinde çalışılan yeni müfredat taslağını kamuoyu ile paylaştı. Bir…

26 Nisan 2024 15:02
Reklam